• resmi ilanlar

BOLU İŞ DÜNYASININ LİDERLERİ, ELGİNKAN VAKFI’NDA GENÇLERLE BULUŞTU

21/11/2011 11:12

Bolu iş dünyasının önde gelen isimleri, Elginkan Vakfı Bolu MTEM’de düzenlenen bir panelde gençlerle buluştu..

Çoğu üniversite öğrencilerinden oluşan Elginkan Vakfı kursiyerlerinin yoğun ilgisi altında yapılan panele Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Emin Semercioğlu, Meclis Başkanı Ahmet Kahraman ve Bolca Hindi Genel Kooordinatörü Şerafettin Erbayram konuşmacı olarak katıldı. Panelin açılış konuşmasını ve moderatörlüğünü yapan Sevda Aşçıoğlu, Elginkan Vakfı çatısı altında düzenlenen girişimcilik eğitiminin sonunda böyle bir paneli organize edebilmekten dolayı memnuniyet duyduklarını belirtti. Aşçıoğlu, konuşmacı olarak katılan iş dünyası temsilcilerinin engin tecrübeleri ve birikimleri ile gençlerin yoluna ışık tutacaklarını söyleyerek desteklerinden dolayı Elginkan Vakfı’na ve çalışanlarına teşekkür etti.

EMİN SEMERCİOĞLU: “İÇİNİZDEN YARININ YILDIZ GİRİŞİMCİLERİ ÇIKACAĞINA İNANIYORUM”

İlk olarak konuşan Bolu Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Emin Semercioğlu, konuşmasının ilk bölümünde geçmişten günümüze kendi iş ve ticari hayatından notlar aktardı. Emin Semercioğlu, sonrasında “Girişimcilik ve Liderlik” konusunda bilgi ve görüşlerini dinleyicilerle paylaştı. Üniversite eğitimlerini tamamlayan gençlerin önünde iki temel seçenek olduğunu anlatan Emin Semercioğlu, bunlardan birisinin profesyonel iş yaşantısına katılmak, diğerinin de kendi işini kurarak girişimci olmak olduğunu belirtti. Emin Semercioğlu, iş insanlarının öncelikli hedefinin servet birikimi sağlamak olduğunu, onu kudret ve şöhretin izleyeceğini dile getirdi. Girişimci kavramını “ihtiyacı gören, bunu projelendiren, korkmadan ama ölçülü risk alan, organize olan, dürüst çalışan, güzel ve kaliteli iş yapan, markasını yaratan kişi” olarak tanımlayan Emin Semercioğlu, iş kurma konusunda sermaye sıkıntısı çekenlere ise güzel proje olduktan sonra sermayenin bunun peşinden geleceğini söyleyerek reel yaşantıdan örnekler verdi. Konuşmasında sıkça gerçek hayattan anekdotlar aktaran ve dinleyen gençlere tavsiyelerde bulunan Emin Semercioğlu, gençlerden ekip çalışmasına önem vermelerini, işlerini severek yapmalarını, dürüst çalışmalarını, markalaşmayı hedeflemelerini ve ne yaparlarsa yapsınlar yeni bir şeyler yapmalarını, yaratıcı olmalarını, yanı sıra mutlak surette aile desteğini arkalarına almalarını istedi. Semercioğlu ayrıca, gençlere KOSGEB, Kalkınma Ajansı, Teknopark, Kadın ve Genç Girişimci Kurulları gibi yapıları da incelemelerini ve sundukları olanakları tanımalarını tavsiye etti. Emin Semercioğlu, konuşmasını “Bir Fransız atasözü ‘Yıldızlara dokunamazsınız; ama onlar size karanlık gecede yol gösterirler’ der. Her birinizin yarınların Türkiye’sinin yıldızları arasına katılmasını diliyorum. İçinizden, bugün bizlerin koltuklarında oturacak yarının yıldız girişimcileri çıkacağına inanıyor ve sizleri seviyorum”          diyerek tamamladı.

AHMET KAHRAMAN: “ORTAKLIK KÜLTÜRÜNÜN GELİŞMESİ İÇİN PAYLAŞMAYI SEVMEK GEREKİR”

İkinci olarak konuşan Bolu TSO Meclis Başkanı ve Bolu’nun önde gelen çok ortaklı ticari kuruluşlarından olan Gentaş Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kahraman, Elginkan Vakfı’na teşekkür ederek başladığı konuşmasında “Birlikte İş Yapma ve Ortaklık Kültürü” konusunda gençlere bilgi ve deneyimlerini aktardı. Ortaklık kültürünün yabancı ülkelerde imrenerek izlenen bir konu olmasına rağmen Bolu dahil Türkiye’nin vilayetlerinde hiç gelişmemiş olduğunu dikkat çeken Ahmet Kahraman, Türkiye’de işletmelerin kurulduğunu, büyütüldüğünü fakat devamının getirilemeyerek ayrılmaların yaşandığını söyledi. Ortaklık kültürünün hiçbir okulda okutulmadığının, hayatın içinde yaşandığının altını çizen Ahmet Kahraman ortaklık kültürüne ve bilincine sahip olan kişilerin mutlak surette büyüyeceğini söyledi. Ortaklık kültürünün gelişebilmesini paylaşmayı sevmeye bağlayan Ahmet Kahraman “Birkaç arkadaşın, kardeşin bir araya gelerek kurdukları işlerde, sonunda ikiye, üçe bölünme hadiseleriyle karşılaşıyoruz. Bunu önleyebilmenin tek yolu da paylaşmayı sevmektir. Paylaşmayı sevmek daha okul sıralarında başlar. Birlikten güç doğduğuna inanmak ve görevleri paylaşmak gerekir. Ayrıca işletmenin büyüyebilmesi için, ortakların yıl sonunda alacakları kar paylarıyla geçinmeyi bilmeleri, işletmenin kazancının önemli bir bölümünün de işletmenin büyümesinde kullanılmak üzere ayrılması gereklidir” dedi. Mutlaka başarılı olunması diye bir kaide olmadığını hatırlatan Ahmet Kahraman, başarılı olmayı büyümek ve markalaşmak hedefinden ayrılmadan çalışılmayla açıkladı. Çok ortaklı çalışmanın kolay bir şey olmadığını kabul eden Ahmet Kahraman, kendi firmasından örnek vererek firmasının hem çok sayıda kurucu ortağının, hem de İMKB şirketi olması nedeniyle tanımadığı binlerce hisse sahibinin bulunduğunu ifade ederek böyle bir işletmeyi yönetebilmenin yolunun hiçbir şekilde işletmeyle parasal ilişki tesis edilmeden, yalnızca alacağını alarak, kalan tüm işlemlerin de profesyonelce yürütülmesinden geçtiğini kaydetti. Türkiye’nin önemli problemlerinden birisinin de aile şirketleri olduğunu dile getiren Ahmet Kahraman, aile şirketlerini bitiren etkenin zaman içinde yetişen genç nesil olduğunu söyledi. Kahraman, başlangıçta tesis edilmeyen düzen ve görev bölümünün zaman içinde şirketlerde ayrılıklara ve bölünmelere neden olduğunu belirtti. Yabancı ülkelerde 150 yıllık aile şirketleriyle karşılaştığını; fakat Türkiye’de 25 yıl ömrü olan şirket bulmanın zor olduğunu anlatan Ahmet Kahraman, dünyanın artık büyük bir köye dönüştüğünü, rekabette ayakta kalabilmek için büyük firma olmak gerektiğini bildirdi.

ŞERAFETTİN ERBAYRAM: “İNOVASYON HAYALPERESTLİK DEĞİL, YENİLİĞİ SONUÇ ODAKLI OLARAK YAPMAKTIR”

Son olarak konuşan Bolca Hindi Genel Koordinatörü ve Bolu Bağışçılar Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Erbayram, ilk olarak Bolu Bağışçılar Vakfı hakkında bilgiler vererek Vakfın çalışmalarından bahsetti. Sonrasında “İnnovasyon ve Yenilikçilik” hakkında dinleyenlere sunum eşliğinde bilgi ve görüşlerini aktardı. Araştırmaya ve yenilikçi işler yapmaya önem veren bir firma olduklarını dile getiren Şerafettin Erbayram, firmanın araştırma-geliştirme temelli ürünlerinden ve çalışmalarından örnekler verdi. Sermaye düşünülerek bir işe başlandığında uçurumlarla karşılaşılabildiğini ve bunun da işten uzaklaşmaya neden olabildiğini vurgulayan Şerafettin Erbayram, bir nefer gibi hareket etmek, sabretmek ve en önemlisi de iş yapılacak konuyu iyi ve doğru seçmek gerektiğinin altını çizdi. Kendi iş yaşantısına başlangıç döneminden anekdotlar veren Erbayram, Bolu’nun tarım yönünden şartlarının pek elverişli olmadığını söyleyerek, bu şartlar altında dahi yapılabilecek iş konuları bulunabileceğini anlattı. İstanbul Sanayi Odası’nın düzenlediği inovasyon yarışmasına firma olarak başvuruda bulunduklarını bildiren Erbayram, daha önce kimse tarafından yapılmayan üretimlere girerken firma olarak benimsedikleri inovatif ilkelerini sıraladı. Yeniliğe dayalı bir iş yaparken seçilen iş konusunun, gerçekleşebilecek bir iş konusu olup olmadığının kişisel sezgiye bağlı olduğunu dile getiren Erbayram, inovasyonun hayalperestlikle karıştırılmaması gerektiğini ve mutlaka bir ticari sonuca yönelik olması gerektiğini ifade etti. Erbayram daha sonra, başarılı bir inovasyon sürecinin altı temel bileşeni olan liderlik, stratejik planlama, bilgi, insan kaynağı, süreçler ve iş sonuçları ile ilgili olarak firmalarında yürütülen uygulama ve çalışmaları dinleyenlere anlattı.

Panel, konuşma ve sunumlardan sonra iş dünyası temsilcilerinin kursiyerler tarafından yöneltilen soruları cevaplamalarıyla sona erdi.

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: