O firmalar açıklansın

18/01/2012 13:45

Prof. Dr. Barbaros Özer, gıda güvenliğini tehdit eden firmaların bakanlığın web sayfasında açıklanmasıyla sektörün töhmet altından kurtulacağını söyledi..

ABANT İzzet Baysal Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Barbaros Özer, sütte aflatoksin M1 maddesinin bir litrede 0.05 mikrogramın üzerinde olmasının sarılığa, karaciğerde ciddi tahripte bulunup siroza neden olduğunu; gıda güvenliğini tehdit eden firmaların bakanlığın web sayfasında açıklanmasıyla sektörün töhmet altından kurtulacağını söyledi.

Gıda Güvenliği Derneği Bilimsel Danışma Kurulu üyeleri arasında da yer alan Prof. Dr. Barbaros Özer, sütün doğumdan itibaren en temel ihtiyacı karşılayan kritik bir besin maddesi olduğunu belirtti. Türkiye'de hayvan hastalıkları konusunda antibiyotik kullanımının tüm dünyada olduğu gibi yaygın olduğunu belirten Prof. Dr. Özer, "Antibiyotik uygulanmış hayvanların sürüden ayrı tutulması ve tedavi bitene kadar yedi gün içerisinde sütünün ayrı sağılması ve sağlıklı hayvanlarla sütünün karıştırılmaması gerekir. Son yıllarda ülkemize giren antibiyotiklerde kanserojen iz taşıyan maddelerin bulunması yasaklandı. Bu nedenle yasal yollarla girmiş, yasal yollarla satışı yapılan antibiyotiklerin bu tarz risk içermesi mümkün değil. Antibiyotiğin kalıntısının süt içerisinde yaratacağı en büyük sakıncası gıdalarda olur. Yoğurdun mayası tutmaz, ya da peynir tam kıvamında olmaz. Bu sorunlar nedeniyle süt işletmeleri gelir kaybına uğramamak için antibiyotikli sütleri kabul etmiyorlar" dedi.

KÜFLÜ YEMLER NEDEN OLUYOR

Aflatoksin maddesinin hayvanın yediği yemlerden direk süte geçtiğini vurgulayan Prof.Dr. Barbaros Özer, şunları söyledi: "Aflatoksin maddesinin en büyük kaynaklarından bir tanesi küflenmiş yemler, uygun olmayan koşullarda depolanmış olan yemler ve uygun olmayan şekillerde hazırlanmış hayvan yemleri. Bunlar hayvanlara yediriliyor. Hayvanlar küflü yemlerle beslendikleri zaman küflerdeki nikotoksinler süte geçiyor. Sütlerde 'Aflotoksin M1 bulunmuştur' ifadesi doğru değildir. Çünkü Aflotoksin M1'in bulunması değil, yasal sınırların üzerinde bulunması sorun oluşturur. Ülkemiz AB Gıda Kodeksi ile paralellik gösteren Türk Gıda Kodeksini kabul etmiş durumda. Buna göre aflatoksin M1'in bulunma sınırı bir litrede 0.05 mikrogramdır. Bu sınıra kadar bulunmasına izin veriliyor. Bu sınır aşarsa sıkıntıdır. Her sorumlu kişinin ağzından çıkan ifadeleri dikkatle kullanması gerekmektedir. Aksi takdirde Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın uzun yıllardır uygulamış olduğu süt içme kampanyalarına yönelik tüm girişimler bir ifade ile sektöre ciddi sıkıntı vurur."

 

SARILIĞA VE SİROZA NEDEN OLUYOR

Aflatoksin M1 maddesini insan sağlığını tehdit eden bir madde olduğunu ifade eden Prof.Dr. Barbaros Özer, "Sarılığa neden olup, karaciğere ciddi tahripte bulunup siroza neden olur. Ancak Aflatoksin M1, sütten direk olarak gelmemektedir. Süt hayvanı tarafından küflü gıdaların tüketimi sırasında Aflatoksin B1 denilen toksinin hayvanın karaciğerinde aflatoksin M1'e dönüşmesi ile toksit bir hal almıştır. Daha sonra da süte olduğu gibi geçer. Mutlaka denetimlerde vardır. Sınırı aşıp aşmadığının önemli olduğunun bilinmesi lazım. Bu noktada şeffaf olunması gerekiyor. Gıda güvenliğini tehdit eden firmalar bakanlığın web sayfasından teşhir edilecekler. Bu uygulama kapsamında artık olumsuz örnekle karşılaşıldığında tüm sektör töhmet altında bırakılmayacak, sadece firmalar bırakılacak. Tüketicilerin iyiyi ve kötüyü ayırt etmesi sağlanacak" diye konuştu.

İlk yorum yapan siz olun!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz