|
Büyüklüğünü göstermekle, ‘büyüklenmek’ farklı şeylerdir. Sonsuz derecede aciz ve fakir olan insanoğlunun, büyüklenmeye kalkışması, onun hakkında kötü bir sıfat olur. |
|
Bir Başka Güzellik Taşır Ramazan Her anı güzeldir ya bu dünyanın, |
|
İsmail Güçtaş |
KUR’AN DİLİYLE DUA Yusuf (a.s.)şöyle dua etti: “Ey Rabbim! Sen bana dünya mülkünden nasip verdin ve bana rüyaların tabirinden bir ilim öğrettin. Ey gökleri ve yeri yoktan var eden Rabbim! Benim velim sensin, benim canımı müslüman olarak al ve beni sâlih kulların arasına kat!” (Yusuf, 12/101) |
PEYGAMBER DİLİYLE DUA “Allah’ım! Açlıktan sana sığınırım. Çünkü açlık, ne kötü bir arkadaştır. Hainlikten de sana sığınırım. Çünkü hainlik, ne kötü bir sırdaştır.” (Ebu Dâvûd, “Vitr”, 32; Nesai, “İstiâze”, 19,20;İbn Mâce, “Etime”, 53)
|
Hz.Peygamber(s.a.s.)'den Ramazan Müjdeleri
Haydi… Ramazan bilinciyle müjdelere doğru yürüyelim! Nebevî Müjdenin İzinde Hz. Âişe’nin bildirdiğine göre bütün bu müjdelerin kaynağı olan Sevgili Peygamberimiz, bu müjdeler ayını diğer zamanlara göre daha bir duyarlılıkla değerlendirirdi. Özellikle ramazanın son on günü girince, geceleri (diğer gecelere göre daha bir duyarlılıkla) ihya eder, ehil ve ailesini (aile bireylerini ibadet için) uyandırır, ibadete daha fazla önem verir, diğer vakitlere göre daha çok bir ibadet gayretine ve çalışmasına girerdi. Yüce Allah tarafından Kur’an’da, içinde “Kadir” olmayan bin aydan hayırlı olduğu müjdelenen mübarek "Kadir Gecesi"de ramazan ayındadır. Evet… Müjdeler ayı olan mübarek ramazanın içindeki “müjdeler gecesi olan Kadir Gecesi” de gerçekten hayrı, sevabı, huzuru ve güzelliği açısından derinliği olan bir gecedir. Şayet Peygamber Efendimiz’in izi sıra yürür ve ramazan ayını gereği gibi değerlendirebilirsek, biz de bu müjdelere erişebiliriz. Haydi… Ramazan bilinciyle müjdelere doğru |
BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ? Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı Bilgilendirme, www.diyanet.gov.tr Oruç bedenin zekâtı olarak, vücutta birikmiş zararlı unsurların defi için metabolizmaya büyük bir imkân sağlar. İnsanın, vücudunu diğer canlılardan daha farklı olarak madde ve mananın sırlı ve ahenkli bir birleşimi olarak görmeye başladığı bu ayda, gelin vücutlarımızı yenileyelim, dimağlarımızı parlatalım. Allah Rasulü’nün “Sûmû tesıhhû” “oruç tutunuz ki sıhhat bulasınız” sözünü teyit edercesine bedenlerimiz sağlık bulsun.. (Taberani, Mu’cemu’l-Evsat, VIII, 174; Münzirî, et-Tergîb, 2/206) Hayırlı bereketli kıymetimizi arttıran bir ramazan günü dilerim.
Tıbbın gelişmesi ile günümüzde pek çok yeni muayene ve tedavi yöntemleri ortaya çıkmıştır. Bunların bir kısmı orucu bozmakta bir kısmı ise bozmamaktadır. Bu yöntemlerle ilgili belli başlı sorular ve cevapları şöyledir:
* Astım Hastalarının Oksijen Spreyi Kullanmaları Orucu Bozar mı? -Akciğer hastalarının kullandıkları spreyden, bir kullanımda 1/20 ml. gibi çok az bir miktar ağıza sıkılmaktadır. Bunun da önemli bir kısmı ağız ve nefes boruları cidarında emilerek yok olmaktadır. Bundan geriye bir miktarın kalıp tükrük ile mideye ulaştığı konusunda kesin bir bilgi de yoktur. Abdest alırken ağızda kalan su ile kıyaslandığında, bu miktarın çok az olduğu görülmektedir. Halbuki oruçlu, abdest alırken ağzına verdiği sudan geri kalan miktarın mideye ulaşması halinde orucun bozulmayacağı konusunda hadis (Dârimî, Savm, 21) ve İslâm bilginlerinin icmaı vardır. Hz. Peygamber'in oruçlu iken misvak kullandığı, sahih hadis kaynaklarında yer almaktadır (Buharî, Savm, 27; Tirmîzî, Savm, 29). Diğer taraftan, "kesin olarak bilinen, şüphe ile bozulmaz" kaidesi gereğince, mideye ulaşıp ulaşmadığı konusunda şüphe bulunan söz konusu madde ile oruç bozulmaz. Bu itibarla astımlı hastaların, rahat nefes almalarını sağlamak amacıyla ağza püskürtülen oksijenli ilaç orucu bozmaz. * Göz Damlası Kullanmak Orucu Bozar mı? - Uzman göz doktorlarından alınan bilgilere göre, göze damlatılan ilaç miktar olarak çok az (1 mililitrenin 1/20'si olan 50 mikrolitre) olup bunun bir kısmı gözün kırpılmasıyla dışarıya atılmakta, bir kısmı gözde, göz ile burun boşluğunu birleştiren kanallarda ve mukozasında mesamat yolu ile emilerek vücuda alınmaktadır. Damlanın yok denilebilecek kadar çok az bir kısmının, sindirim kanalına ulaşma ihtimali bulunmaktadır. Bu bilgiler, yukarıdaki bilgilerle birlikte değerlendirildiğinde, göz damlası orucu bozmaz.
*Burun Damlası Kullanmak Orucu Bozar mı? - Tedavî amacıyla burna damlatılan ilacın bir damlası, yaklaşık 0,06 cm3 tür. Bunun bir kısmı da burun çeperleri tarafından emilmekte olup çok az bir kısmı ise mideye ulaşmaktadır. Bu da, dini açıdan abdestte ağza su vermede olduğu gibi af kapsamında değerlendirildiğinden orucu bozmaz.
* Kalp Hastalarının Dilaltı Hapı Kullanması Orucu Bozar mı? - Bazı kalp rahatsızlıklarında dilaltına konulan ilaç, doğrudan ağız dokusu tarafından emilip kana karışarak kalp krizini önlemektedir. Söz konusu ilaç ağız içinde emilip yok olduğundan mideye bir şey ulaşmamaktadır. Bu itibarla, dilaltı kullanmak orucu bozmaz.
|