YİNE VE YENİDEN SARILALIM

22.02.2016 00:00:02

Gökyüzünde yaşayan yiğit delikanlı Cemre, uzaktan gördüğü dünyayı çok merak eder. (Birde şimdi olan biteni görse, tam aksine bir boyut daha yukarıya kaçmaya kalkar.)

Biz efsaneye dönelim.

Cemre dünyaya gitmeye karar verir ve gökten (uzay boşluğundan) atlar, havaya (dünyanın atmosferine) düşer.

Atmosferde yaşayan güzeller güzeli kızı görür ve ona deli gibi âşık olur. Kıza olan aşkından dolayı yanıp tutuşan Cemre, serinlemek için yukarıdan kendini dünyanın masmavi sularına bırakır.

Ama içindeki yangın sönmemiştir. Ardından toprağa çıkar. Yüreğindeki aşkını haykırdıkça doğa canlanır, toprak yeşillenir.

Havadan dünyayı izleyen güzel kız, bu büyük sevgiye daha fazla kayıtsız kalamaz ve Cemre’ye koşar.

İki sevgilinin birbirine sarılmasıyla, bir anda dünyayı ılık bir hava sarar ve her tarafta renk renk çiçekler açar.

İşte ilk cemre düştü. Ardından birer hafta arayla diğerlerinin düşmesiyle, dünya yine yeniden renkleriyle güzelleşecek.

Çıkarları uğruna dünyayı kırmızı kana, siyah karanlığa, gri ölüme bulayanlara ders verip; sevginin gücünü, güzelliğini göstermek istercesine.

Bakın kalplerinize! Sevgiyi, insanlığı arayın içinizde dercesine.

Bu anlatılan efsanede sevginin o büyük gücünü hissediyoruz. Sevginin gücüyle, insanların kalplerinin, düşüncelerinin, bakışlarının, dolayısıyla tüm dünyanın güzelleşmesinin mümkün olduğunu da biliyoruz.

Geçtiğimiz günlerde yine acı içinde yandı yüreklerimiz ve yanmaya da devam ediyor.

Yaşanan, yaşanmakta olan olaylara, canımızı yakan teröre, teröristlere, kanla beslenenlere lanet olsun bir kez daha.

Gözlerini kan bürüyüp, insanlığını yitirenlere!

Teröre destek verenlere, teröristle işbirliği yapıp insanı insana kırdıranlara…

Hem bizimle dost görünüp hem düşmanı besleyenlere…

Bir tane vatanımız, birlikte yaşadığımız toprağımız ve bizi biz yapan yurdumuz var. Gidecek başka yerimiz yok. Bu toprakları kaybedecek lüksümüz yok. Bize bizden başka dost yok.

O nedenle bizde bu topraklar üzerinde kenetlenelim, yine sarılalım vatan sevgisiyle birbirimize. Siyasi kaynaşmadan uzak, etnik kimlikleri ve tüm olumsuz düşünceleri bir yana bırakarak birlik olalım. Tıpkı Çanakkale’de olduğumuz gibi.

Tıpkı ulu önder Atatürk’ün de söylediği gibi.

“Türklerin vatan sevgisiyle dolu olan göğüsleri, düşmanların lânetlenmeyi gerektiren tutkularına karşı, daima demirden bir duvar gibi yükselecektir.” 1921 (Atatürk’ün T.T.B.IV, s.411)

Sevgi ve saygılarımla…

Fatma Marmara.