• resmi ilanlar

İzzet Babaya duygu dolu mektup

11/05/2014 14:00

İzzet Baysal Vakfı Başkanı Ahmet Baysal, amcası İzzet Baysal için 14. mektubunu Şükran Günleri’nde okudu. Duygu dolu mektupta Bolu’dan haberler veren Ahmet Baysal, mektubu okurken gözyaşlarını da tutamadı.

 

İşte o duygusal mektup:

“Değerli Amcama 14. Mektup;

Kaybının l4.yılında , bir Şükran Gününde daha, çok sevdiğin Bolulu evlatların sana olan şükranlarım sunmak üzere işle tekrar bir aradalar..Sana hasredilmiş iki gün boyunca Bolu yöneticisi ve halkı ile bütünleşmiş olarak seni konuşacak, seni anacak..Ne mutlu sana ki 25 yıldır Bolulu evlatların bu ananeyi sürdürmeye devam ediyor.. Acaba ülkenin hangi şehrinde hangi insan her sene böyle bir saygı ve sevgi çemberi içinde anılıyor?

Siyasi görüşü ne olursa olsun, “Şehrime daha ne verebilirim”in idealini benimsemiş olan Bolulu evlatların senin ismin etrafında artık bölünmez bir bütün oldular. Ne mutlu sana !

Sen zaten ülkemizde “ilklerin adamıydın”; öyle olmaya da devam ediyorsun. Ben, affına sığınarak, Bolulu evlatlarına bugün biraz bunlardan bahsedeceğim:

Yıl 1949 : Kurduğun entegre Döküm Fabrikasıyla özel Sektör kesiminin ilk ciddi müteşebbisi oldun. Ülkemizde özel sektörün sanayi hamlesi senden sonra başladı.

Yıl 1953: Sana karşı %40 fiyat indirimi yapan Avrupa Fabrikalarına karşı verdiğin savaşı kazanarak ülkemizde ilk Avrupa karteli kıran kişi oldun.

Yıll957: 700’ü aşan işçine, ücretinden ayrı olarak “teşvik primi” uygulayarak üretim pastasını artıran ve artan (üretim kazancım “işçisiyle paylaşan ilk patron sen oldun!”

Yıl 1967: Bu yıla kadar ülkede ürettiğin malın tek üreticisi idin; 75 sente muhtaç olduğumuz o rakipsiz dönemlerde , enflasyonlarla ekmeğin fiyatı bile her iki sene de bir artarken sen ürettiğin malın fiyatını 9 sene müddetle tek kuruş bile artırmadın ; böylece tüketiciye saygının ne olduğunu gösteren ilk sanayici oldun. O devirlerde Tüketiciyi Koruma Kanunu bile yoklu.

O yokluk dönemlerinde bir de üretimini baltalamaya çalışanlarla mücadele ettin..Üretim pastasını büyütmene , kazancından işçine pay vermene karşı çıktılar. Büyük kayıpları göze alarak iki seneden fazla direndin ve taviz vermedin. Ülkemizde “Üretimi Koruma mücadelesi yapan ilk ve sanırım ki tek sanayici şendin.”

1960-1982 arası dönem: Kiminin sanayicinin altın yılları dediği, aslında tarihin sanayicinin kara yıllan diye yazacağı o yokluk dönemlerinde “enflasyonu körükleyenlere, tek başına savaş açan kişi oldun !. Ne var ki hem hükümetlerce , hem diğer sanayicilerce, hatta üye olduğun birliklerce yalnız bırakıldın!. Başaramadın ama bu haklı mücadelenin onurunu yaşayan tek kişi sen oldun.

Yıl 1986 : Kurduğu Vakfını, doğup büyüdüğü, ilk feyzini aldığı, ana baba toprağı çok sevdiği şehrine adayarak ülkemizin varlığım bir şehre adayan ilk hayırseveri oldun. Henüz bu konuda örneğin bile yok!.

Ve nihayet yıl 1992 : Kurduğu Üniversiteyi Devletine armağan eden ilk örnek şendin !

Evet, sevgili amca;

Hayatında bu ilklerinle hiçbir zaman övünmedin. Zaman zaman hatırlatmaya çalıştığımda bile bana “Hamdolsun Cenab-ı hak verdi; ben de bana verene verdim, oğlum,” derdin.

Ama tarih unutmuyor ve yazmamazlık edemiyor!.

İşte, Üniversitenden öğretim görevlisi Bolulu genç iki evladın çıktı; önce Sayın Nuray Özdemir seni anlatan “İzzet Baysal” adlı kitabında, sonra da Sayın Selami Özsoy, belli anlatan Hayırların Mühendisi” isimli kitabında bütün bunları belgeleriyle birlikte açıkladılar. Doğru da yaptılar; Boluların övüncü ülke çapındaki bu gibi ilkler gizli kalamazdı.


Biliyorum, “Bunları bırak; bana Bolu’dan, Vakıftan haberler ver “ diyorsun!

Bu konuda müsterih ol; Vakfını emanet ettiğin mütevelli üyelerin gösterdiğin hedefe, gösterdiğin şekilde ilerlemeye devam ediyor. Vefatında imzanla Bolu’ya bıraktığın eğitim ve sağlık tesislerinin sayısı 106 idi, Aradan geçen 14 yılda bu sayıyı 134 ‘e çıkardılar. Nitekim bu yıl içinde iki yeni eğitim tesisinin açılışım yapacak, ikisinin de temelini atacağız. Yılsonunda Bolu’ya yaptığın hayırların değerinin 400 milyonu bulacağım sanıyorum. Böylece, beklediğin gibi, bizlere bıraktığın varlığa dokunmadan, hatta onu her sene bir miktar da artırarak, sadece gelirlerle hayırların asırlar boyu durmadan devam edecek.

Merak etme; gerek mütevelli üyelerin, gerekse Bolulu evlatların seni çok iyi anladılar.. Yaptığın hastanelerin donanımlarına yardım edenlerden tut da,.kendi imkanları ile yüzlerden fazla öğrenciye burs verenlerin var.. Üniversitenin gençleri “İzzet Baysal Felsefesini Anlama ve Yaşatma Topluğu oluşturdular..Seni anlatan etkinlikler düzenliyorlar.

Üyelerinden birisi güzel Bolu’yu sanatsal mimarisi ile dikkat çeken Çeşmelerle donatıyor.

Bir ziraatçı üyen büyük dedelerimizin köyü Kuzgölcük’ün Seben’in de, daha verimli, bodur ve yarı bodur elma fidanları ile deniyor. Tutarsa köylüye dağıtılacak!. Senin gençliğinde karpuzlarını getirip Bolu pazarında sattığın Seben tekrar Bolunun meyve ve sebze bahçesi oluyor!.

Otuz dört güzide evladın bir araya geldi, Bağışçılar Vakfını kurdular: imkanları ölçüsünde güzel ve faydalı işler yapıyorlar. Bilhassa Eğitimi sanatla bütünleştirme çalışmaları övülmeye değer..

Bu arada, her hükümet döneminde olduğu gibi Belediyemizin baş tacı olmaya devam ediyorsun. Geçen sene ismini taşıyan İzzet Baysal Caddesini öyle bir güzelleştirdiler ki, sorma ! Bolu’yu parklarla donatıyorlar. Doğduğun Karaçayırı görsen tanıyamazsın!

Bolu medyası, Vakfının her hareketini haberlerine taşımaya devam ediyor. İsmin devamlı sütunlarda; onlarla da ne kadar övünsen yeridir.

Şehrinde çok güzide yardım demekleri ve sivil toplum örgütleri oluştu; onların hedefleri de ihtiyacı olana yardım ve iyilik; senin izindeler.

Bolu dışında yaşayan evlatların bu sene ilk defa seni Bolunun dışına da taşıdılar. İstanbul Bolu Platformu üyeleri,“izzet Baba! Seni Unutmadık!” sloganı ile senin için Tuzla Belediyesinin. Kültür Sarayında bir anma gecesi düzenlediler. Bolu Kalkınma ve Tanıtına Vakfı Türk Sanat Müziği Korosunun senin için seçtiği şarkıların coşkusu içinde İstanbul’da yaşayan Bolulular, ben de aralarında, seni anarak unutulmaz bir gece geçirdik!

Daha nice gurur verici başka örnekler yaşıyorum ki anlatması bir mektuba sığmaz. Yakında yatıma gelince bol bol anlatırım.

"Verme Günün Aydınlığıdır” sözünün, senin dürüstlüğünün , senin insan severi iğinin etrafındaki kucaklaşmadır bütün bu yaşadıklarımız!. Sen onları evlat bildin; görüyorsun, onlar da seni kendi öz babaları gibi baba bildiler!.

 

Valiliğin, Belediyenin ve Rektörlüğün de katkıları ile bu seneki Şükran Günleri etkinliklerini düzenleyen Kent Konseyimize ve ondan desteklerini esirgemeyen esnafımıza ve muhtarlarımıza Vakfın Mütevelli üyeleri adına teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum. Bilhassa etkinlikler arasında öğle ve akşam yemeklerinde on binlere ulaşan halkla birlikle olma düşüncesi beni son derece mutlu etti. Katkılarım esirgemeyen her kese sevgi ve şükranlarımı sunuyorum.

YORUMLAR  (Toplam 1 yorum)

  • Dursun YILMAZ  (13.05.2014 01:24:45)

    İzzet Babamız yaptıkları ve söyledikleriyle insana ve insanlığa en güzel örnek.

  • Yorum yazın!
     1250 karakter yazabilirsiniz

    Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: