• resmi ilanlar

“KOBİ’lerimizin sayılarını artırmalıyız”

27/06/2014 00:00

...

 

 

KOSGEB ve MARKA’nın ortaklaşa düzenlediği Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi Programını başarıyla tamamlayan girişimciler sertifikalarını törenle aldı. Törende konuşan Vali Zahteroğulları, girişimciliğin önemine değinerek, “Türk insanı cesurdur ama bir araya gelip girişimcilik ruhunu oluşturup, kobilerimizin sayısını artırmalıyız” dedi.

 

Bolu Valiliği Yedigöller Toplantı salonunda düzenlenen sertifika törenine Bolu Valisi Ahmet Zahteroğulları, Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin İka, AİBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hayrettin Öztürk BTSO Başkanı Türker Ateş, AİBÜ, MARKA Bolu Yatırım Destek Ofisi koordinatörü Ömer Faruk Zorlu, KOSGEB İl Müdür Vekili Mustafa Deniz ve kursiyerler katıldı.

Törende ilk konuşmayı yapan MARKA Destek Ofisi koordinatörü Ömer Faruk Zorlu, yapılan girişimcilik kursu hakkında bilgi vererek, şimdiye kadar binin üzerinde kişiye eğitim verdiklerini açıkladı.

Bolu TSO Başkanı Türker Ateş ise kursa katkı verenleri tebrik ederek “Bizler bu kurslara özeniyoruz çünkü farkındalık oluşturuyorsunuz. Girişimciler arttıkça hem ilimize hem de ülkemize katma değer kazandırıyorsunuz. Sizlere girişimcilik hayatınızda da başarılar diliyorum” dedi.

Törende son olarak konuşan Bolu Valisi Ahmet Zahteroğulları ise ülkemizin kalkınma yolunda olan ve kalkınmak zorunda olan bir ülke olduğunu ifade ederek, “Nüfusumuzun gençliği ve çokluğu, yeterince iş yaratamamışsanız, yeterince üretim yaratamamışsanız avantaj olmaktan çıkıp dezavantaj olmaya ve sorun olmaya başlıyor. Biz dünyanın en genç nüfusuna sahip ülkelerden bir tanesiyiz. Senede bir milyon civarında insanımız iş gücüne katılıyor ve biz bu kadar istihdam üretmek zorundayız. Geçmiş yıllarda bu kamu ağırlıklıydı ama bu gün yanlış hatırlamıyorsam 18-19 milyon sigortalımız var. Bunun içinde 2,5-3 milyon civarında kamuda çalışanlarda var ama gerisi özel sektörde. Bu neyle oldu? Yatırımla ve girişimcilikle oldu. Ülkemizde bu konuda sevindirici gelişmeler var ama yeterli değil. Hala daha girişimcilik bakımından ne gelişmiş ülkeler sevisindeyiz,  ne de gelişmekte olan ülkeler seviyesindeyiz” dedi.

“CESUR OLDUĞUMUZA İNANIYORUM”

Türk insanının cesur olduğunu ama bunun yeterli olmadığını da ifade eden Vali Zahteroğulları, “Aslında Türk insanının cesur olduğu söylenir. Ben de cesur olduğumuza inanıyorum. Bir eksik var. Sadece cesur olmak yetmiyor bir de sermaye lazım. Biz maalesef geçmişte bir enkazın üzerine kurulmuş bir ülkeyiz. Yeni yeni ayaklarımızın üzerinde durmaya başladık. 170 milyar dolar ihracat, 200 milyar dolar civarında ithalat yapılmakta. Burada rakamın ne olduğundan ziyade bizim tarihimizde belki ilk defa üretim ve ticareti öğrenmiş olmamız önemli. Dünyada bütün ülkelerle ticaret yapıyoruz. Bu Türklerin tarihinde ilk defa başarıldı. Biz askerlik yapmışız, tarımla uğraşmışız, bu topraklarda daha güçlü devletimiz varken dışarıdan, diğer ülkelerden gelen insanlar ticaret yapmışlar. Geleceğe bu anlamda ümitle bakabiliriz ama dediğim gibi bugün “demografik fırsat penceresi” de denilen, genç bir nüfusa sahibiz. Bir avantajımız da genç olan nüfusumuz eğitiliyor. Hele hele bu zorunlu eğitimle ardından üniversite eğitimi gelecek. Günden güne daha da iyi eğitilen bir nüfusa sahibiz” şeklinde konuştu.

Sadece bir yerlerden alacağımız teşviklerle, hibelerle bir iş kurmanın mümkün olmadığını da sözlerine ekleyen Vali Zahteroğulları, “Sermaye birikimi eskiden hiç yoktu. Şimdi de zengin bir ülke değiliz ama iyi kötü yapabileceğimiz bir şeyler var. Bütün mesele bu sağlanan imkanları bir araya getirip, organize edip bunu yatırıma, üretime dönüştürmek. Birikimi ve cesareti kendimizde bulabilmek. Bu, ülkemiz için yaptığım bir değerlendirmedir. Bolu’nun bu anlamda Türkiye’den daha iyi bir konumda olduğunu düşünüyorum. Çünkü baktığımızda bir çok İlden daha iyi kişi başına düşen sermaye birikimi olduğunu düşünüyorum. Birazcık daha cesur olmamız gerekiyor. Sadece bir yerlerden alacağımız teşviklerle, hibelerle bir iş kurmak mümkün değil. KOSGEB işini kuran insana katkı veriyor, işini geliştirmesine yardımcı oluyor. Bu ülke daha önce teşviklerin lüks yaşantıya dönüşmesinden çok çekti. Verilen teşviklerin hepsi yatırıma dönüşseydi ülke olarak şu an çok farklı bir noktada olurduk. Bu nedenle teşvikler çoğunlukla iş kurulduktan sonra ödeniyor.” dedi.

“SİZLERİ CESARETİNİZDEN ÖTÜRÜ KUTLUYORUM”

“Ben sizleri cesaretinizden dolayı kutluyorum özellikle bizim çevremizde Bolu’da sermayesi olan insanların mutlaka girişimci olması lazım” diyerek sözlerine devam eden Vali Zahteroğulları, “Bunun için her ortamda hem ben,hem belediye başkanımız girişim ve yatırım yapılması için  aslında kamçılıyoruz. Çünkü bu şehir biz olsak ta olmasak ta bir cazibe merkezi olacak, birileri buraya yatırım yapacak, yapıyorda zaten. Bundan sonrada daha çok yapacak, turizm yatırımları olacak. Bizim gönlümüz istiyor ki öncelikle bizim insanımız, Bolulular yatırım yapsın. Dışarıdan da  şüphesiz yabancı yatırımcıda gelecek  ama yabancı yatırımcıda gelse ülkemizin başka yerlerinden de  yatırımcı gelse Bolu insanı bu işten mutlaka ekmek yemeli. Ben hep şunu söylüyorum biz yüksek kalitede, yüksek standarta mal ve hizmet üretmeliyiz ki gelen insanlar bundan memnun olup bunun karşılığında da Bolu’ya bir şey kalmalı, Bolu para kazanmalı. Dolayısıyla bu eğitimleri başlangıç olarak öğrenmedik diye bir şey yok. Yasamda da zaten her şeyi öğrendik diye bir şey yok. Marka Kalkınma Ajansımız rehberlik etmeye sürekli devam edecek. Maalesef biz bir şeyi başaramadık. Birlikte iş yapabilmeyi başaramadık. Bu kültürümüzde yok yani bırakın birbirini tanımayan insanların ortak şirketler kurmasını baba ölünce kardeşler bile birbirinden ayrılıyor,  aile şirketini bile yönetemiyoruz ama bunu mutlaka yapmamız lazım. Birlikte iş yapma kültürünü mutlaka oluşturmamız lazım. Niye lazım? Çünkü sermaye lazım yani her bir kişinin elindeki sermaye bir iş kurmaya yetmiyor. Ancak bu sermayeleri birleştirmek suretiyle bu olabilir. Benim hakikatten anlamakta güçlük çektiğim bir şey var, genç arkadaşlarımızın özellikle okul arkadaşları ile, kuzenleri ile arkadaşlıkları çok iyi harçlıklarını bile paylaşıyorlar, yediklerini, içtiklerini paylaşıyorlar ama iş kurmaya gelince bunu bir türlü başaramıyorlar. Bunu çözümlemeliyiz. Bu sadece Bolu’nun problemi değil belki sosyologların çözmesi gereken bir konu yada devletin birazcık daha üzerine eğilmesi gereken bir konu. Geçen haftalarda Gümrük ve Ticaret Bakanlığımızın burada bir toplantısı vardı. Onlara da söyledim.  Kooperatif tamam ama siz öyle özendirin ki insanlar bir yerden iki kazanacaklarını düşünsünler. Aynı yatırımı yapacaksa, aynı şeyi kazanacaksa,bir avantajı yoksa ne diye kendi yapacağı işe başkasını ortak etsin ki. Bunun için insanlarımız birazcık ortaklığı özendirecek.  Modelleri bizimde geliştirmemiz lazım ama özellikle bu girişimcilik eğitimi alan arkadaşlarımızın bunu da denemelerini ve öncüsü olmalarını arzu ediyorum ben. Buna ülkemizin ihtiyacı var. İyi modeller çıkarabiliriz. Bolu bu konuda hakikaten ülkede övülmeyi bekleyen hak eden tarım sektörünün en büyük sorunu olan anlaşmalı üretim modeli ile çözmüş ve her yerde bunu Türkiye tarımının kurtuluşu olarak anlatıyoruz Bolu bunu basarmış ben girişimcilik konusundada Bolu insanının Bolu gençlerinin bunu başaracağına inanıyorum” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından ise Vali Zahteroğulları iki kursiyere sertifikalarını verdi. MARKA ve KOSGEB işbirliğinde yürütülen Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi kapsamında 29 kursiyere sertifikaları verildi.

VALİ ZAHTEROĞULLARI İLE MAKAM ODASINDA ÇAY İÇTİLER

 

Vali Zahteroğulları, sertifika töreninin sonunda ise kursiyerleri makam odasına çağırarak onlarla çay içip sohbet etti. Buradaki sohbette ise Türkiye’de kurslara katılıp iş kurma oranının % 4, Bolu’da bu oranın ise % 12 olduğu ifade edildi. 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: