• resmi ilanlar

Gökkuşağı altında meleklerle buluştuk

15/11/2006 00:00

Röportaj; Ayşe Atılgan Gökkuşağı sanat merkezine röportaj yapmaya gittiğimizde çocuk gurubu vardı. Her biride büyümüşte küçülmüş ressam edasıyla resimlerine dört elle sarılmış heyecanlı heyecanlı dünyalarını resmediyordu. Kimi boynunda atkısı, kimi şapkası, kimi de bandanası ile içdünyalarının renklerini dışa vurmuştu sanki. Yaptıkları çiçeklerle mutululukları artmıştı. Eee yeni birşey öğrenmişlerdi. Kim bilir kimin doğum gününe bir süpriz yapıp, yapmayı öğrendiği çiçeği yapıp gidecekti? Gökkuşağı sanat merkezi sahibi Gülfidan Hitit Biçer'le hoş bir röportaj gerçekleştirdik. Çocuklardan, resimden, sanattan konuştuk! B.E : Gökkuşağı Sanat Merkezi Sizin için ne ifade ediyor? G.H.B : Aslında kısaca özetlemek gerekirse sanata olan sevgim. Ben bu sevgimi gelecek nesle, sanata ilgisi ve sevgisi olan insanlara vermek ve paylaşmak istiyorum. B.E : Sanat Merkezinizde yapılan çalışmalar neler? G.H.B : Sanat Merkezimizde resim çalışmaları yapıyoruz. Bu resim çalışmaları kapsamında desen, karakalem, suluboya, yağlıboya, Bob Ross tekniği ile resim var. Resim dışında özellikle son dönemlerde ev hanımlarının yoğun ilgi gösterdiği ahşap baskı, ahşap boyama, cam baskı, vitray, ebru, bağlama batik, mum batik, one stroke, kumaş boyama, seramik çalışması, fimo hamuru, mask yapımı, takı tasarımı. B.E : Oldukça yoğun ve farklı bir liste. G.H.B : Evet. Gökkuşağı Sanat merkezinin ilklere adım atan bir merkez olmasını istiyorum. Bolu'ya Bolu'da yaşayan insanlara farklı sanat dallarını tanıtmak ve öğretmek amacım. Buradaki öğretmenlerimizle bu konuda elimizden geleni yapıyoruz. B.E : Peki bu sanat dallarına yeni sanat dalları eklenecek mi? Mesela müzik? G.H.B : Tabi neden olmasın. B.E : Sanat Merkezinize gelen öğrencilerin yaş ortalaması ne? G.H.B : Her yaştan öğrencimiz var. 7 den 70 e. Çocuk gurubu ve yetişkinler gurubu. B.E : Yetşkinler gurubu en çok neyi tercih ediyor. G.H.B : Ahşap boyama, batik, one stroke.Bunun dışında Pazar ressamı olarak tanınan ve TRT de yayınlanan Bob Ross tekniği ile resim dersi. B.E :Kaç öğretmen ile çalışıyorsunuz? G.H.B : Çok değerli öğretmenlerimizle çalışıyoruz. İşini severek yapan, yaptığı işin sorumluluğunu taşıyan ve benimseyen insanlar. Ayşe Hanım; resim, ahşap baskı. Ebru Hanım; ebru, fimo hamuru,seramik, mask yapımı, takı tasarımı. Abuhayat Hanım; one stroke, vitray, cam baskı, ahşap boyama, kumaş boyama, Bob Ross tekniği ile resim. Bir diğer hocamız, mum batik, bağlama batik dersleri veriyor. Ayrıca Asiye Hanım; portre ve peysaj resim tekniği ile resim. B.E : Portre çalışmaları da yapıyorsunuz? Sanırım yoğun ilgi vardır. G.H.B : Evet. Asiye Hanım karakalem ve yağlıboya tekniği ile portre çalışması yapıyor. Özellikle gençlerimiz kız arkadaşlarına ya da erkek arkadaşlarına sürpriz yapmak için portrelerini çizdiriyorlar. Tabii anne ve babasının da resmini yaptıranlar da var. Sanırım özel ve kalıcı bir hediye olduğunu düşünüyorlar. B.E : Gülfidan Hanım biraz da sizin resim çalışmalarınıza değinelim istiyorum. Siz Türkiye çapında bir ressamsınız. Pek çok serginiz oldu. Saydınız mı kaç sergi açtınız? G.H.B : Otuz beş. B.E : Peki önümüzdeki günlerde yeni sergileriniz olacak mı? G.H.B : Kocaeli, Antalya, Bursa ve İzmir de sergilerim olacak. B. E : Kaç yıldır resimle iç içesiniz? G.H.B : Aşağı yukarı on beş yıldır. B.E : Resimle tanışmanız nasıl oldu? G.H.B :Çocukluğumda resme büyük bir ilgi vardı. Bu zaman içinde gelişti ve bugüne geldi. B.E : Etkilendiğiniz birileri oldu mu? G.H.B :Evet. Başta annem Filiz Hitit. Ağabeyim Murat Hitit. Aslında Ağabeyim ve ben annemizden çok etkilendik. Resim konusunda eşim Akın Biçer ve oğlum Can Atilla da her zaman beni desteklemişlerdir. B:E : Sanatçılar zaman zaman iç dünyalarında iniş ve çıkışlar yaşarlar. Sanatçıyı da sanatçı yapan bu özelliğidir zaten. Sizinde zaman zaman böyle iniş ve çıkışlarınız oldu mu? Daha doğrusu resim konusunda hiç pes ettiniz mi? G.H.B : Tabi oldu. Bu sizinde dediğiniz gibi yaşamdaki iniş ve çıkışlar sanatçıyı besler .Sanatçı bir bakarsınız kendi iç dünyasındadır. Ama bir bakarsınız büyük bir coşkuyla; ressamsa eğer nefis bir tablo yapmıştır, müzisyense nefis bir beste. B.E : Resim nedir sizce? G.H.B : Resim bence evrensel bir dildir. B.E : Gülfidan Hanım Gökkuşağı Sanat Merkezinin çok farklı otantik, sıcak, samimi bir ortamı var. Gerek dekorasyon, gerek sizler yani öğretmenler ve öğrenciler. Çok mutlu. Sizin iç dünyanız naif kişiliğiniz mi Gökkuşağı Sanat Merkezine yansıyor? Yoksa Gökkuşağı Sanat Merkezimi buradaki insanlara? G.H.B : Bu sorunun cevabını aslında ben de veremem. Bu sanırım karşılıklı bir sinerji. B.E :Çocukların Sanata yaklaşımı nasıl? G.H.B : Çok saf, çok yalın. her şeyden önce çok hevesliler. İşlenmek için hazırlar. Bu nedenle çocuklarla çalışmayı çok seviyorum. Önemli bir yaştalar ve yetenekleri doğrultusunda kazandırılacak bilgi ve öğretilerle belki de ileride büyük bir resim sanatçısı olacaklar. Onların eğitiminin doğru verilmesinin sorumluluğunu yaşıyorum açıkçası. Doğru temeli atmada değerli öğretmenlerimizle birlikte katkımız olsun istiyorum. B.E : Birazda hayata bakışınızdan bahsedelim. G.H.B : Hayatta bir resim tablosu değil midir? Tablo renklerden oluşur. Hayatta böyledir. Siyah, beyaz, gri, pembe!Tablo renk armonisidir. Yaşamdaki renklerde yaşamın tamamını meydana getirir. B.E : Sanattaki ruha inanır mısınız? G.H.B :Doğru ve çok güzel bir soru. Hissedilmeden yapılan sanat sanat değildir. Zaten estetik bilimin ortaya koyduğu temel unsur içtenliktir. Resim sanatı sanatçının yaşam biçimini belirleyen ona gerçek mutluluğun varlığını duyuran bir olgu hatta bir fenomendir. Ruhu olmayan bir yapıt zaten sanat eseri olamaz. Bu sanatın her dalı için geçerlidir. B.E : Beğendiğiniz sanatçılar kimler? G.H.B :Leonardo da Vinci, Salvador Dali, Frida, Henri Rousseau, Fahir Aksoy. B.E : Fidan Hanım siz kendi resimlerinizde daha ziyade ne işliyorsunuz? Siz mutluluğun resmini yapabildiniz mi? G.H.B : Benim resimlerimin hepsinde mutlu, coşkulu, neşeli kompozisyonlar vardır. Hatta İstanbul'da bir sergimde bir izleyici sergiden ayrılırken şu şekilde tebrik etti ' mutluluğun resmi ancak bu kadar yapılabilir.' Yaptığım resimlerde ışık olduğu söyleniyor. Hareket renk cümbüşü. İzleyenlerin yüzündeki mutluluk ifadelerini görebiliyorum. İnanıyorum ki kendi ruhlarından bir parça görebiliyorlar. Ve bu da onları mutlu ediyor. B.E : Sizin sergilerinizi elimden geldiğince takip ediyorum. Serginizi gezerken bir masal diyarına girdiğimi hissediyorum. Bu beni çocukluğuma götürüyor. Sanırım kişiliğiniz resimlerinize yansıyor. Ve bu izlemeye gelen kişileri adeta büyülüyor. İnsanlar sizin serginizi izlediğinde karamsarlığa değil mutluluğa bürünüyor. Bu da işte sizin sanatınız. Resimlerinizde yöresel tatlarda var. Yanılıyor muyum? G.H.B : Hayır yanılmıyorsunuz. Eserlerimin örf adet ve geleneklerimizi yansıtmasına önem veriyorum. Mesela seçtiğim konular içinde panayır, festivaller, bayramlar, düğünler, kınalar ağırlıktadır. Çünkü bu resimler aynı zamanda belgesel nitelikte. Gelecek nesillere örf adet ve geleneklerimiz konusunda ışık tutmaktadır. Kaybolmakta olan bu değerlerimizin korunmasından yanayım. Bu konuları resmederek canlı tutmaya çalışıyorum. B.E : Resime yeni başlayanlar için tavsiyeleriniz neler? G.H.B : Taklitten uzak ve özgün eserler yaratmanın önemine inanıyorum. Aslında hiçbir konuda bir başkası olmamalıyız. Elbetteki beğendiğimiz örnek almak istediğimiz kişiler olabilir. Ancak önemli olan bunun ölçüsünü bilip kendimizden uzaklaşmamamızdır. Her türlü klişeleşmiş taklitlerden uzak, ben kendi resmimi yapıyorum! Elbette ki değerli hocalardan öğretiler aldım olabildiğince bilgilerle donatıldım. Ancak çeşitli aşamalardan sonra ben kendi yolumu bulduğumu düşünüyorum. Kendini bilen ve başarılı olmak isteyen herkese de bunu tavsiye ediyorum. B.E : Gülfidan Hanım çok hoş bir sohbetti. Çok teşekkür ederiz. G.H.B : Ben teşekkür ederim.
İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: