Boluspor için

22/05/2008 00:00

Ulusal Gazetelerin futbol yorumcularından kelimeler Ulusal basınımızın futbol yorumcuları geçtiğimiz hafta sonunda İstanbul İnönü stadında yerlerini alarak Boluspor- Eskişehir maçını izlediler. Ertesi gün yani 19 Mayıs 2008 pazartesi günü görev yaptıkları gazetelerin spor sayfasında ki köşelerinden okuyucularına maçın yorumunu işte böyle anlattılar: Ömer Üründül : ( Sabah) Kırmızıyla başladı Endişe duyduğum tribün olayları daha maçın 2. dakikasındaki kırmızı kartla başladı. Artık 90 dakikanın tamamlanması zor görünüyordu. Ancak çok erken sayısal eksikliğe düşen Bolusporlu futbolcuların sahaya yansıttıkları müşiş hırs ve yürekli mücadele, taraftarlarının yüksek tansiyonunu düşürdü. Hatta 10 kişilik Boluspor'un rakibinden daha iyi oynaması, pozisyon vermeyip kendisinin pozisyonlar bulması maçın zorluk derecesini de artırdı. İkinci yarı başında yenilen gol de tansiyonun yükselmesine neden olmadı. Başka ülkelerde rastlanmayan bir durum. İstanbul'da bütün şehirlerin maçlara gelecek binlerce taraftarı var. Bu seneye baktığımızda Eskişehir, Bolu ve Sakarya İstanbul'a yakın şehirler. Diyarbakır'ın da çok fazla taraftarı var. Eğer bu 3 kritik play off maçı hasarsız atlatıldıysa şükretmek lazım. Bolu'ya Tebrikler 12 yıl aradan sonra Süper Lig'e yükselen Eskişehir'i kutluyor, önümüzdeki yıl başarılar diliyorum. Aynı zamanda daha ilk dakikadan 10 kişi kalan Bolusporlu futbolcuları da teslim olmayışları ve 90 dakika ortaya koydukları mücadele için tebrik ediyorum. Meriç Tunca : ( Hürriyet) Dereli Düdüğünü Assın Peki şimdi şu maça bakarak "Şibeler ortadan kalktı" diyebilir miyiz?: Bence hayır.. Selçuk Dereli daha 2'nci dakikada Eskişehirspor'u Süper Lig'e çıkarttı.. Kimse bana "Bolulu oyuncunun yaptığı hareket çok sertti. Kırmızı kartı haketti" demesin.. Eğer Dereli bu hareketle her hangi bir oyuncuyu attığı bir tane maç göstersin ben bu işi bırakırım.. Hele hele Bolu'yu 9 kişi bıraktığı ikinci kırmızı kart bundan daha da skandaldı.. Maliye Bakanı açıkça Eskişehir'e destek verdiğini her fırsatta ortaya koydu zaten. Hatta hızını alamadı bu takıma "Çakma bir Ronaldinho" bile transfer etmeye kalktı.. İşin sonunda "Gariban Bolu" kaybetti, hakem kararı ile Eskişehirspor Süper Lig'e çıktı. Vatana, millete, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile tüm Türk Cumhuriyetleri'ne hayırlı, uğurlu olsun (!!!) Görev tamamlanmıştır. Selçuk Dereli beni bir kez daha yanıltmadı.. Sofralarımıza, kılık kıyafetimize, içkimize, sigaramıza el atmışlardı zaten.. El atmadıkları bir futbolumuz kalmıştı.. Şimdi o zevkimize de el attılar.. Kemal Abi'ye selam, oyları vermeye devam.. Tunç Kayacı : (Fanatik ) Futbol adına göz dolduran takımı Boluspor?du. Maçın 2. dakikasında Erhan?ın Sezgin?e yaptığı hareketi Selçuk Dereli, ağır bir kararla kırmızıyla cezalandırınca finalin muhteşem ambiansı bir anda buruklaştı. Böyle bir karşılaşmada Selçuk Dereli gibi tecrübeli bir hakemin bu pozisyonu sarı kartla geçiştirebileceğini düşünüyordum. Herkesin kafasında bu kırmızı karttan sonra ?Acaba Selçuk Dereli bunu 3 büyüklerin maçında verebilir miydi?? sorusunun oluştuğunu tahmin ediyorum. Aslında iki centilmen takımın taraftarıyla, futbolcularıyla çok iyi bir final ambiansı vardı İnönü Stadı?nda. Ancak bu kadar tecrübeli bir hakemin böyle bir finali kaldıramayacak acemilikte bir yönetim göstermesi şaşırtıcıydı. Eskişehirspor, dün gece 10 kişi kalan taraf gibi oynadı. Boluspor ise futbol adına doğruları yapan taraftı. Ama futbol hep böyle bir oyun. Oynayan değil, golü atan kazanıyor. 3 topu direkten dönen Kırmızı-Beyazlılar?a karşı 2 pozisyon yakalayan Eskişehirspor, gecenin şampiyonuydu. Eskişehirspor?a Süper Lig?de başarılar diliyorum. Boluspor ise Bank Asya 1. Lig?deki ilk yılında herkesin sevgilisi oldu ve finale kadar yükselerek bir tarih yazdı. Talay Erker ( Fotospor) İYİ ki geldiler... Geçmişin anılarını İnönü?ye oradan Türkiye?nin önüne serdiler, Sefalar getirdiler. İkisi birden geldi ?sırat köprüsü? gibi kader finaline. Biri geçecek biri geçemeyecek... Ama yine de İnönü?ye birlikte geldiler, maziye ışık tutup ?hatıraları? tazelediler... Ve Köroğlu?nun torunları. Taşmışlar, coşmuşlar, sanki Bolu Dağı?ndan Köroğlu?nun ruhuyla seslerini duyurmuşlardı. Şeytan Rıdvan?ı, Aydın?ı,Tatar Rıdvan?ı, Nuri?yi, Sinan?ı, Çetin?i, Lütfü?sü say say bitmezdi be... Ne Boluspor?du. Geçen sezon başı başkanları Necip Çarıkçı?yı tanıdığımda çevremde hep söylemiştim: Bunlar bulundukları yerde fazla oyalanmazlardı. Sevgili başkan Süleyman Seba?nın bir başka versiyonu idi, Bolu?yu amatör kümeye giderken yakalamış, ?kör kuyudan? çeker gibi çıkarmıştı. Sanki iki hayalet çarpıştı. Sanki ?hayallerimiz? çarpıştı İnönü?de. Tribünlerde inanılmaz coşku ve ambians, sahada mükemmel bir mücadele vardı. Tüm futbolcuların yüreklerini, emeklerini, terlerini ortaya koymaya çalıştığı maçı ancak Selçuk Dereli gibi bir usta yönetebilirdi. Daha 2?nci dakikada Erhan?ın Sezgin bileğine basmasına çıkardığı kırmızı kart yüzde yüz haklıydı. Bolu?nun ise oyunun başında 10 kişi kalması gerçekten büyük şansızlıktı. Ama Bolu Görkem, Ömer Ateş, Ferdi gibi iki kişilik oynayan futbolculara sahip olduğundan ilk yarıda fazla etkilenmedi. Ömer Ateş soldan iki defa taşıdı. İlkinde Ferdi, ikincisinde İbrahim Parlayan golü yapamadı. Görkemin bir kafası da direğe takıldı . Boluspor?un tam 3 topu direğe takıldı. İbrahim?le direkten dönülen pozisyonun devamında Eskişehir Doğa ile golü buldu. Ömer de kırmızı kart alınca Bolu?nun kaderi belli oldu. Nitekim Coşkun 2-0 yaptı ve maçın skorunu belirledi. Keşke ligde yer olsa ikisi de gelselerdi. Hak etmişlerdi doğrusu. Cem Ersan ( Milliyet ) Futboluyla değil, olayları, kartları, ilginç protestoları ve coşkulu tribünleriyle uzun süre konuşulacak bir final maçı oldu. 12 yıllık lig özlemini dindiren Eskişehirspor?u kutlamadan önce, neredeyse maçın tamamını rakibinden bir eksik oynayan, kazanmak için çok daha fazlasını yapan, müşiş bir mücadele sergileyen Bolusporlu futbolcuları alkışlamak istiyorum. Finale kadar gelen ve Süper Lig?in kapısından dönen kırmızı-beyazlılara şapka çıkarıyorum. Futbolun ne kadar nankör bir oyun olduğunu görmeleri için elbette böyle acı bir deneyim yaşamaları gerekmiyordu... Çünkü bunu hak ettiklerini hiç düşünmüyorum. Futboluyla konuşulmayacak diye başlamıştık. Öyle bitirelim. Boluspor taraftarının oyunun son bölümünde protokol tribününde yer alan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan?a gösterdikleri tepki gerçekten anlamlıydı. ?Siyaset dışarı? sloganları bir gerçeği ortaya koydu. Ne kadar sempatik ve sevilen bir takım olursanız olun, işin içine transfere kadar karışan siyasetçiler girince oyunun tadı, tuzu kaçıyor. Kağıt üzerinde herkese eşit olması ve davranması gereken insanlar futbolu bir rant kapısı olarak görmeye devam ettikçe inanın yarar değil, zarar veriyorlar. Onlar bugün var yarın yok. Ama bıraktıkları izlerin silinmesi o kadar kolay değil.

İlk yorum yapan siz olun!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz