Eski Tuğgeneral yaklaşık 6 saat savunma yaptı

06/03/2017 11:00

Güneşer Bolu eski İl Emniyet Müdürü hakkında ne dedi?

Bolu'da, FTÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında, ‘anayasayı ihlal’ ve ‘terör örgütüne üye olmak’ suçlarından 3'ü tutuklu 10 eski askeri personelin ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanmasına başlandı.

Bolu Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmaya yargılanan 4 eski asker, stajer hakimler, sanık avukatları, basın mensupları, emniyet güçleri ve jandarma alındı. Bolu Adliye binasının içerisinde ve dışarıda yoğun güvenlik önlemi alındı.

Duruşmada ilk olarak İsmail Güneşer’in savunmasına geçildi. Güneşer, sabah 09:40-12:25 öğleden sonra ise 14:07-17:18 arası olmak üzere toplamda 5 saat 54 dakika savunma yaptı.

Haber: Hakan Aydın

Bolu Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, geniş güvenlik önlemleri altında getirilen tutuklu sanıklar Bolu 2. Komando Eski Tugay Komutanı Tuğgeneral İsmail Güneşer, Yarbay Veli Ceylan ve Yüzbaşı Nuri Kıyak ile tutuksuz sanık Üsteğmen Mustafa G. ile avukatları katıldı. Duruşma salonuna sanık yakınları alınmazken, salona stajer hakimler, sanık avukatları, basın mensupları ve güvenlik tedbirlerini alan emniyet güçleri salonda yerlerini aldılar.

Sanıkların kimlik tesitlerini yapan Bolu Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, sanıkların üzerine atılı suçları iddianameden yüzlerine okudu. İddianamenin kısa okunmasının ardından ilk savunma hakkı İsmail Güneşer’e verildi. Güneşer 2 saat 45 dakika süren savunmasında şu ifadeleri kullandı;

“DARBE GİRİŞİMİNİ LANETLİYORUM”

“Türkiye Cumhuriyeti’nin seçilmiş hükümetine karşı yapılmak istenen darbe girişimini lanetliyorum. Kritik görevlerde bulunmuş biri olarak adımın böyle bir olayda anılması bana zul geliyor. TSK bünyesinde 27 yıl görev yaptım. Ne benim, ne de ailemin FETÖ/PDY Terör örgütüyle alakası yoktur. 4 yıl boyunca Cumhurbaşkanı Yaverliği görevinde bulundum. Bu görevde bulunanlar her zaman incelenir. Benim böyle bir bağlantım tespit edilseydi bu görevde kalamazdım. Kaldı ki abim 2 dönem Ak Parti’den belediye başkanlığı yaptığı için TSK tarafından savunmam alındı.

“SIKI YÖNETİM DİREKTİFLERİ ŞAHSIMA GELMEDİ”

11 aydır 4 komando taburum görevde. Komando Birliği Bolu’da yoktur. Kışla dışına müdahale edebilecek personel Bolu’da bulunmuyor. Veli Ceylan’ı ilk kez duruşma salonunda görüyorum. Cahit Şirindağ’ı bir kez Hakkari’ye geldiğinde gördüm. Sıkı Yönetim Direktifleri şahsıma gelmedi.

“SORUMLULARA İKİ EMİR VERDİM”

Sıkı Yönetim Listesini personel sınıfı oturduğu yerden hazırlamış. Benim Hakkari’de görevde olduğumdan haberleri yok. Olaylar başlayınca Bolu ve Düzce’yi aradım. Sorumlulara iki emir verdim. Verdiğim emirlerden biri polis, asker ve vatandaşın kesinlikle karşı karşıya getirilmemesi, çatışma çıkmamasıdır. İkinci emrim ise yaşanabilecek bir olumsuzluk durumunda bana haber verilmesidir.

BİR TEZATLIK YOK MU?

Düzce Jandarma komutanı şu anda Bylock’tan tutuklu. Bolu Emniyet Müdürü Mustafa Kızılkaya hakkında FETÖ/PDY’den soruşturma yürütülüyor. Bunların ifadeleri nedeniyle burada bulunuyorum. Burada bir tezatlık yok mu?

PARA TRANSFERLERİNİN NEDENİ?

Benim yaptığım 4 para transferinden bahsediliyor. Bunlardan bir tanesi temmuz ayı içerisinde 7 bin 700 TL’dir. Darbe girişiminden tutuklandıktan sonra ailemin ihtiyaçlarının karşılanması içindir. 2013 yılında Sadık Kazancı’ya 898 TL para ödemem var. Sadık benim karargahtaki sağ kolumdur. Malatya’da beraber seminere gittik ve burada benim adıma yaptığı ödemeleri banka üzerinden kendisine yaptım. Hassas görevlerde bulunduğum ve sonradan yanlış anlaşılmalara neden olmamak için ben bütün ödemelerimi banka üzerinden yaparım. Ahmet Otal’a 565 TL ve Muhammet Tanju Poshor’a 100 TL ödemem gözüküyor. Kız kardeşimin eklem rahatsızlıkları var. Yurt dışından getirilen ilaçların paralarıdır bunlar da.

“VALİ VE KAYMAKAMLARI ARAMADIM”

Olayları televizyondan seyrettim. 50-60 dakika kadar bekledim. Bolu’dan bana bilgi gelmedi. Ailem var. Personelimin ailesi burada. Garnizon komutanını, Kışla Komutan Vekilini aradım. Yetki ve sorumluluk bende olmadığı için Vali ve kaymakamları aramadım. Yanlış anlaşılmasın diye. Ben kimseyi aramasam bu seferde niye aramadın demeyecekler miydi? Personelle lojmanlar ve kışla hakkında başka bir şeyle ilgili görüşmedim. Yazı geldiğini, personeli kışlaya çağırdıklarını söylediler.

“BEN KİMSEYİ KIŞLAYA ÇAĞIRMADIM”

Türker Yılmaz tüm Bolu garnizonundan sorumludur. 23.17’de kurmay başkanıyla görüştüm. Benim aramamdan önce personel kışlaya çağrılmış, içtima alınmış. Ben kimseyi kışlaya çağırmadım. Şimdi baktığımızda kışlada 22.19’da hareketlenme başladığı ve 23.00’te içtimaya girildiği görülüyor. Bu emri ya garnizon komutanı yada kışla komutan vekili vermeye yetkilidir.

“KIZILKAYA’YA GÜVENMEMESİNİ SÖYLEDİM”

23.47’de Bolu Emniyet Müdürü Mustafa Kızılkaya’yı aradım. Geçmişte paralelcilerle birlikte olduğunu ancak sonradan ayrıldığını bana söylediğini hatırladım. Türker Albay’a da Kızılkaya’ya güvenmemesini söyledim.

“24 SAAT İÇERİSİNDE BOLU’YA ULAŞIRDIM”

15 Temmuz gecesi Tümen komutanından Bolu’ya gelmek üzere izin aldım. Bolu’da sıkıntı var diye. Helikopter istedim, hava sahasının kapalı olduğu belirtildi. 00.50’de Van’a gidecek konvoya 3 kişiyle birlikte bindim. Yoldayken Tümen Komutanı beni aradı ve geri çağırdı. Bunun üzerine yolda indim. Emirle yola çıktım, emirle geri döndüm. Bana tahsis edilmiş 3 sivil aracım var. İstesem o araçlara biner 24 saat içerisinde Bolu’ya ulaşırdım.

“BEYNİNİ ALIRIM LAFINI KIZILKAYA’NIN TAVIRLARI NEDENİYLE SÖYLEDİM”

Türker Albay’la toplamda 4 görüşmem var. Ben ne zaman arasam Bolu’yla ilgili bilgi aldım. Beni bilgilendirmedi. Bana verilmeyen bilgiler şimdi bakıyorum Vali’ye de verilmemiş. Emniyet Müdürü Mustafa Kızılkaya bana kumpas kurdu. Vali ve savcıların yanından beni aradı. Ben Mustafa Kızılkaya’ya ‘Şu anda provokatörler olabilir. Ben lojmanlara içerisinde provokatörlerin de bulunabileceği vatandaşların yaklaştırılmamasını, provokatörler varsa çatışma ihtimalini gördüm. Benim orada bulunan askerlerimin çatışma tecrübeleri yoktu. Böyle bir yaklaşma olduğunda benim askerlerimden biri heyecanlanıp ateş etse yüzlerce kişi ölebilirdi. Ben diken üstündeyken, Mustafa Kızılkaya’nın lakayt tavırlarına kızdım. Beynini alırım lafını da Kızılkaya’nın tavırları nedeniyle söyledim.

“BU MAHKEMEDEN İDAM KARARI DA ÇIKABİLİR”

Disiplinsiz personeli sevmem. Çok attığım personel var. Bu mahkemeden idam kararı da çıkabilir, müebbette! Vicdanım rahat. Vicdanımın verdiği kararın cezasını çekiyorum. Ben kan akmasın diye verdiğim emirlerin sonucunda buradayım. Kızılkaya ile yaptığım telefon konuşmasında kontrolümü kaybettim. Bağırmaya başladım. Ben yüzlerce kişinin ölebileceğini düşünüyorum. Provokatörler gelecek olursa beynini alırım dedim. Türk Dil Kurumunda böyle bir terim yok. Benim psikolojimi anlayın. Kendimden geçmişim ve sıkı yönetim komutanına uyun dedim. Ben ömrümde yalan söylemedim.

“MUSTAFA KIZILKAYA BANA KUMPAS KURDU”

Güneşer’in ifadesinin ardından Bolu Ağır Ceza Reis’inin soruları sanığa soruldu. Sıkı Yönetim Komutanı ifadesini niye kullandığının sorulması üzerine Güneşer, “Telefon konuşmasını yaparken bir yandan da Sıkı Yönetim Listesi’ni inceliyordum. Gayri ihtiyarı olarak ağzımdan çıkmış. Ben başından beri bunu söylediğimi inkar emiyorum. Mustafa Kızılkaya bana kumpas kurdu. Bu görüşmeyi dışarda yapmalıydı. Yanında Vali ve savcı varken değil. Arkadaşımdı halbuki. İlk iki konuşmamızdaki tavırları beni çileden çıkardı. İlk iki konuşmadan valiyi bilgilendirmemiş. İlk iki konuşmanın değerlendirilmeyip, son konuşmamın değerlendirilmesi yanlış olur. Benim Kızılkaya ile abi kardeş ilişkim vardı. Yanlışlarında kendisini uyarırdım. Niye böyle bir tutanak tuttu anlamıyorum” dedi.

“BİRLİKLER DIŞARIYA ÇIKMASIN DİYE EMİR VEREN BENİM”

İfadesine devam eden Güneşer, “Cahit dışarıdan Veli’ye emir veriyor. Kışlaya hiç girmiyor. Türker Cahit’i kışlaya göndermiyor. Toplantı yapıyorlar. Darbe başarılı olsa; Tugay Komutanı darbe başarısız olsun diye emir verdi diyeceklerdi. 3 albaya saat 03.03’de birlikler dışarıya çıkmasın diye emir veren benim. Türker’i 01.00’den sonra aramadım. Samimiyetsiz ve bilgi vermiyordu. Cahit albayla 4 görüşmem var. 1-4’ü ben aradım.2-3 görüşmeyi Cahit Albay aradı. Aziz albayın sicilini bozmuştum. Muhtemelen haberdar oldu. 01.00 ile 05.30 arası jandarma komutanlığında ne yaptılar? Benim söylemediğim ifadeleri ben söylemişim gibi lanse ediyorlar. Yok Valililer tutuklansın, belediye başkanları tutuklansın demişim.  Vali Aydın Baruş’la bu güne kadar en ufak bir sorunum olmadı. Anlaşılması kolay bir insan. Niye alıp da ortalığı karıştırayım. Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz ile 8 yıllık bir arkadaşlığımız var. Abdullah Gül döneminden. Onu görevden al demek bana yakışmaz” dedi.

“VALİ GÖREVDEN ZATEN ALINMIŞ”

Vali ve Belediye Başkanın görevden alınmasıyla ilgili soruyu da cevaplandıran Güneşer, “Toma yok, zırhlı araç yok, jop yok, kalkan yok. 9 kişilik tim kurulmuş. Teçhizat eksik 900 kişiyle bu isimleri alamazsınız. Çünkü bu isimleri emniyet koruyor. Polis Özel Harekatın zırhlı araçları var. Bunların araçlarına piyade tüfeğinin mermisi bir şey yapmaz. Burada ki personel idari personel. Tugay burada olsa o başka. Ama buradaki personelle böyle bir girişim yapılamaz. Sıkı Yönetim Kararlarıyla Vali görevden zaten alınmış. Yurtta Sulh atama yapacakmış. Bana ne? Niye görevden almaya çalışayım. 4 taburum Şemdinli’de. Bunlar olmadan burada bir şey yapamazsın. Garnizonda destek birlikleri var. Yoğun terör operasyonları nedeniyle tugayın personeli %40 oranında görevden ayrıldı.  Görevden alacağım iddia edilen isimler en yakın çalışma arkadaşlarım. Bunu kendime hakaret sayıyorum. Yeteri asker olmadığı için zaten lojmanların güvenliğini de polis alıyor. Bolu’da asker yok. Bolu ve Düzce’de hiç olay yokken niye ortalığı karıştırayım” ifadelerini kullandı. 

ARA VERİLDİ

Askerlerin yargılanmasına saat 14:07’de yeniden başlandı. Öğleden sonraki duruşmaya sanık yakınlarının da girdiği gözlendi. Savunmasına öğleden sonra da devam eden Güneşer şu ifadeleri kullandı;

ALBAYLAR YAPMIŞ

Tugay’da Koktod düzenine geçildiği belirtiliyor. Benim böyle bir emrim yok. Bu emri gördüğüm kadarıyla Cahit Albay vermiş. Görünüşe göre 15 Temmuz’da bütün hazırlıklar o esnada burada olan Albaylar yapmış. Darbe başarısız veya başarılı olsa benim darbeye karşı olduğum söylenecekti.

GÜNEŞER SORULARA CEVAP VERDİ

Güneşer’in ifadesini tamamlamasının ardından Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Güneşer’in ifadesini yazdırdı ve sanık Güneşer’e kendi sorularını yöneltti.

İl Emniyet Müdürünü Sıkı Yönetim Komutanı (Sıkı Yönetim Direktiflerinin 15. Maddesinde Emniyet Müdürleri Sıkı Yönetim Komutanına bağlanmıştı) ilan edilmesi nedeniyle mi aradığının sorulması üzerine Güneşer, “Ben Bolu Garnizon Komutanıyım. Bu nedenle kendimi sorumlu hissettim ve Emniyet Müdürünü arayarak polis-asker çarpışması, asker vatandaş çarpışması olmaması için görüşmelerde bulundum” dedi.

‘Beynini alırım’ ifadesinin yer aldığı tutanağın sorulması üzerine Güneşer, “İl Emniyet Müdürü ilk iki konuşmayı anlatmamış. Bu konuşmalardaki tutumları bu tutanağa neden oldu. İlk 2 konuşmadaki tutumunu ve neler söylediğimi onun neler söylediğini kendisine sorun” dedi.

Daha sonra İl Jandarma Komutanı Türker Yılmaz’ın verdiği ifadelerde geçen ‘Bolu Valisi ve Belediye Başkanını gözaltına almamı emretti. Yerlerine atanmak üzere MHP ve BBP kökenli bir liste hazırlamamı söyledi’ ifadesinin hatırlatılması üzerine Güneşer, “Eldeki asker ve personelle Vali alınmaz. Bunu ancak Emniyet yapabilir. Benim bu yönde de bir emrim yok” dedi.

“DÜZCE BENİM DÜNYA GÖRÜŞÜMÜ HERHALDE BİLMİYOR”

Daha sonra Düzce Alay Komutanını neden aradığı ve Alay Komutanının CHP İl Başkanını görevlendirmesi yönünden Güneşer’in talimatı olduğunun ifadelere yansıdığının sorulması üzerine  Güneşer, “Garnizon Komutanı olarak benim sorumluluğum var. Bolu, Düzce, Sakarya ve Ankara’da her hangi bir asayiş olursa benim destek göndermem lazım. Onun için bilgi aldım. Ancak Sakarya ve Ankara’yı aramadım. CHP İl Başkanının görevlendirmesi meselesine gelirsek, Düzce benim dünya görüşümü herhalde bilmiyor. Bolu görünüşe göre biliyor. Böyle bir emrim yok” dedi.

“SIKI YÖNETİM KOMUTANI OLARAK ARADIM SANABİLİRDİ”

Bolu Valisi Aydın Baruş ile neden irtibata geçmediği sorulan Güneşer, “Arayabilirdim. Garnizon Komutan Vekili Bolu’da. Hata yaptıkları yerde devreye girdim. Valiyi ben arasam Sıkı Yönetim Komutanı olarak aradım sanabilirdi” dedi.

AVUKAT TANIK ALBAYLARA DİKKAT ÇEKTİ

İsmail Güneşer’in savunmasını yapmasının ardından söz bu kez Avukatı aynı zamanda abisi Hüseyin Güneşer’e verildi. Av. Güneşer yaptğı savunmada kardeşinin herhangi bir planlı darbe toplantısına katılmadığını, hal bu ki darbeye kalkışanların günlerce toplantılar yaptıklarının basına yansıdığını söyledi. Av. Güneşer 15-24 Temmuz arasında Bolu 2. Komando Tugay Komutanlığına girilmediğini de belirterek, “Şüpheliler tanık, tanıklar sanık durumunda. En azından o tarihlerde Bolu’da bulunan 3 albayın bu gün burada görevi kötüye kullanmak iddiasıyla sanık olması gerekirdi. Ancak Albaylar bu gün sanık yerine tanık durumundalar. Kendilerini kurtarmak için de bir oyun içerisine girmişler. 3 albayında ifadelerinin bir biriyle örtüşmemesi bize bunu gösteriyor” diye konuştu.

Avukat Güneşer’in savunmasını yapmasının ardından yoğun bir maraton yaşadıklarını belirten Bolu Ağır Ceza Başkanı, amaçlarının bu gün en azında 3 sanığında ifadelerini almak olduğunu ancak bir savunma alabildiklerini, bu nedenle Salı sabahı (bugün) saat 09.00’da duruşmaya devam edileceğini belirtti.

 

 

 

 

 

 

İlk yorum yapan siz olun!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz