19 Nisan 2024

Boluspor kimsenin babasının malı değildir

08/05/2012 00:00

Ak Parti Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun, kamuoyunda tüm gözlerin çevrildiği Boluspor kongresine ilişkin hassasiyetlerini sıraladı ve kongreye dair yaşanan sert tartışmalar hakkındaki değerlendirmelerinde, “Boluspor kimsenin babasının malı değildir” dedi ve kendisinin bu süreçte tarafsız kalacağını açıkladı.

Ercoşkun, Bolu gündemine ilişkin Bolu Express’e verdiği özel röportajda, Düzce Milletvekilinin “Bolu, Düzce’ye bağlanmalıdır” sözlerini yorumladı ve Ak Parti’de kurulumdan bu yana CHP’ye ilk kez yapılan, Ak Parti içinde ayrışmalara neden olduğu ileri sürülen ziyareti yorumladı. Taşınması gündemde olan Küçük Sanayi Sitesi’nde esnaflarla yaptığı görüşmelerin ayrıntılarını aktaran Ercoşkun, ayrıca, zayıf olduğu gerekçesiyle eleştirilere hedef olan bu yıl ki İzzet Baysal Şükran Günleri organizasyonunu değerlendirdi.

Röportaj: Mehmet KORKUSUZ

Bolu’da gündem bir hayli yoğun. Boluspor’da son haftalarda yaşanan ağır puan kayıpları sonrasında Mayıs Ayı sonunda yapılacak olan Boluspor Kongresi daha bir anlam kazandı. Boluspor’daki başkanlık yarışında kulislerdeki hareketlilik sürerken, spor kamuoyunun kanaat önderi isimleri de bu yarıştaki taraflarını belirlemeye başladı. Bu süreçte nasıl bir duruş sergileyeceği merakla beklenen isimlerden biri de Ak Parti Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun. Ercoşkun ile spordan başlayan sohbetimiz de hemen hemen gündemdeki tüm konulara değindik.

Ercoşkun’la gündeme dair gerçekleştirdiğimiz bu özel görüşmenin öne çıkan ayrıntılarını siz okuyucularımızla paylaşıyoruz.

Sayın Ercoşkun, Ak Parti Düzce Milletvekili İbrahim Korkmaz Düzce’de katıldığı bir televizyon programında bir süredir devam eden, “Yedigöller Düzce’nin mi, Bolu’nun mu?” tartışmalarına yorum getirdi. Korkmaz, tartışmalara ilişkin açıklamalarında sarf ettiği, “Bolu Düzce’ye bağlanmalı” çıkışı Bolu kamuoyunda tepkileri de beraberinde getirdi. Sizin Yedigöller konusundaki tartışmalara bakışınız ve Düzce Milletvekilinin bu çıkışına yanıtınız nedir?

Meclis’te Bolu, Düzce, Adapazarı, Bartın, Kastamonu, Zonguldak, Çankırı ve Sinop illerinin milletvekilleri çok güzel bir ortam oluşturmuş durumda. Tüm bu illerin Ak Partili milletvekilleri ile güzel bir birlikteliğimiz var. Bu birlikteliği zaman zaman da sahaya yansıtıyoruz. Bazı zamanlarda bir araya geliyoruz ve konulara bölgesel olarak bakabiliyoruz. Bu birliktelikte ilimizi başarıyla temsil ediyoruz ve bazı meseleleri de bölgesel anlamda değerlendirebiliyoruz.

Yedigöller konusundaki tartışmalarda bir Bolu Milletvekilinin görüşlerini alan tek basın kuruluşu Bolu Exspress Gazetesi. Bu anlamda sizlere ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Bu tartışmalar tamamen saçmalık olarak yorumlanabilir. Tartışmalar tamamen Karayolları tarafından yayınlanan bir haritadan yola çıkarak başlatılıyor. Ama bizlerde biliyoruz ki, bir ilin mülki sınırlarını karayolları belirleyemez. Mülki sınırları belirleyen mekanizma farklıdır. Yedigöller’in yerini mekânsal olarak değiştiremeyeceğinize göre, il sınırları değişikliğinin de 2012’de artık konuşulamayacağına göre, bir bardak su da fırtına koparmaya benzemektedir bu tartışmalar.

Aslında tüm bu tartışmaların kaynağı Karayolları tarafından hazırlanan ve bir not defteri boyutunda olan haritadan kaynaklanmaktadır. Bu haritada Yedigöller ibaresi Düzce iline doğru kaymış vaziyette bulunmaktadır. Bunun nedeni de haritanın küçük olmasındandır. Çünkü Bolu ili üzerinde Yedigöller ifadesi konulabilecek yer kalmamış vaziyette. Yedigöller ibaresinin Düzce üzerinde olması, Yedigöller’in Düzce’ye geçtiği anlamını taşımaz.

Her il bölgesini geliştirmek anlamında çalışmalar yürütmektedir. Bizde ilçe bağlantı yollarımızı yapmaya başlamış durumdayız. Bu yollarımızın yanı sıra Aladağ- Kartalkaya ulaşım yolunu yaptırmak istiyoruz. Mudurnu-Abant karayolunu yatırım programına aldırmış durumdayız. Bu da yetmez deyip, Taşkesti-Abant ulaşımını daha kaliteli hale getirmeyi planlıyoruz. Yedigöller yolunun asfaltlanması için girişimlerimizi sürdürüyoruz. Tüm bunlar bizim girişimlerimiz. Düzce’de Yığılca hattını canlı kılabilmek amacıyla Yedigöller yolunu yapmayı ve bölgeye bu sayede bir canlılık kazandırmayı amaçlıyor. Amaç İstanbul’dan gelecek turistlerin Bolu üzerinden değil de, Yığılca üzerinden Yedigöller’e ulaşmasını sağlamaktır. Şimdi Düzce bu girişimleri yaparken, bizlerin tutup, “Hayır yapamazsınız!” deme şansımız yok. Onlar bunları yaparken, bizde elimizden gelenleri yapmalıyız. Bunun dışındaki her şey sadece polemik oluşturmaktır.

Peki, Düzce Milletvekilinin amacı sadece polemik oluşturarak, adından söz ettirmek miydi?

Düzce Milletvekili çıkıp, “Bolu, Düzce’ye bağlansın” dediğini düşünemiyorum. Bunun olsa olsa bir şaka olduğunu düşünüyorum. Çıkan bu haberleri zaten Düzceli vatandaşlarımızda gülerek karşılıyorlar.

Sizin bu konudaki net tavrınız nedir?

Hani Anayasa’nın ilk üç maddesi için denir ya; “Değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez” diye. İşte Yedigöller de Bolu için öyledir. Yedigöller’in Bolu’dan ayrılması düşünülemez, bu düşüncenin hayata geçmesi teklif dahi edilemez.

Yakın geçmişte kamuoyuna açıklama hazırlığında olduğunuz bir müjdeden bahsettiniz. Bu müjdenin Gölcük’ün gelirlerinin Boluspor’a verilmesi olduğu iddia edildi. Müjdenizin içeriği bu muydu?

Boluspor, Bolu’nun ortak bir değeridir. Boluspor, aynı zamanda Bolu’nun tanıtımını yapacak önemli bir argüman olarak görmek durumundayız. Ve Boluspor’a sabit gelir getirilebilecek kaynaklara ihtiyaç duyulmaktadır. Bolu Belediyesi’nin sağladığı desteklerin dışında Boluspor’a sabit gelir getirebilecek girişimlerde bulunduğumuzu açıklamıştım. Ama bu açıklama biraz gecikti. Resmi girişimler sürüyor, tamamlanınca bunu kamuoyuna açıklayacağım. Müjdenin içeriğini açıklamak zaman olarak henüz erken.

Boluspor’da kongre hazırlıkları başlamış durumda. Kulislerdeki hareketlilikte tüm hızıyla sürüyor. Sizin kongre öncesi hassasiyetleriniz nelerdir?

Boluspor, siyaset üstü düşünülmesi ve desteklenmesi gereken bir olgu. Boluspor’un kongre süreçleriyle alakalı olarak biz bundan önceki zamanlarda da her zaman; “Seçilen başkanın ve yönetiminin arkasındayız” demiştik. Bu kongrede kim başkan olursa, kim yönetimini oluşturursa, ona destek vermeye hazırız. Sonuçta Boluspor kimsenin babasının malı değildir. Amaç burada Ahmeti, Mehmeti, Hasanı, Hüseyini desteklemek değil, genel kurul delegelerinin ortaya koyduğu irade gereği seçilen başkan ve yöneticilerinin desteklenmesidir bizim için önemli olan mesele. O nedenle benim, Milletvekili Ali Ercoşkun’un asla bir tarafı olamaz. Ben kongre delegelerinin en doğru adayı destekleyerek başkan seçeceğine eminim. Sandıktan çıkacak sonuca herkes saygı göstermelidir. Beğenilmeyenin gönderilmesi gerektiğini konuşmak bizlerin işi olmamalıdır.

Boluspor kongresi öncesi Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz ile işadamı Yılmaz Becikoğlu arasında gazete sayfaları aracılığıyla bir tartışma yaşandı. Bu tartışmalara ilişkin sizin açıklamalarınız gündeme taşındı. Hararetli geçmesi beklenen böyle bir kongre öncesi yaptığınız açıklamayı hala destekliyor musunuz?

Evet, bir açıklamada bulundum. Ancak açıklamada bulunduğum yerel gazete açıklamalarımı doğru bir şekilde kamuoyuna duyurmadı. Bunu yapmayı planladığım bir basın toplantısında da kamuoyuna deklare etmeyi planlıyorum. O gazetede yer alan hakkımdaki ifadeleri ben sarf etmedim. Daha sonra bu basın kuruluşu internet sayfasından düzenleme yaptı ama daha detaylı açıklamayı düzenleyeceğim basın toplantısında aktaracağım.

Sanal medyadaki takipçileriniz, Küçük Sanayi Sitesi esnaflarıyla görüşme yaptığınızı öğrendiler. Tartışmalı taşınma kararı konusunda muhalif duruşun artık yerini ılımlı bir havaya bıraktığı gözlemleniyor. Rekor başvurunun yapıldığı Yeni Sanayi Sitesi için şu an esnafların yaklaşımı ne durumda? Gözlemlerinizi aktarır mısınız?

Seçim döneminde Küçük Sanayi Sitesi’ni tamamen ziyaret edip, esnaflarımızla bir araya gelmiştik. Bu görüşmelerimizde esnaflarımız olumlu ya da olumsuz görüşlerini belirtiyorlardı. Gözlemlerime göre, esnafların büyük çoğunluğunun taşınma kararını desteklediklerini bizzat kendim gördüm. Ancak yöntem konusunda herkesin kafasında bir soru işareti de vardı. Biliyorsunuz, tüm ülkede olduğu gibi yapılan her güzel işi engellemeyi maharet sayan bir muhalif anlayış Bolu’da da var. Bu muhalefette, “Küçük Sanayi Sitesi’ni nasıl provoke edebilirim? Esnafların zihinlerini nasıl bulandırırım?” diyerek bölgede faaliyet yürütmüştür. Muhalefet bu tutumuyla ateş olmayan yerden duman çıkarmaya çalışmış, provokasyonlara imza atmıştı. Belediye Başkanımızın gerek esnaflarla, gerek dernek yöneticileriyle yaptığı temaslardan da olumlu neticeler çıktı. Zaten yapılan başvurularda bunu gösteriyor. Esnaflarımızla son derece olumlu görüşmelerimiz sürüyor. İzzet Baysal Şükran Günleri’nin sonrasında esnaflarımızla bir buluşma daha gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bu buluşmada esnaflarımız oluşturacakları notlarını bize iletecekler ve buna uygun adımlar atarak sürecin devamını sağlayacağız.

Bolu, önümüzdeki günlerde İzzet Baysal Şükran Günleri Bilim, Kültür, Sanat ve Turizm Festivali ile İzzet Babasını anmaya hazırlanıyor. Ancak festival programı zayıf olduğu gerekçesiyle tepkiyle karşılandı. Sizin bu yıl ki organizasyona bakışınız nasıl?

Bu festival Boluluların İzzet Baysal’a gösterdiği saygının bir ifadesi anlamını taşımaktadır. Bu konuda vatandaşımızın beklentileri iyi tespit edilmelidir. Bu etkinliklerin nasıl yapılması gerektiği halka sorulmalıdır. Halkın talepleri doğrultusunda organizasyon şekillenmelidir. Bunu yaparken de İzzet Baysal Vakfı’nın da görüşleri tam anlamıyla alınmalıdır. Herkesin katılım sağlayacakları bir format getirilmelidir. Katılımı arttırmak için ise gayret göstermeliyiz.

Organizasyonun daha da büyük hale getirilmesi konusunda bize, Ak Parti Bolu Milletvekillerine herhangi bir talep ulaştırılmadı. Önümüzdeki hafta yapılacak etkinliklerin davetiyeleri dahi elimize yeni ulaştı. Rutine bağlanan işlerde her zaman giderek bir zayıflama vardır. Bu programlardaki katılımında daha fazla sağlanması gerektiği kanaatindeyim.

Ak Parti Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü ile İl Başkanı Ömer Sayın, Ak Parti’nin kurulumundan bu yana CHP’yi ziyaret eden Ak Partili ilk siyasiler oldular. Sizin yer almadığınız bu ziyareti nasıl karşıladınız?

Daha önce böyle bir ziyaretin Ak Parti tarafından gerçekleştirildiğini ben hiç hatırlamıyorum. Ve daha önce bu konuda hiç konuşmadım. Benim bu anlamdaki yaklaşımım belli. Kişisel tercihimi kullanarak bu ziyarete katılmadım. Detaylarını paylaşmamda doğru olmaz. Benim siyasi duruşumu iyi analiz etmiş insanlarda bu ziyarete neden katılmadığımı zaten anlarlar.

Ak Parti’de önce il başkanı, ardından milletvekili olduğunuz andan bu yana sürekli aynı kesimler tarafından eleştiriler alıyorsunuz. En son hakkınızda yeni bir köşe yazısı kaleme alındı ama Ali Ercoşkun tüm bu eleştiriler karşısındaki duruşunu değiştirmedi. Neden hep aynı cepheden eleştiri alıyorsunuz? Bu eleştirilerin inandırıcılığı sizce ne boyutta?

Bu haksız eleştirilerin inandırıcılığının bulunduğu kanısında değilim. Eğer olsaydı, bugün bu denli başarılı çalışmalarda bulunmamız mümkün olmazdı. Eğer bu kesimler yazdıkları köşe yazılarıyla, yaptıkları dedikodularla başarılı olabilselerdi bugün milletvekili olarak karşınızda olamazdım. Ben hala tüm bu haksız çıkışlara verilecek en iyi cevabın susmak olduğunu düşünüyorum.

Sayın Ercoşkun, açıklamalarınızdan dolayı size teşekkür ediyorum.

Ben teşekkür eder, başarılı çalışmalarınızın devamını dilerim.