• resmi ilanlar
Fuat Bayramoğlu

10.000 FİDAN, ÜÇ AYLAR, ABDÜLAZİZ HAN, MUSTAFA NURİ HOCA

08.04.2016 00:00:02

ÜÇ AYLARA KAVUŞTUK

Rahmeti Rahmana Kavuşmuş büyük bir hikmet ehli zat, sağken anlatmış.
Çok beğendim, çok düşündürdü. Demiş ki:
“Eğer bir şey başlamışsa, o, bitti demektir.  Onun için doğmak, ölmenin alâmetidir. 
Çünkü Allahü teâlâ bu hayatı, anne karnında devam etsin diye yaratmamıştır. 
Anne karnında bir müddet kalsın diye yaratmıştır. Ondan sonra dünyaya göndermiştir.
Ama hep dünyada kalsın diye yaratmamıştır, dünyada bir müddet kalsın diye yaratmıştır. 
Ondan sonra âhirete gidince, “İşte, senin vatan-ı aslin burası”  diyecektir ve ebedî olarak, sonsuz olarak bir hayat başlayacaktır.”
***
Bizler şu anda çok şanslıyız ve sağ-salim dünyadayız. Bu mübarek günlere kavuştuk yeniden. Fırsatlar ayağımıza yeniden bir kere daha geldi. Kavuştuk bu kıymetli mübarek  günlere,  bir daha kavuşamayacak rahmetlilerimize nispet yaparcasına. (Ahiretteki yakınlarımıza da bu mübarek günlerde ve aylarda bol bol dua edelim)
Mübarek üç aylara yeniden kavuştuk. İnsanlığın, hepimizin  gözü aydın.
Resulullah efendimiz, Receb ayına çok değer verir ve "Ya Rabbi, Receb ve Şabanı bizler için mübarek kıl ve bizi Ramazana eriştir" diye dua ederdi.
Mübarek üç aylarınızı ve mübarek Regaip Kandilinizi tebrik ederim efendim.

***
10.000 FİDAN DİKME TÖRENİ VE İNANÇ
Geçen Sene Seben’in  Mandır Yaylasında çıkan Orman yangınında, ormanlık bir alan ciddi olarak zarar görmüş, toplum olarak  hepimiz çok üzülmüştük.
Ne var ki üzülenler çaresiz değillerdi. Çare Sizsiniz diyerek harika bir çalışmaya önderlik yaptılar. İnanmış gençler bu olumsuz durumu kabullenemediler. Sinerjilerini birleştirerek, inançla bir araya geldiler. Devlet Milet kaynaşması için kollarını sıvadılar. Bir proje geliştirip, detaylandırıp, inanıp, kitleleri ikna ederek toplumumuzun karşısına çıktılar.
Başardılar. Zor olanı yaptılar. Sıfırdan, hayallerini gerçeğe dönüştürdüler.Onur duyduğumuz  bir proje ile kamuoyunun karşısına çıktılar.
Şimdi Müjdeli haberimizi yazalım.
Önümüzdeki 10 Nisan 2016 Pazar günü saat 10.00’da Seben-Mandır Yaylasında yanan ormanlık alana, 10.000 çam fidanı dikilecek. Bu fidanları sizler, bizler, katılımcılar olarak katılan herkes dikilebilecek.
Buraya ailelerinizle, akrabalarınızla, eşinizle dostunuzla, derneğinizle, sivil ve toplum kuruluşlarınızla, sendikanızla vs. gelebilirsiniz.
 Aynı gün Bolu’dan saat 09.00 da Sultan Hamamının yanından otobüsler Mandır yaylasına hareket ederken,
Seben’den de aynı saatte arabalar Mandır Yaylasına hareket edecek.
Ailelerinizle ve özel arabanızla da bu fidan dikme şölenine-törenine  gidebilir, aynı gün doğanın içinde pikniğinizi, geziniz de yapabilirsiniz.  
Yollarda Mandır Yaylasına gidiş yönlendirme levhalarının olacağını öğrendik. Bu hayırlı ve mübarek etkinliğe herkesin Allah için, vatan için, memleketimiz için katılması gerektiğini yazalım.
Bu arada Proje yürütücüsü olarak Bolu Orman Bölge Müdürlüğü’nü tebrik edelim. Sayın Bolu Orman Genel Müdürümüz Yusuf Şahin’in gayretleri, inanmışlığı ve kararlılığı göz kamaştırıyor, sevindiriyor.
Bu Projenin Koordinatörü de, Gazi Üniversitesi’nde görev yapan Dç.Dr.Selami Eryılmaz ve bu Projenin destekçileri de Seben Derneği ve Seben Belediye Başkanlığı’dır. Müthiş bir sinerji bir arada.
Burada Seben Belediye Başkanı Sayın Süleyman Özbağ’ı yazımı hazırlarken telefonla aradım ve fidan dikme töreni hakkındaki düşüncelerini aldım. İfadelerinin kısa bir özetini de buraya yazıyorum. 
-Birlik olmanın, diri olmanın, iri olmanın bir göstergesini 10 Nisan da Seben Mandır Yaylasında göstereceğiz. Orada çok acı bir yangın olmuştu. O yangında yüreklerimiz ve ciğerlerimiz yanmıştı. Bunun etkisini hemen Seben Derneği vasıtasıyla gerçekleştirilen proje ile acılara kökten son vermeye karar verdik. 10 Nisan 2016 günü Bütün Sebenlileri, Boluluları, tüm vatandaşlarımızı,  doğa severleri, 10 Nisan da, Mandır yaylasında fidan dikmeye bekliyor olacağız.
Diyoruz ki” Bir fidan da sizin olsun”. Bu projede gayreti ve emeği olan bütün arkadaşlara gayretlerinden dolayı teşekkür ederim”
dedi.
***
Proje Koordinatörü  Dç.Dr.Selami Eryılmaz’a da telefonla ulaştım. Sayın Eryılmaz’ da şunları ifade etti:
- "Ne Sen Ne Ben Önce Seben" şiarı ile yola çıktık, aynı azim ve kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz. "Bir kimse bir ağaç diker de o ağaç yetişip olgunlaşırsa, Allahüteala o ağaç sebebiyle o kimse için cennette bir ağaç diktirir." (Hadis-i Şerif, Kenzü'l-Ummal) diyerek "Geleceğimize 10.000 Fidan"  sloganı ile fidan dikimi yapıyoruz. Fidan dikim işlemini gerçekleş
tiren Bolu Orman Bölge Müdürümüz Yusuf Şahin beye, Bolu Belediye Başkanı Sayın Alaaddin Yılmaz’a ve Seben Belediye başkanımız Süleyman Özbağ’a ve Seben Kaymakamı Osman Sayılır’a çok teşekkür ederim” dedi.
***
Şimdi konuşma zamanı bizde. 10 Nisan günü, yerleri kazılmış, çukurların yanına fidanları konulmuş halde bizi bekleyen 10.000 fidanı dikmeye Mandır yaylasına gideceğiz, bekleniyoruz.
Bu coğrafyaya borcumuzun çok azını ödemiş oluruz.
Bu proje için emek veren kendi insanlarımızı gıpta ediyoruz. Gelemeyenlerinde dualarına talibiz.
Devlet-Millet kaynaşmasını Mandır Yaylasında hep birlikte göreceğiz.

*** 
ABDÜLAZİZ HANIN HAYATI
Araştırmacı Tarihçi, Yazar ve TGRT Belgesel TV'nin Belgesel Yapım ve sunucusu İsmail Yağcı beyin (75 yaşında)   Üniversite Öğrenci Yurdunda vermiş olduğu Hafta içi Osmanlıların Son dönemi padişahlarından “Sultan Abdulaziz Han” isimli konferansına katıldık.
(İsmail Yağcı 1941'de 
Kırşehir'in Mucur kazasında doğdu. 1958'de Kuleli askeri lisesini bitirdi. 1961-1982 senelerinde çeşitli rütbelerle Muhabere subayı olarak muhtelif birliklerde komutanlık yaptı. 1982-1984 arasında Milli Savunma Bakanlığı hesap müfettişliği görevinde bulundu.  1974'de İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi İşletme Muhasebe bölümünü bitirdi.) 
Sayın Yağcı, tam bir bilgi hazinesi. Ülkemizdeki ender bulunan tarihçilerindendir.
Abdülaziz Han, dört dörtlük harika birisidir. Ömrü hizmetle geçse de, içten entrikalarla yıkılıp, bilekleri kesilerek şehid edilen Osmanlı Padişahıdır. İntihar etti fikri son zamanlardaki iddialar sonunda çürümüştür.
Sultan Abdülaziz döneminde, İngiltere başta olmak üzere Avrupalıların ve Rusya’nın Osmanlıya yaptıkları ayak bacak oyunları, içte ve dıştan gelen tehditler ve fitneleri duyduğumuzda, öğrendiğimizde ve anladığımızda, oynanan oyunun sürekliliği ve acımasızlığıyla yüzleştik. O günkü saldırıların günümüzde de benzeri olarak devam ettiğini görüyoruz.
Tarihimizi iyi ve tam anlamalıyız. Geçmişimizde utanacağımız hiçbir durumumuz yok. Dünya siyasetinin algı olayları ve yalan yanlış propagandasının etkileriyle değil, okuyarak, anlayarak, yordayarak tarihini anlayan gençlik-millet olmak durumundayız.
Bu konferansta salonu dolduranların % 95’nin genç olması yarınlarımız adına bizi çok sevindirdi.
Tarihimiz esasında bizim şerefimizdir. Bunu iyiden iyiye anlamalıyız. Tarihimizden korkmamalıyız. Tarihi şahsiyetlere bel altı vurmamak, yabancıların yerli işbirlikçilerle dikte ettiği unvanlarla,hakiki  büyüklerimizi kötü anmamak gerek.
İyiden iyiye okuduktan sonra, vicdani değerlendirmeyi sonra bizzat yapmalıyız.
Her olayı içinde bulunan değerler içinde değerlendirdiğimizde,  geçmişimiz bizim kimliğimiz olduğunu tarihçi Sayın İsmail Yağcının bilgi dağarcığından bizzat yaşayarak anladık.
Okuyalım ve aslımızı tarihi gerçekler ışığı altında okuyarak öğrenelim. Bir de tarihi tarihçilerin yazdığına dikkat edelim.
***

MUSTAFA NURİ GÜRSOY
Eğitimci, fikir adamı ve yazar, sevilen insan Sayın Mustafa Nuri Gürsoy Hocam, 1 Nisan Günü geçirdiği rahatsızlığı nedeniyle, kendilerine “Geçmiş olsun” diyor, kendilerine ve sevenlerine hayırlı uzun ömürler diliyorum. 
 

                                                                                     

 




İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: