• resmi ilanlar

“ORMANI VE YAYLAYI SATARAK HİÇBİR DEVLET ZENGİN OLAMAZ”

08/02/2021 11:00

CHP İl Genel Meclis Üyeleri, Karacasu'nun turizm bölgesi sıfatını kaybetmesi ile Göllüören ile Yaylabeli yaylalarının yayla statüsünden çıkarılması kararına sert bir dille eleştirdi. Söz konusu yaylaların imara açılmasından endişe duyduklarını ifade eden meclis üyeleri, “Yaylalarımız, Türkiye'de örneklerini çok kez gördüğümüz gibi; birilerine peşkeş çekilmek isteniyor. Biz, buna asla müsaade etmeyeceğiz” dedi.

CHP İl Genel Meclis Üyeleri Erhan Beykoz, Eyüp Beşli, Alaattin Karadoğan, Erdal Tombak ve Bedir Pehlivan, beraberlerinde CHP Bolu İl Başkanı Kazım Karsu ile düzenledikleri basın toplantısında, Bolu kamuoyunda tartışmalara neden olan; Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Karacasu bölgesinin turizm niteliğini kaybetmesi, Mudurnu'da bulunan iki yaylanın yayla statüsünden çıkarılması ve ormanlarda bilinçsiz kesim yapılmasına tepki gösterdi.

 

 

Toplantıda ilk olarak ormanın önemine vurgu yapan CHP Bolu İl Başkanı Kazım Karsu, geçmişte devletin ormanı koruduğunu, günümüzde ise paraya çevirmek için ormanların satıldığını ifade ederek, “Orman, insan yaşamının en güzel destekçisi ve yeryüzünün kabuğudur. Yeryüzünün kabuğunu temizleyerek, hiçbir zaman bir yere varılmaz. Bir çiftçi tarlasını, bahçesini, bağını satarak zengin olabilir mi? Orman, gelecek nesillerimizin hayat damarlarından bir tanesidir. Eskinde orman köylere uzaktı ve emin ellerdeydi. Çünkü devlet, o zamanlar ormanı koruyordu. Şimdi tersine döndü, devlet ormanı paraya çevirmeye çalışıyor. Eskiden ormanın içinde dolaşırken zikzak çiziyordunuz, şimdi ise ormanın içinde traktörlerin gezdiğini görüyoruz. Bolu ormanları, Türkiye'nin orman kapasitesinin %14'ünü oluşturuyor. Geçenlerde yaşanan fırtınada çok fazla ağacın devrildiğini ve gördük. Bunun nedeni ormanın çok fazla seyreltilmesidir. Bizi yönetenler, ormanları paraya çevirmeye çalışıyorlar.

 

“ORMANI VE YAYLAYI SATARAK HİÇBİR DEVLET ZENGİN OLAMAZ”

Bir de şimdi yaylalar çıktı. Yayları da paraya çevireceklerini, birilerine peşkeş çekeceklerini duyuyoruz. Bunlar bizim yüreğimizi yakıyor. Orman, bugün bize çok bir şey vermiyor gibi görünse de, aldığımız her nefeste ormanın bir payı var. Yeryüzünü, gökyüzünü, yeraltını ve denizleri kirlettik. Bu sorunu, ancak birlikte olarak çözebiliriz. Ormanı, yaylayı, tarlayı, bahçeyi satarak hiçbir devlet zengin olamaz; varlığını sürdüremez. Ormanları keserek paraya çevirmemiz, gelecekteki nesillerimizin hayatıyla oynamak demektir” diye konuştu.

 

“BÖYLESİ BİR DEĞERİ YOK SAYMAK KİMSENİN HADDİNE DEĞİLDİR”

Karsu'nun ardından söz alan CHP İl Genel Meclisi Grup Başkanvekili Erhan Beykoz, Karacasu'nun turizm bölgesi vasfının kaybederek yok sayılmasının kabul edilmez olduğuna dikkat çekerek, “Karacasu'dan başlayarak Köroğlu Dağlarına kadar olan 51 bin hektar arazinin proje değişikliğidir. Bolu Köroğlu Dağı kültür ve Turizm Koruma ve Geliştirme Bölgesi adı altında olan yıllardır ihalesine dahi çıkmamış projeden, Karacasu, Aladağlara kadar olan kısım çıkarılarak, yeni bir planlama yapılmıştır. Yayınlanan açıklama ile değişiklikler Bolu Karacasu Termal Turizm Merkezi ve Giresun Aksu Turizm Merkezini kapsamaktadır. İl Genel Meclisi'nde konu hakkında Karacasu Belediyesinin imar planlarının yapılamadığı gerekçesiyle çıkarıldığı ifade edilmiştir. Karacasu Bolu'nun yakınında, saniyede 400 lt. termal suyu olan, ışıl ışıl parlayan bir cevher olarak durmaktadır. Yaklaşık %10 kısmını kullandığımız 400 litre suyun 360 litresi boşa akmakta, gözümüzün önünde heba olan değerin farkında olmadığımız gibi, 3 maymunu oynuyor olmamız içimizi acıtmaktadır. Sağlığımızın önemli bileşkesi olan termal suyunda lebi derya olan Karacasu beldemizde birçok işletmenin yatırım yapmak için beklediğini biliyoruz. Karacasu'da belediyenin yapacağı olası imar değişikliğiyle bundan sonra yatırımların aksayacağını, turizm gelirlerinden mahrum kalacağını tahmin etmekteyiz. Termal Karacasu beldemiz Fizik Tedavide öncü olması, kaplıcaları, otel, motel, restoranlarıyla Bolu'nun artı değeridir. Böylesi bir değeri yok saymak, itibarsızlaştırmak kimsenin haddine değildir. Bu güne kadar iş yapmakta zorlanan iktidar vekillerinin harekete geçmelerini istiyoruz. Davos olmasını planladığınız Bolu'yu ileriye götürmek hepimizin boynunun borcudur” dedi.

 

“SIRF EKONOMİ İÇİN ORMANLAR YOK EDİLMEYE DEVAM EDİYOR”

Beykoz, Bolu'da ormanlık alanlarda yapılan bilinçsiz kesim sonucunda %10 oranında azalma görüldüğünü söyleyerek, “Önemli konuların başında geleceğimiz olan ormanlarımız sırf ekonomi için yok edilmeye devam ediyor. Yapmış olduğumuz araştırmalar neticesinde Bolu genelinde ormanlık alanların bilinçsiz bir şekilde yapılan kesim sonucunda son on yılda %10 oranında azalma görülmektedir. Yapılan yanlış uygulama neticesinde, atalarımızdan miras torunlarımızın emaneti ormanlarımızın yok olmasını üzülerek görmekteyiz. Bolu'da yapılacak tüm orman üretim işlerinin de orman köylülerimize verilmesi gerekir. O bölgede yaşayan orman köylülerimiz ormanlarımıza gözü gibi baktığı için gereken hassasiyeti yapacaklarını biliyoruz. Ülkemizde en fazla gelir getiren kurumlarının başında Orman Bakanlığı gelmektedir. Bu uygulama ile devletin bütçe açığı ormanlarımızdaki genç yaşlı demeden kesilerek satılan orman emvalleriyle mi kapatmayı düşünüyorsunuz?” şeklinde konuştu.

 

“HAYVANCILIĞI BİTİRDİLER”

CHP İl Genel Meclis Üyesi Eyüp Beşli, yayla statüsünden çıkarılan alanların imara açılmasından endişe duyduklarını belirterek, “Yaylalar konusu Bolu için gerçekten önemli ve değerli bir konudur. Yaylalar, bir kısmı yayla evlerinin 5'in 6'nın altına düştüğü gerekçesiyle yayla statüsünden çıkarıldı. Vali Bey'in açıklamış olduğu, basında çıkan yazıyı okudum. “Birkaç yıl içerisinde yaylada ikamet eden kişiler olmadığı için yaylalar yayla statüsünden çıkmıştır” diye bir açıklamada bulundu. Yapmış olduğu bu açıklama ülkemizde hayvancılığın ne noktada olduğunu açık açık göstermektedir. Hayvancılık bitmiştir. Biz hayvancılığa değer vermediğimiz süre içerisinde bu iki tane yaylayı değil, daha birçok yayla, yayla statüsünden çıkacaktır. Yaylalar statüden çıktıktan sonra ormana devrediliyor. Bizim burada asıl endişemiz ormana devredildikten sonra imara açılıp açılmadığıdır. Vali Bey diyor ki; imara açılmayacak. Bugün imara açılıp açılmayacağı hiçbir idarecinin yetkisinde değildir. Bir tek kararname ile bir gecede oralar imara açılabilir. Kararname geldikten sonra Vali Bey'in yapacağı bir şey de yok. Bakın burada bir gecede iki tane yaylamız gitti. Buradaki vatandaşın tepkisi çoğaldı ve çoğalacaktır, artacaktır. Sesimizi çıkarmazsak bu çoğalarak artacaktır” ifadelerine yer verdi.

 

“YAYLASIZ HAYVANCILIK YAPILAMAZ”

Beşli, yayla olmadan hayvancılık yapılmasının mümkün olmadığını vurgulayarak, “Hayvancılığı bitirdiler. Yaylasız hayvancılık yapılamaz. Mutlaka bu hayvancılığı yapan vatandaşımızın, köylümüzün yaylası olması lazım. 1 kilo yemin fiyatından haberi yok mu? Bu yaylacılığı yok edenlerin. Bir balya saman fiyatı 100 TL dayanmış. Yaylaya çıkamayacak, yem alacak parası yok, ne yapacak bu hayvancılıkla uğraşanlar? Biz bu yaylacılığın sonuna kadar takipçisi olacağız. O yaylaların tekrar hayvancılık yapanların hayvancılık yapabilmeleri adına yerleşim yeri olarak kalmasını sağlamak için gereken mücadeleyi vereceğiz” şeklinde konuştu.

 

“KÖROĞLU DAĞLARI MASTER PLANI 4 YAYLAMIZI KAPSIYOR”

CHP'li Kıbrıscık İl Genel Meclis Üyesi Alaattin Karadoğan, Tarım ve Orman Bakanlığı'nca hayata geçirilecek olan Köroğlu Dağları Turizm Master Planının, Kıbrıscık'a ait 4 yaylayı kapsadığına işaret ederek, “Son çıkan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi, 6138 sayılı Orman Kanunu'nun 17. maddesi gereğince; Mudurnu ilçemizin iki tane yaylası yayla statüsünden çıkarıldı. Önümüzde, Köroğlu Dağları Turizm Master Planı bu yıl için ihaleye çıkacak. Bunun için Tarım ve Orman Bakanlığı, Bolu Valiliği'ne 1 milyon TL gönderdiğini söyledi. Miktarın 15 milyon TL olduğu biliniyor. Bu ihaleye, bizim 4 tane yaylamızı kapsıyor. Köroğlu Dağları Master Planı olarak 51 bin hektar alan içerisinde; Deveören Yaylası, Nadas Yaylası, Bölücekkaya Yaylası ve Karadoğan Yaylası bulunuyor” dedi.

 

“TURİZM MASTER PLANINI ASLA KABUL ETMEYECEĞİZ”

Turizm Master Planı öncesinde belediyenin, muhtarların ve yöre halkının görüşlerinin alınması gerektiğini belirten Karadoğan, “Nereden bakarsanız bakın, Mudurnu yaylaları için çıkan Cumhurbaşkanlığı kararnamesine göre; yaylada 5 kişi oturmazsa, yayla vasfını kaybetmiş gözüyle bakılıyor. Sürekli göç veren bir Kıbrıscık'ta, bir yaylada iki tane hayvancılık yapan varsa, bu yayla vasfını kaybetmiş mi olacak? Biz, Mimarlar ve Mühendisler Odası'nın, yörenin muhtarlarının, yöre halkının ve belediyelerin görüşlerine başvurulmadan çıkacak olan bu Turizm Master Planını asla kabul etmeyeceğiz” şeklinde konuştu.

 

“BİZİM YAYLALARIMIZ DA BİRİLERİNE PEŞKEŞ ÇEKİLMEK İSTENİYOR”

Karadoğan son olarak, Kıbrıscık yaylalarının imara açılmasına müsaade etmeyeceklerinin altını çizerek, “Daha önce yapıldığı gibi bizim yaylalarımız da, Türkiye'de örneklerini çok kez gördüğümüz gibi; birilerine peşkeş çekilmek isteniyor. Biz, buna asla müsaade etmeyeceğiz. Kıbrıscık yoğun göç veren bir ilçemiz. Özellikle hayvancılığı üretmek adına bu yayları yaşatmak yerine baltalamış oluyoruz” ifadelerini kullandı.

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: