“Hepimizin geçmişten gelen duyarlılıklarımızda eksiklikler var”

26/01/2013 00:00

Bolu’nun tanınmış İsimlerinden Cahit Çıngı ile Bolu’daki engeller üstüne kısa bir söyleşi yaptık. Biz çok keyif aldık. Umarız sizlerde okurken bizim kadar keyif alırsınız.

Röportaj: Onur Ustaoğlu

Bize kendinizi kısaca tanıtır mısınız?

1955 Yılında, doğdum. İlk ve orta okul ile liseyi Maraş'ta okudum. 1978 yılında Ankara Devlet Mimarlık Mühendislik Akademisinden inşaat mühendisi olarak mezun oldum. 1979 yılı Mayıs ayında çalıştığım İstanbul’dan ülkemin zor yerlerine de hizmet edebilmek arzusuyla Van YSE’de kontrol mühendisi olarak göreve başladım. Fakat 1985 yılında siyasi sebeplerle Tunceli’ye tayinim çıktı. Sonrasında da Bolu’dan gelen teklifi değerlendirerek memuriyet hayatımı bitirdim.

1985 yılı Kasım ayında Filiz Makarna’da çalışmaya başladım, 1989 yılında Filiz Makarna’dan ayrıldım ve o tarihten bugüne değin kendi firmamda inşaat ve hizmet sektöründe faaliyetlere devam ediyorum.

Bolu’da geçen süre zarfında ADD Bolu Şubesi kurucu üyeliği ve başkanlığı, CHP İl Başkanlığı, İnşaat Mühendisleri Odası Başkanlığı yaptım. Kısacası Onur’cuğum elimden geldiğince çok sevdiğim Bolu’ya katkı sunmaya çalıştım, hala da devam ediyorum.

Aile hayatıma gelirsek de evli ve iki erkek çocuk babasıyım.

Peki, Cahit abi siz bir inşaat şirketi sahibi olarak Bolu’da bir sürü ev ve iş yeri inşa ettiniz ve ediyorsunuz. Bu evleri ve iş yerlerini yaparken benim gibi farklı insanlar için neler yapıyorsunuz?

Deprem sonrası Bolu’da yaptığım bütün binalarda (bir tanesi hariç) engelli rampası ve engelli otoparkı mevcuttur. Gelecekte Bolu’daki bütün binaların engelliler için sorun yaratmayacak şekliyle yapılmasına özen göstereceğiz. Tabi ki geçmişte yapılan yanlış uygulamalar da hepimizde bir bilinç eksikliği olduğunu kabul ediyorum. Engellilerle ilgili 5378 sayılı yasa, 2012 yılı Temmuz ayında yürürlüğe girecekti. Bu yasa kapsamında tüm kamu kurum ve kuruluşlarının ve toplu taşıma araçlarının da engelliler için ulaşılabilir, uygun hale getirilmesi amaçlanıyordu. Ama bu yasanın çıkışından 2012’ye kadar gelen çok uzun sürede AKP’li belediyeler bu doğrultuda çalışmalar yapmadıkları için iktidar tarafından 2015 yılına ertelenmişti. İktidarın, göstermelik yaptığı küçük şeylerin dışında engellilere yaklaşımında son derece duyarsız olduğunu görüyoruz. Toplum olarak öncelikle engellilerimizin varlığını ve onların birer birey olduğunu kabullenmemiz gerekir. Onların da bulunduğu kentin tüm olanaklarından yararlanma haklarının bulunduğunu anlamamız, bundan sonraki uygulamalarda da bu eksiklikleri giderecek şekilde yapmamız gerektiğini düşünüyorum.

“Öncelikle bizler toplum olarak kafamızdaki engelleri kaldırmalıyız”

Zaten yaptığınız birçok inşaatı biliyorum. Yalnız hazır sizin gibi tecrübeli bir ismi yakalamışken her yerde karşılaşmaya başladığım, kimsenin farkında olmadığı bir konuyu sizin aracığınızla dile getirmek, aslında yetkilileri bir anlamda uyarmak istiyorum.  Bazı iş yerlerinde ve özellikle lokantalarda gittikçe sık görmeye başladığımız sonradan camla kapatılan mekânlardaki sürgülü camların rayları aracımı ve beni zorlayan faktörlerden biri olmaya başladı. Sizce sonradan yapılan bu kapalı alanlar yapılırken daha dikkatli olunması ve camların raylarının zeminin içine gömülüp her hangi bir çıkıntı olmayacak şekilde yapılması mümkün mü?

Çok önemli bir konuya değiniyorsun. Bu tür uygulamalarda mutlaka gerekli özeni göstermeliyiz. Ben de bu konudaki uyarını dikkate alacağım.  Az önce de bahsettiğim gibi hepimizin geçmişten gelen duyarlılıklarımızda eksiklikler var. Bu konulara mutlaka özen göstermeliyiz. Biz teknik insanlar olarak sektörde yer alan insanlara uyarıcı ve öncü görevimizi yerine getirmeliyiz diye düşünüyorum.

Peki, siz şirketlerinizde engelli bir eleman ile çalışma fırsatı buldunuz mu? 

Şu ana kadar engelli bir çalışanım olmadı. Sadece şantiyem de belki tanım olarak engelli kapsamında olmayan ama bazı sorunları bulunan bir çalışanım var. Fakat ziyaretlerim sırasında Çankaya Belediyesi’nin başarılı uygulamalarını gördüğümde (Çengel kafe v.b.) gördüğümde Bolu’da neden olmasın diye düşündüm. Bahsettiğim gibi tüm toplumun bu konuda önyargılarını ortadan kaldırmak, engellilerimizin de bu ülkenin bir vatandaşı olduğunu, onların da yaşadığımız kentin ve ülkenin olanaklarından özgürce yararlanmaları gerektiğini düşünüyorum.

Bir iş adamı olarak Bolu’yu Engelli istihdamı açısından nerede görüyorsunuz ve bu konuda Bolu’da ne yapılmalı?

Açıkçası bu konuda ayrıntılı bir bilgiye sahip değilim ama Belediye Başkan adayı olduğumda bu konuda senin de katkılarınla Bolu kamuoyuna ayrıntılı bir proje sunmak amacındayım.

Peki, birazda spor konusuna girelim bildiğim kadarıyla Beşiktaş taraftarısınız hafta sonu Galatasaray - Beşiktaş maçı var maçla ilgili yorumlarınızı nelerdir?

Evet, Onurcuğum, sıkı bir Beşiktaş taraftarıyım. Beşiktaş’ın İnönü stadındaki maçlarına vaktim el verdiğince gidiyorum. Ancak Fenerbahçeli ve Galatasaraylı birçok dostum var. Bu nedenle Fenerbahçe ve Galatasaray olmadan sadece Beşiktaş’ın bulunduğu bir ligin de çok anlamsız ve heyecansız olacağını düşünüyorum. Taraftarlığımızı diğer takımlara da saygı duyarak yaşamalıyız. Ama Beşiktaş’ın galip geldiğinde büyük keyif aldığımı belirtmeliyim veya Galatasaray veya Fenerbahçe puan kaybettiğinde arkadaşlarımızı kızdırmanın da zevki bir başka oluyor.

Bildiğin gibi ilk devre Galatasaray’ı elimizden kaçırmıştık. Bu defa galip geleceğimizi düşünüyorum. Ama beraberlik de bizim için kötü sonuç olmaz.

Yalnız Bende Galatasaray taraftarıyım. Sizi üzmek istemem ama bence Galatasaray alır maçı. Ama yine de iyi olan kazansın diyelim. Peki, bu güzel sohbetin yavaş yavaş sonuna geliyoruz son olarak okurlarımıza ve bana söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Onurcuğum seninle bir arada olmak, sorularını cevaplamak benim için de büyük bir keyifti. Eğer partimin yetkili organları beni Bolu Belediye Başkanlığına aday gösterirse Bolu halkının önüne ayağı yere basan, somut, sosyal yönü ağırlıklı projelerle çıkacağım. Bana bu imkanı tanıdığın için sana çok teşekkür ediyorum. Bolu’da senin gibi sorunlarını bilen, ne istediğini özgürce dile getiren, bunun takipçisi olan, özgüveni gelişmiş vatandaşlarımıza ihtiyacımız var. Gelecekte fikir ve önerilerinden faydalanmak benim için büyük gurur olacak. Sohbetimiz için tekrar teşekkür ederim.

 

Yoğun temponuzda bana vakit ayırdığınız için teşekkürler benim içinde keyifli bir sohbet oldu.

Bana ayırdığın vakit için bende teşekkür ederim. Benim için de keyifli bir sohbetti. Sonraki süreçlerde de birlikte olmayı diler, okurlarımıza da sevgilerimizi iletirim.

Yorum yazın!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz