
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda sağlık çalışanlarıyla iftarda bir araya geldi. Yaptığı konuşmasında 1995 yılında Gerede’den Ankara’ya gittikleri sırada zorlu hava şartlarında içinde bulundukları aracın kaymasıyla karşıdan gelen Şanlıurfa Firması Urfa Cesur ile yaşadığı trafik kazası anısını ve o zamanki sağlık sorunlarını iftar programında anlattı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Erdoğan, yaşadıklarını şu şekilde anlattı; “Gerede’den Ankara’ya doğru gidiyoruz, kış mevsimi, arabamız kaymaya başladı. Karşıdan Urfa Cesur geliyor, döndük döndük Urfa Cesur’un altına girdik. Bizi oradan kaptılar Düzce’ye götürdüler. Düzce’de hastane bize hemen sorgu sual, ‘sigortalı mısın emekli misin?’ Biz zaten o anda komadayız, baygın durumdayız. Bir şey duyduğum yok. Arkadaşlarım da öyle, 5 kişiyiz, bir arkadaşımızın durumu fena değil; ‘görmüyor musun hallerini, neyi soruyorsun, müdahaleni yapsana’ dedi. Orada müdahale yapılmadı. Bizi ambulansla değil, karavan tipi minibüsün içine dört arkadaşımızı yatırdılar, şu anda milletvekilimiz, geçen dönemde Gençlik ve Spor Bakanı olan Osman Bey’in eline verdiler serumları, bir tane serumları takmak için ne diyorsunuz bilmiyorum, oradan biz Bolu’ya devam ettik. Bolu’da yine soruyorlar, ‘sigortalı mı emekli mi?’ En sonunda kendimize geldik, ‘sigortalı’ dedik ve Bolu sigorta hastanesine gittik. Kaburgalar kırılmış, suratlarımız kan revan içinde, orada 1 hafta tedavi, hamdolsun düzeldik ama şimdi öyle bir şey yok. Şimdi soramazsın, kapına hasta geldiği anda içeri alacaksın, ilk müdahaleni yapacaksın. Şu anda yaptığımız bu. Nereden nereye geldik. Çünkü ben damdan düştüm. Onun için ilk iş eğitimden ve sağlıktan başladık. Sağlığa bu kadar önem vermemizin sebebi bu. Şu anda Avrupa buraya gelmeye başladı. İskandinav ülkeleri hastalarını buraya gönderiyor. Şehir hastaneleri ile beraber Türkiye bir devrim yaşıyor. 30 büyük şehirde şehir hastanelerimizi yapacağız. Evde sağlık hizmetleri ile Türkiye’yi 1 milyon 337 bin vatandaşımızın ayağına sağlık hizmeti götüren bir ülke haline getirdik, dünyada var mı bunun başka benzeri? Sağlık personelimizin sayısını 378 binden 1 milyon 11 bine ulaştırarak sağlık hizmetlerimizin insan kaynağını güçlendirdik. Ama yetmez dedik, şimdi tıp fakültelerinin sayısını artırmak suretiyle doktorlarımızın gelişini de artıralım. Bakanıma da söyledim, hemşire noktasında sağlık meslek liselerine galiba sıcak bakılmıyor. Sağlık meslek liselerinden mezun olanları da biz Sağlık Bakanlığımız kapsamında değerlendirelim. Hasta başına düşen hemşire sayısını artıracağız. Hemşire noktasında bir zafiyete asla düşmeyeceğiz. Her hasta başına hemşiremizin geldiğini görecek” şeklinde konuştu. geredemedyatakip
Eyy idareciler liyakat demeden atadığınız insanlara bakın..insanlar ÜNV sini okumadıgı görevlere futursuzca getirildigini söyleseydiiz. Kanun yönetmelik bilmeden atadığınız Hastane Müdürlerini söyleseydiniz...






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!