“FETO'nun siyasi ayağı sorgulanmalı”

Cumhuriyet Halk Partisi Bolu Milletvekili Tanju Özcan gündeme dair açıklamalar yapmak üzere parti binasında bir basın toplantısı düzenledi. Bolu'da devam eden FETÖ operasyonlarını değerlendiren Tanju Özcan, halen bu yapıyla bağlantısı kesin olarak bilinenlerin sokakta elini kolunu sallayarak dolaştığını iddia etti ve “Olan masum, gariban vatandaşa olmaya başladı. Endişemiz, korkumuz en başından itibaren buydu” dedi.

Ebru EYVAZOĞLU

CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, FETÖ operasyonlarını değerlendirdi. Partililerle bir araya gelen Tanju Özcan, FETÖ ile doğrudan ilişkisi bilinen insanların halen dışarıda elini kolunu sallayarak dolaştığını iddia etti. Operasyonlarda masum vatandaşların mağdur duruma düşürüldüğünü söyleyen Özcan, “Darbe girişiminden bu yana yaklaşık bir buçuk ay geride kaldı. O bir buçuk aylık süre içersinde söylenenlerin samimi olmasını dilediğimi ifade ettim. Ancak bu FETO denen terör örgütü ile AKP hükümetinin mücadelesinde ne kadar kararlı olduğunu hep sorguluyorum. Üzülerek görüyorum; her geçen gün AKP’nin FETO ile mücadele konusunda samimi olmadığı şeklindeki kuşkularım artıyor. Bolu’ya bakalım. Bu cemaatle, bu yapıyla kol kola olan, bunlara destek verdiğini bildiğimiz işadamları, esnaflar, bürokratlar elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Bolu küçük bir şehir, bunları herkes biliyor. Ama bunun yanı sıra, sırf bu yapıyla bağlantılı okullara çocuk gönderdi diye, Bank Asya denen, bu örgütçe kurulduğu herkes tarafından bilinen ama Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre daha 15 Temmuz’a kadar legal olarak faaliyetlerini sürdüren bankadan kredi aldı diye, kredi kartını kullandı diye, bu yapıyla hiç alakası olmayan kamu görevlileri görevlerinden alınıyor. Hatta bazıları gözaltına alınıyor. Bu yapı adına açıkça faaliyette bulunduğunu herkesin bildiği isimler sokakta elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Olan masum, gariban vatandaşa olmaya başladı. Endişemiz, korkumuz en başından itibaren buydu. Bu örgütle mücadele et sonuna kadar, ama bu örgütle hiçbir gönül bağı bulunmayan, illiyet bağı bulunmayan masum insanlara dokunma çağrısıydı. Ama görüyoruz ki bu yapıyla birlikte hareket eden, yapının temel taşı olan insanlar esnaflar, işadamları, kamu bürokratları elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Hatta yüzsüz bir şekilde eline Türk bayrağını alıp meydanlara çıkıp, insanlarla dalga geçer gibi hizmet ettikleri terör örgütünü sözde kınayan toplantılara katılıyor. Fakat bu yapıla hiç yol yürümemiş, bu yapıyla yolu kesişmemiş, bu yapının ne olduğunu dahi bilmeyen sade vatandaşlarımız bedel ödemeye başlıyor. Biz bunu kabul etmiyoruz. Ben devamlı olarak Bolu’daki yetkilileri bu konuda uyarıyorum. Ama şu ana kadar bu uyarılarımıza karşılık samimi bir incele yapıldığına da şahit olmuyoruz” dedi.

“CUMHURBAŞKANI SAMİMİYSE ÖNCE SAĞINA SOLUNA BİR BAKACAK”

Siyasetin içindeki FETO’cuların öncelikli olarak temizlenmesi gerektiğini ifade eden Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye geneli için söylüyorum:  bu yapıyla mücadele edeceksek, bu yapı devletin her kuruluşuna sızmış. Askeriyeye, mülkiyeye, vergi dairesine, sağlık müdürlüğüne, üniversitelere sızmış. Bunların hepsi doğru. Buralardakiler temizlenmeli. Bu yapının buralara nasıl sızdığını bilenler şu anda ülkeyi yöneten insanlar. Bunları oraya yerleştiren onlardı zaten. Sızdıran değil yerleştiren diyorum. Bu yerleştirme ne aracılığıyla yapılıyor. Türkiye’yi bürokrasi yönetmiyor, Türkiye’yi STK’lar yönetmiyor. Türkiye’yi siyaset kurumu yönetiyor. Dolayısıyla bu yapının mensuplarını, terör örgütüyle bağlantıyla olanları kamuya yerleştiren siyasiler. En başta da AKP’li siyasiler. Çünkü bu ülkeyi bunlar yönetiyor. O yüzden bu işin siyaset ayağına girmediğiniz sürece etkin, kararlı mücadele ediyoruz hikayesini bize anlatmayın. İnandıramazınız. Bu örgütle doğrudan bağı olan, bu örgütün taleplerini yerine getirenler, itirafta bulunanlar Türkiye’de siyaset yapan insanlar. Ankara’da hala bakanlık yapan, milletvekili olan, AKP’nin içersinde söz sahibi olan insanlar. Siz bu insanların üzerine gitmediğiniz sürece ne bu yapıyı çözebilirsiniz, ne FETÖ terör örgütü ile etkin olarak mücadele ediyoruz yalanına bu toplumu inandırabilirsiniz. Tekrar çağrıda bulunuyorum; sayın Cumhurbaşkanı bu konuda samimiyse önce sağına soluna bir bakacak. 14 yıldır birlikte yol yürüdüğü insanların bu terör örgütüyle bağlantısını araştıracak ve gereğini yapmaları konusunda devletin kolluk güçlerine talimat verecek. Bunları yapmadığı sürece bu hükümet bu yapıyla samimi olarak mücadele ediyor mu sorusuna evet cevabını veremez. Siyasi ayak sorgulanmalı, siyasi ayağı çökertilemediği sürece, terör örgütü ile mücadele edemezsiniz. Tıpkı geçmişte PKK terör örgütü ile mücadele edemediğiniz gibi. Eğer hastalıklı doku bütün bünyeden arındırılmazsa, siyaset kurumundaki hastalıklı doku kaldığı sürece, bu bir süre sonra bütün vücuda yeniden yayılacaktır. Bu sefer telafisi imkansız hale gelecektir. Geriye dönüşü da olmayacaktır. Hala ben bu kararlığı ne Cumhurbaşkanında ne AKP hükümetinde göremiyorum.”