Kütüphane Haftası AİBÜ’de kutlandı

31/03/2015 14:00

Yurt çapında ‘Kültürlerarası Diyalog ve Barış’ ana temasıyla 51’incisi düzenlenen Kütüphane Haftası, Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde (AİBÜ) yapılan açılış töreniyle başladı.

İzzet Baysal Kültür Merkezi’ndeki törene, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Emine Davarcıoğlu, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Gençer, Genel Sekreter Doç. Dr. Erdal Bekiroğlu ile öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.

Törenin açılış konuşmasını yapan Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı Dr. Leyla Kanık, “Kütüphaneler, kullanıcılarına farklı kültürlerin çeşitli düşünsel ürünlerini sağlamakla mükellef olduğu kadar, kullanıcıların farklılıklarını göz ardı etmeden, toplumun her kesiminin bilgiye ve bilgi kaynağına erişimini sağlayarak evrensel değerlerin savunucusu olma konumundadır. Kütüphaneler sahip olduğu çeşitli eserlerle, muazzam sayıda kaynaklarla kullanıcılarına farklı kültür ürünlerini gözlemleyerek öğrenme fırsatını sunarak, toplumların kültür birikimlerinin korunmasını, yaşatılmasını ve kültürel mirasın geleceğe aktarılmasını sağlar. AİBÜ kütüphanesi çalışanları olarak bizler bilginin ve eğitimin gücüne inanıyoruz. Bu doğrultuda kütüphanenin gelişimine katkıda bulunan ve bulunacak olan tüm kullanıcılarımıza, bağışçılarımıza ve akademisyenlerimize teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Gençer ise, bilginin çok büyük bir güç olduğunu vurgulayarak, “Ancak bilgi tek başına bir değer ifade etmez, esas olan bu bilgiyi kullanmaktır. ‘Kültürlerarası Diyalog ve Barış’ temasını Dünya’da yaşanan gelişmelere bakıldığında çok anlamlı buluyorum. Aynı zamanda farkındalık oluşturması bakımından hafta kapsamında düzenlenen etkinlikler çok önemli. Kütüphaneleri ve kitap okumayı hayatımızın, günlük yaşamımızın bir parçası haline getirmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.

Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Emine Davarcıoğlu ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “51. Kütüphane Haftası nedeniyle düzenlenen bu programda sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Hepimizin bildiği gibi; Mart ayının son pazartesi günü ile başlayan haftayı Kütüphaneler Haftası olarak kutlamaktayız. Kütüphane Haftası kapsamında kitabın ve okumanın önemi, kütüphanelerin geliştirilmesi konuları ele alınmaktadır. Ülkemizde hemen her ilde ve ilçelerimizde kütüphane bulunmaktadır. Ancak; ülkemizde kütüphanelere ve okumaya maalesef gerekli önem verilmemektedir. Her seferinde kitabın pahalı olduğunu dile getirmekteyiz ancak, kitapların bedava olduğu kütüphanelere de gitmekten çekiniriz. Kitap okumayan ve okumaya önem vermeyen bir toplum olmanın bedelini, gelişmiş ülkelerle kendimizi kıyasladığımızda elbette ki ceza olarak çekmekteyiz. Hemen her türlü kitabı bulabileceğimiz kütüphaneler bizleri beklemektedir. Bugün hemen her okulumuzda da kütüphane bulunmaktadır. Okul kütüphanelerimiz, il ve ilçelerimizdeki bulunan kütüphaneler ilgiye muhtaç durumdadır. Kitap okuma alışkanlığının kazanılması başta olmak üzere her türlü eğitim küçük yaştan itibaren başlar. Atalarımızın dediği gibi “Ağaç yaşken eğilir”. Hiçbir gemi veya uçak da bizi bir kitap kadar uzaklara götüremez. Bilgiye ve eğitime aç olan çocuklarımızı küçük yaştan itibaren kitap okumaları noktasında eğitmeli, kendimiz de kitap okuyarak onlara örnek olmalıyız. Okumak, insanın bilgi sahibi olmasını sağlar. Bilincini açar, farklı düşünceleri öğrenmesini, saygı duymasını sağlar. Kitap, uygarlığın simgesi, demokrasinin somut kanıtı, karanlığın en büyük düşmanıdır. Kitap okunduğunda değer bulur, anlam kazanır. Aksi halde kütüphaneler, kitap mezarlığına ve düşüncenin tutsak edildiği cezaevlerine dönüşür. Ancak kitapları severek, okuyarak, okutarak çağdaş insan olabiliriz. Kitap sevgisi, okuma aşkı bizler için önemli olduğu sürece geleceğimiz o kadar aydınlık olacaktır. Eğitilmiş insan gücünün yetiştirildiği eğitim kurumlarında, en temel araç olarak kitapların olduğunu görürüz. O nedenle halkımız ve çocuklarımız için en güzel tutkunun okuma alışkanlığı, en iyi dost ve arkadaşın da kitapların olmasını istiyoruz. Geçmişe ve geleceğe açılan kapı olan kitaplarımızı daha çok okuyalım. Kitaplarımızı başka insanlarla paylaşalım. Varsa, atıl durumda olan, kullanmadığımız kitaplarımızı, çok daha fazla insanın yararlanabileceği kütüphanelere bağışlayalım. Tüm konuklara kitaplı ve kütüphaneli bir yaşam diliyorum”

Kemal Bilsel Sarısözen yönetiminde Türk Musikisi Topluluğu’nun verdiği Türk Halk Müziği konserinin ardından program, etkinliklerin düzenlenmesinde emeği geçenler ile Üniversitemizin kütüphanesinden en çok yararlanan 30 öğrenciye teşekkür belgesi ve çeşitli hediyelerin verilmesiyle sona erdi.

 

Haber Merkezi

İlk yorum yapan siz olun!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz