23 Nisan 2024

İSTİHBARATÇI SANIKTAN İLGİNÇ SAVUNMA

30/05/2017 11:00

‘Beni 5 dakika istihbarat şubedeki bilgisayarın başına koyun, mahkeme heyetinin tamamını bylokcu yapabilirim.'

Bolu’da dönemin rektör yardımcısı ve bir köşe yazarını usulsüz dinledikleri gerekçesiyle Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan ve FETÖ/PDY soruşturmaları ile haklarında terör örgütü üyeliğinden de dava açılan 3 istihbaratçının dosyaları bileştirildi. Hakkındaki bylock iddialarını reddeden B.M. “Beni 5 dakika istihbarat şubedeki bilgisayarın başına koyun, mahkeme heyetinin tamamını bylokcu yapabilirim” dedi.

Haber: Ebru EYVAZOĞLU

Bolu’da 2012 yılında dönemin AİBÜ Rektör Yardımcısı Ali Akçahan Gepdiremen ve köşe yazarı İmdat Aslan’ı usulsüz dinledikleri iddiasıyla yargılanan ve ardından da haklarında FETÖ/PDY şüphesiyle “örgüt üyesi olmak” suçlaması yapılan Bolu Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli 3 polisin dosyaları birleştirildi. Usulsüz dinleme davası ve terör örgütüne üye olmak davasının aynı dosya kapsamında yer almasına karar verildi.

3 İSTİHBARATÇI 6 AYRI SUÇTAN YARGILANIYORLAR

Dönemin İstihbarat Şube Müdürü U.Y. ve polis memurları B.M., L.Ş.’nin AİBÜ Rektör Yardımcısı Ali Akçahan Gepdiremen’n telefonlarını usulsüz dinleyerek özel hayatına ilişkin bilgileri basına sızdırdıktan sonra istifa etmesini sağladıkları ve ardından da FETÖ’ye mensup olduğu ileri sürülen firari Kenan Gümüştekin’in rektör yardımcısı yapıldığı iddia edilmişti. Köşe yazarı İmdat Aslan’ın da FETÖ ile ilgili paylaşımları nedeniyle dinlenildiği iddia edilirken, 3 polis memuru usulsüz dinleme, elde edilen bilgilerin gizliliğini ihlal etmek, silahlı terör örgütüne üye olmak, resmi belgede sahtecilik gibi altı farklı suöçtan Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyorlar.

Hakim karşısına çıkan B.M. ve L.Ş. aynı zamanda haklarındaki bylock iddialarına da yanıt verdiler. Tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS yoluyla ifade veren dönemin İstihbarat Şube Müdürü U.Y. de haklarındaki iddiaları reddettiler.

“BİZDEN TERÖRİST ÜRETİLMEYE ÇALIŞILIYOR”

İlk olarak savunmasını yapan polis memuru B.M., “Rektör Yardımcısı Akçahan Gepdiremen’i bölücü ve bölgesel faaliyetlere destek verdiği için dinlemeye aldık. Ben şahsen çözümünü yaptığım 2-3 tapede bölücü terör örgütlerine destek verdiğine yönelik ifadelere rastlamıştım. Bunlar mahkeme kayıtlarından da tahkik edilebilir. Ancak yapmış olduğumuz dinlemenin özel hayatı ile hiçbir ilgisi yoktu. Biz kendisini dinlemeye aldığımızda kendisi zaten Rektör Yardımcılığı görevinden istifa etmişti. İmdat Aslan’ı da terminal ihalesinde Galip Öztürk’ü övücü nitelikte yazı ve paylaşımları nedeniyle dinlemeye aldık. Galip Öztürk’ün 2010’da paralel yapıya ait bir tv kanalında programa çıktığı ve örgütle müzahir bir derneğe üye olduğunu görmüştük. İmdat Aslan da örgüte müzahir Rodi firmasının Bolu’daki işletmeciliğini yapıyordu. Kimseden dinleme için bir emir veya talimat almadık. Bizden terörist üretilmeye çalışılıyor ama bu bedenden bir terörist veya hain çıkmaz. Bir gün bu mahkemelerin bize itibarlarımızı iade edeceğine itimadım tamdır” dedi.

“BENİ 5 DAKİKA İSTİHBARAT ŞUBEDEKİ BİLGİSAYARIN BAŞINA KOYUN, MAHKEME HEYETİNİN TAMAMINI BYLOKCU YAPABİLİRİM”

Bylock iddialarını da reddeden B.M., “Ben uzun süre istihbarat şubede çalıştım. Kullanıldığında dijital materyallerde tarih saat bulunur. Ancak hakkımdaki tutanakta görüleceği üzere bir tespit yapılmamıştır. Bir diğer konu, Bolu KOM Şube tarafından düzenlenen tutanakla yorum yapıldığı hususudur. Yoruma yer veren bu tutanağın delil olarak kabul edilmesini doğru bulmuyorum. Bunun maksatlı olduğunu düşünüyorum. Ben böyle bir programı kullanmadım. Uzun yıllar istihbarat şubede çalıştım. Eğer gizli bir programı yüklemek isteseydim bunun bin bir türlü yolu var. Beni 5 dakika istihbarat şubedeki bilgisayarın başına koyun, mahkeme heyetinin tamamını bylokcu yapabilirim. Ben hakkımdaki iddiaların karalama kampanyasının devamı olduğunu düşünüyorum” dedi.

“MAKAMLARINI KORUMAK İÇİN BİZİ YEM ETTİLER”

B.M. “Sözkonusu iddiayı KOM, TEM, İstihbarat şube müdürleri ve dönemin emniyet müdürü kendi makamlarını korumak için bir kumpas olduğunu düşünüyorum. Makamları için bizi yem ettiler. Çocuklarım iyi bir eğitim alsınlar diye Fatih Koleji’ne vermiştim. Eğer tutukluluğuma son verilirse yine özel okula göndereceğimi beyan ediyorum. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum” dedi.

“BİZ DİNLEMEYE BAŞLAMADAN ÖNCE REKTÖR YARDIMCISININ ÖZEL HAYATIYLA İLGİLİ HABERLER ÇIKTI”

Sanıklardan L.Ş. tutuklandıktan 7 buçuk ay sonra bylock iddialarıyla ilgili bir raporun dosyaya girdiğini belirterek, kriminal incelemede de bylocka ilişkin bir veri elde edilemediğini söyledi. Usulsüz olarak adlandırılan dinlemelerin de kanuna uygun şekilde yapıldığını belirten L.Ş. “Gizliliğe riayet edilerek yapılmış ve şahıslar bundan zarar görmemiştir. Biz dinleme için talepte bulunduk ve mahkeme karar verdi. Bunun üzerine dinleme gerçekleştirildi. Şahsın özel hayatıyla ilgili haberler biz dinlemeye başlamadan önce zaten yerel basında yer almıştır” dedi.

DÖNEMİN İSTİHBARAT MÜDÜRÜ İDDİALARI YANITLADI

Dönemin İstihbarat Şube Müdürü U.Y. de meslek hayatının başarılarla dolu olduğunu söyleyerek, “2009’da istihbarat müdürü olarak Bolu’ya atandım. Bolu gibi küçük ölçekli illerde üniversiteler istihbarat açısından ön planda tutulur. Daha önce örgütsel faaliyetlere katılım üniversitede çok azdı. Fakat bu sayının artmaya başladığını gördük. Akçahan Hocanın da sol marjinal gruplara ayrıcalık tanıdığını belirledik. Benzer yapılarla birtakım telefon faaliyetlerini tespit ettik. Bu doğrultuda da mahkemeden karar alarak dinlemeye aldık. Ancak yaşadığı sıkıntılı süreçle bizim bir ilgimiz yoktu. Biz dinlemeye aldığımızda hoca rektör yardımcılığından da alınmıştı. Daha sonra da çalışmayı kendi irademizle durdurduk. İmdat Aslan ile ilgili olarak ise o dönemde yeni terminalin ihalesinde sıkıntılar vardı. İstanbul Merkezli operasyonlar yapılmış ve Galip Öztürk ile ilgili basında haberler yer almıştı. İlin huzuru için çalışma yapmak zorundayız. Galip Öztürk ile ilgili yazısı ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle teyite muhtaç bir takım bilgileri doğrulamak adına böyle bir çalışma yaptık. Fakat bu çalışmayı da çok kısa bir sürede sonlandırdık. İki kişi için de elde edilen her türlü datanın imhası o gün içinde yapıldı. Eğer FETÖ karşıtı insanlara karşı böyle bir çalışma yapmak isteseydim bu faaliyet 2 kişiyle sınırlı olmazdı. Suçsuzum ve beraatimi istiyorum” diye konuştu.

TUTUKLULUK HALLERİ DEVAM EDİYOR

İmdat Aslan ise ulusal bir kanalda FETÖ’yü deşifre eden ifadelerinden sonra ertesi gün kendisinin dinlemeye alındığını, ancak o gün telefonunu kapattığı için başarıya ulaşamadıklarını söyledi. Mahkeme, ara kararda sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. U.Y.’nin dinlemenin tahsis edilen büro yerine başka bir büroda yapılmasından, B.M. ve L.Ş.’nin de bylock iddiaları nedeniyle tutuklulukları devam ediyor. Duruşma 14 Eylül 2017 tarihine ertelendi.

HABERLER

Tüm haberler »

KÖŞE YAZILARI

TÜM YAZARLAR