
İşadamı Keskin’in gece yarısı evine girerken hunharca bir cinayete kurban gitmesiyle ilgili, cinayet zanlısı olarak tutuklanan Hakan Yılmaz’ın suçu itiraf ettiği belirtiliyor. Hakan Yılmaz, cinayetin işlendiği gece yarısı Naci Keskin’e ait cipi Piroğlu Köyü’ne yakın bir yerde ormanlık alanda bıraktıklarını, kendisi de Piroğlu Köyü’ndeki dedesine ait boş eve giderek burada yatıp uyuduğunu belirtmişti. Savcılıktaki ifadesinde cinayetle kendisinin bir alakası bulunmadığını söyleyen Hakan Yılmaz’ın o gece kaldığı evde geçtiğimiz perşembe gecesi Savcının talimatıyla yapılan geniş çaplı aramada, evin kullanılmayan boş ahırında yeni delillere ulaşıldı.
Cinayette kullanılan bıçaklar bulundu
Savcılıkta verdiği ifadesinde “Tavuk bile kesemem” diyen Hakan Yılmaz’ın cinayet gecesi sabahladığı köy evininin ahırında, cinayetle ilgili çok önemli deliller ele geçirildi. Ahırda hayvan yemliğinin arkasına gizlenmiş halde bulunan deliller içerisinde cinayette kullanıldığı tahmin edilen kanlı iki adet bıçak ile birlikte yine Naci Keskin’e ait bir adet çakı bıçağı bulundu. Bıçaklarla birlikte Hakan Yılmaz’a ait kanlı giysiler ve maske olarak kullanmış olduğu tahmin edilen bir adet kadın çorabı da yine kanlı olarak bulundu. Ayrıca Naci Keskin’in sürekli yanında stepne olarak taşıdığı içinde bir miktar para olan cüzdanının da aynı yerde bulunduğu belirtildi.
İlk bıçak darbesini arkadan vurmuş
Edinilen bilgiye göre, cinayetle ilgili ortaya çıkan son delillerden sonra, Hakan Yılmaz’ın suçunu itiraf ettiği belirtiliyor. Cinayeti kendi başına işlediğini söyleyen Hakan Yılmaz’ın çok borcu olduğu için Naci Keskin’den 2 ay önce bin lira borç istediğini, kendisine daha öncede para veren Naci Keskin’in bu defa vermediğini söyleyen Hakan Yılmaz, cinayet gecesi Naci Keskin’i evinin önünde saklanarak beklemeye başladığını, kapıdan girdiği anda arkasından yetişerek ilk bıçağı arkadan vurduğunu söylediği belirtildi. İlk bıçak darbesinden sonra da kendisini defalarca bıçakladığını itiraf etti.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!