• resmi ilanlar

Doların yükseliş sebebi

26/09/2011 17:33

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan New York'tan açıkladı: Yeni durum bunu gerektiriyor. Bu açıklamaya Çağlayan'dan da destek geldi..

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Washington'daki Dünya Bankası IMF yıllık toplantıları sırasında katıldığı her ortamda Türkiye'nin büyük takdir gördüğünü belirterek, ''Eskiden ağırlıklı olarak bize Türkiye'yi sorarlardı, şimdiyse daha çok dünyayı, Avrupa'yı, G20 gündemini soruyorlar. Avrupa'ya ve bölgeye bakıldığında 'karanlık' ama Türkiye orada 'parlak nokta'. Bu tabiri çok duydum ikili görüşmelerimde'' dedi. 

BİZE ÖZEL DEĞİL, KONJONKTÜR GEREKTİRİYOR
''Doların Türk lirası karşısında yükselmesinin muhtemel yansımalarına'' dair bir soru üzerine Babacan, ''Son günlerde, son bir iki haftada dünyadaki ve Avrupa'daki ekonomik konjonktürde bir miktar bozulma var ve bu bozulmanın bir etkisi de gelişmekte olan ülkelerin para birimlerine oldu. Bu sadece Türkiye'de değil, Brezilya'ya, Kore'ye bakın durum aynı. Hatta hem Brezilya, hem Kore merkez bankası, onlara göre kendi dolar kurlarındaki artışa ciddi, sert tedbirler almak zorunda kaldılar. Yani gelişmekte olan ülkelerin parasındaki değer kaybı Türkiye'ye özel bir şey değil. Tüm gelişmekte olan ülkelerde yaşanan bir genel trend, dünyadaki yeni konjonktürün getirdiği bir durum. Yani bize özel değil'' diye konuştu.

Bir soru üzerine Babacan, serbest kur rejiminden dolayı kurla ilgili zaten hiçbir zaman, hiçbir şekilde tahmin yapmadıklarını belirterek, ''Hatta bütçeyi yaparken orada bir kur varsayımı vardır ve o hiçbir yerde yayınlanmaz. Çünkü bütçenizi yaparken, örneğin Washington Büyükelçiliğinin masrafları dolar üzerinden ve bunu Türk lirasına çevirip bütçe yapmamız gerekiyor. Bunu bile hangi kurdan çevirdiğimizi ilan etmeyiz. Bizim serbest kur rejimi olduğu için, hiçbir zaman kur konusunda konuşmayız. Yani bizim resmi politikamızda kurla ilgili bir seviye belirtmeyiz, 'olması gereken şudur' demeyiz, çünkü piyasada oluşan bir rakamdır sonuçta. Merkez Bankası farklı perspektiflerle, farklı gerekçelerle dönem dönem müdahalelerde bulunabilir, o müdahaleyi yaptığı zaman da zaten neyi, neden, ne zaman yaptığını açıklar'' dedi.

ÇAĞLAYAN: DOLARDAKİ YÜKSELİŞ TAMAMEN KONJONKTÜREL
Şu sıralar halkın gündemini en çok meşgul eden sorulardan biri olan, "Dolar neden yükseliyor" sorusuna Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da Babacan'a çok benzer bir yanıt verdi. 
Çağlayan, bir taraftan borsa, bir taraftan altın düşerken, doların yükselmesinin, tamamıyla uluslararası konjonktürde ortaya çıkan gelişmeler olduğunu bildirdi. 

Bakan Çağlayan, İngiltere İş, Yenilik ve Yetenekler Bakanı Vince Cable ile beraberindeki heyeti kabulünde gazetecilerin, doların değer kazanması ile ilgili sorularını yanıtladı. 

"TÜRKİYE AÇIK BİR EKONOMİ, ETKİLENMESİ NORMAL"
Uluslararası gelişmelerin zaman zaman, dünyaya açık bir ekonomi olan Türkiye'yi de etkilediğini belirten Çağlayan, Türkiye'nin kur rejiminin dalgalı kur rejimi olduğunu hatırlattı. Çağlayan, bu çerçevede zaman zaman kurlarda artış ve düşüşlerin söz konusu olduğunu ifade etti. Çağlayan, ''Son yapılan uluslararası toplantılar ve bunların tezahürü, özellikle Avrupa'da devam eden sıkıntının bir devamı olarak gözüküyor'' dedi. 

Bakan Çağlayan, Türk ekonomisinin son derece sağlıklı, son derece güçlü ve son derece dinamik bir yapıya sahip olduğunun altını çizerek, bunun tüm dünya tarafından bilindiğini ve geçen hafta S&P tarafından ''Türkiye'nin TL'sı cinsinden yatırım yapılabilir ülke'' olarak ilan edilmesinin de bunun göstergesi olduğunu söyledi. 

''Su dere yatağında akıyor, dolayısıyla bu konuda bizler açısından endişe edecek herhangi bir durum söz konusu değil'' diyen Çağlayan, dönem dönem TL'nin aşırı değer kazandığı ya da değer kaybettiği dönemlerin olabildiğini kaydetti. 

BAKAN ÇAĞLAYAN'DAN HALKA UYARI
Çağlayan, TL'nin değer kaybetmesinin ihracatı çok fazla etkilemeyeceğini de belirterek, ihracatı etkileyen faktörlerin en başında, sürdürülebilir bir kurun ve girdi maliyetlerinin geldiğini söyledi. Türkiye'nin ihracatının yarısını Euro, yarısını dolar bazında yapan bir ülke olduğunu ve bu nedenle dolar-Euro paritesinin son derece önemli olduğunu belirten Çağlayan, TL'nin değer kaybetmesinin ithalatla ilgili engelleyici bir husus olarak gözükebildiğini ancak, istenenin''dengeli bir şekilde olması'' olduğunu söyledi. Bakan Çağlayan, şöyle devam etti:

''Ne TL'nin aşırı değerli olması, ne de TL'nin aşırı değer kaybetmesi, ekonomi açısından yarar getirmez. Bu çerçeveden hareketle, önümüzdeki günlerde zannediyorum ki bu konuyla ilgili uluslararası görüşmeler, önemli bir etki yapacaktır. Merkez Bankası, ilgili kurumlar zaten görevinin başındadır. Herhangi bir tehlike sıkıntı gördüklerinde Merkez Bankası gerektiğinde her türlü tedbiri alıyor. Zannediyorum ki bu konuda da gerekli tedbirleri alabilir. 

"DOLAR ENDİŞE EDECEK SEVİYEDE DEĞİL; VATANDAŞ DİKKATLİ OLSUN"
Ancak şu anda endişe edilebilir bir seviye olmadığını özellikle ifade etmek istiyorum ve bu konuda vatandaşların daha dikkatli olmasını istiyorum. Şirketlerimizin ve firmalarımızın borçlanmalarını mutlaka girdilerine dikkat ederek yapması son derece önemli. Bunu, hem eski bir sanayici, ihracatçı, üretici olarak, hem de bugün Ekonomi Bakanı olarak ifade etmek istiyorum. Böyle ortamlarda bütün hadise, şirketlerimizin, şahısların, yapmış oldukları borçlanmaları kendilerinin gelir türünün dikkate alarak yapılmasıdır.''

''AVRUPA, TEDBİR ALMADA GECİKTİ''
Bakan Çağlayan, Avrupa'nın gerçekten ciddi sıkıntıyla karşı karşıya olduğunu belirterek, Yunanistan'ın durumunun Avrupa ekonomisini ciddi şekilde etkilediğini ve özellikle bu konuda, Almanya, Fransa gibi Avrupa'nın önemli ülkelerinin Yunanistan ile ilgili tedbir alma konusunda çok geciktiğini vurguladı. Söz konusu ülkelerin konuştuğunu ancak bir şey yapmadığını belirten Çağlayan, ''Çok uzun süre bunu devam ettirmişlerdir. Bu çerçevede, bugün Yunanistan ekonomisinin içinde bulunduğu dar boğaz ve ödeme güçlüğü tabii ki Avrupa ekonomisi için ciddi sorun teşkil etmektedir. Çünkü Yunanistan'ın özellikle devlet tahvillerini elinden tutanlar açısından da bu bir sıkıntı yaratmaktadır'' diye konuştu. 

Bakan Çağlayan, Türkiye'nin dünyanın her bölgesiyle ticaret yapan ve serbest piyasa ekonomisinin kurallarını sonuna kadar uygulayan açık bir ekonomi olduğunu ve böyle bir ekonomide Türkiye'nin de uluslararası gelişmelerden öyle veya böyle az da olsa etkilenmesinin söz konusu olduğunu vurguladı. Çağlayan, bu konuda, herhangi bir şekilde panik olabilecek veya sıkıntı, endişe yaratacak hiç bir şeyin söz konusu olmadığını da tekrarladı.

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: