• resmi ilanlar
Fuat Bayramoğlu

BAŞARAMAYACAKSINIZ!

26.08.2016 00:00:02

Başaramayacaksınız, 

Milletimizi bölemeyeceksiniz. Bayrağımızı indiremeyeceksiniz,
Vatanımızı parçalayamayacaksınız. Devletimizi yıkamayacaksınız,
Ezanlarımızı susturamayacaksınız. Bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz,
Bu halka boyunduruk vuramayacaksınız. Bin yıldır yürüdüğümüz bu yoldan bizi geri döndüremeyeceksiniz.
Ülkemizi hedeflerinden vazgeçiremeyeceksiniz.

 ***
24 Ağustos 2016 tarihinde Ankara’dan dünyaya yankılanan bu gür ve dik haykırış, esasında bu milletin yüzyıllardır söylediği bir kararlı haykırışın tekrarıdır.
Emanet ehil ellerdedir. Ses bize,
 Âlemlerin sevgilisi, Sevgili Peygamber (salllallahü aleyhi vessellem) efendimizin öğrettiğidir. 
***  

Kararlı haykırmalarımız çok eskilere dayanır.
571’de hakiki nur sahibine ulaşmıştı.
63 yıllık zaman diliminde, Asrı Saadette beklenen dinimiz tamamlanmıştı, Dünya bambaşka bir yörüngedeydi artık,
Haykırışlarımız da, çığlıklarımızda farklılaşmıştı.
Adalet kokuyordu. Hakkı haykırıyordu.
Sonra, emanet Menâkıb-I Çihâr Yâr-İ Güzin, Eshab-ı Kiram, Tabiin, tebai tabiin, itikad da ve amelde muhterem hakiki alimlerimiz (Radyallahü anhüm), Silsilei Aliyye büyüklerimiz, Karahanlılar, Gazneliler,Büyük Selçuklu Devleti,1071’de  “Anadolu’ya geldik” “kapıları bu millete açtık” diyen bir Alparslanda,   
Emeviler, Abbasiler ve 1299 dan 1453’e ve Muhteşem Osmanlı’da, 1923’le şimdide Türkiye Cumhuriyetinde. Sesler ve özler hep aynı.
Gerçek hakiki büyükler asırlardır, hep aynı dik duruşu sergilediler.
İşte, Yukarıdaki haykırış tarihin ta ötelerinden gelen bir sesin, bir daha gür şekilde duyulmasıdır.
Yukarıdaki çığlık, bu vatana ihanet etmeyen gerçek vatanseverlerin ortak haykırışıdır.
Yukarıdaki ses,
Anadolu’muzu, 1000’lerce yıllık tarihimizi, hatıralarımızı, altın tepsi içinde masonlara peşkeş çekmek isteyenlere ve  işbirlikçilerine, alçaklara, münafıklara, soysuzlara, bid’at sahiplerine, mezhepsizlere, dinde sapık reformculara(!), ateistlere, şerefsizlere, tek dişi kalmışlara, AB, ABD’ye, İsrail’e, Ermenistan’a  karşı asırların içinden gelen ve yükselen adam gibi adamca “dur”diyenlerin  ifadesidir.
***
Bir zamanlar, Ülkemize İMF’in kıytırık adamları gelince, onları hava alanında karşılar, boynumuzu büker ve sessizce uğurlardık. Bu gün ABD Başkan Yardımcısını hava alanında Ankara Vali Yardımcısıyla karşılayabiliyorsa, bu köprünün altında çok sular akmış demektir.
ABD’nin 2 numaralı adamı,  Başkan Yardımcısı Joe Biden, bombalanan TBMM’ de gezerken  içten içe pislikleriyle yüzleşmiştir.
***
 “
Başaramayacaksınız!”
Bu çığlığı, her memleket evladı inanarak  haykırmalı.
Sonra her breyimiz el ele, kol kola vermeliyiz.
Sağcıyız, solcuyuz, Ülkücüyüz, Alpereniz, Ak gençliğiz.
Vatan söz konusu oldum mu, tek yumruk oluruz, kardeşiz.  Bizler bir Milletin kardeşleriyiz.
Bu haykırışı,  2023’e, 2071’e,  ötelerin de ötesine millet olarak taşımalıyız.
***
Bu haykırışa ihtiyacımız var.
İş samimiyette, iş ihlâsta, İş Allahütealâ’ya samimi ve hakiki kulluk edebilmektir.
İş, bu vatanı karşılıksız sevmektir.
İş, Pensilvanya’daki Fettoroşi gibi (FETÖ) içi başka dışı başka hayat sürmemekte. Tankları, uçakları, askerleri, tüfekleri kendi insanına değil,
Bu ülke insanlarının düşmanlarına çevirebilmekte.
ABD’nin sırtı sıvazlamasıyla değil, Karafatmalarla dolu Anadolu’nun  mazlum analarının duasını alabilmektir. 
İş eninde sonunda, onurla ölüp, Allahütealâ’ya gülümseyerek gidebilmekte!    
Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber...
Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber? (N.F.K)
***
DUA ETMELİYİZ
Türk ordusu Fırat Kalkanı Harekatıyla, Suriye içindeki Cerablus’a, bir zamanların Yavuz Sultan Selim’in Mercidabık zaferinin yıldönümünde girerek,  bu milletin mührünü vurdu.
Bu sefer tanklar Boğaz Köprüsünde, Mecliste, Atatürk Havaalanında değil, olması gereken yerdelerdi. Cerablus’taydı.
Silah ve Tank Namluları FETÖ/PYD, ABD uşakları zulmete çevirmişlerdi,
Başkomutanımızın ve bu milletin emriyle ise bu şanlı ordu, tank namlularını  zulme karşı çevirdi. Fark ne güzel görüldü değil mi?  Fark buydu işte.
(Not: FETÖ/Pyd cemaat değildir. Silahlı cuntacı hain terör örgütüdür)
 ***
Askerlerimiz Suriye’de, muzaffer durumda. Bize de ve dünya insanlığına düşen çok görevler var.  Gazeteci Yazar Sayın Mehmet Ali Demirbaş’ın,  Duanın önemi ve Çeşitli Dualar isimli kitabının 95 sahifesindeki 
Müslümanlara dua etmek” kısmını onun “izniyle” aşağıya alıyorum

Sual:

Dünyadaki bütün Müslümanlara da dua etmek gerekir mi?

CEVAP

Elbette dua etmek gerekir. Dünyadaki bütün Müslümanlar bir ailenin fertleri gibidir. Hatta hepsi bir vücut sayılır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

(Birbirine karşı muhabbet ve merhamette,  müminler,  bir vücut gibidir.  Vücudun bir yeri rahatsız olunca, bütün vücut,  rahatsız, uykusuz kalıp, onun tedavisi ile meşgul olduğu gibi, Müslümanlar da birbirlerine yardıma koşmalıdır!) [Buhari]

Müslümanlar dünyanın çeşitli yerlerinde   [mesela Bosna’da, Afganistan’da,   Çeçenistan’da,   Irak’ta]  Suriye’de zulme uğruyor.  Diğer Müslümanların bunlara, güçlerinin yettiği ölçüde yardım etmesi, herhangi bir yardımda bulunamayanın da,  dua etmesi farz olur.  Dünyanın öteki ucundaki bir Müslümanın derdi, bizim derdimiz demektir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

(Müslümanların  dertleri  ile  ilgilenmeyen,  onlardan  değildir.) [Hâkim]

Yiyecek,  içecek,  giyecek,  barınacak,  canını,  malını savunacak ve başka ihtiyaçları için Müslümanlara yardım etmek, hem vazife, hem de çok sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Bir  Müslümanın  sıkıntısını gidereni  veya  bir  mazluma  yardım edeni, Allah affeder.) [Buhari]

(Bir  din  kardeşinin  ihtiyacını  gideren,  ömür  boyu  ibadet  etmiş gibi sevap kazanır.) [Buhari]

(Din kardeşini savunan Müslümanı Allahü teâlâ,  Cehennem ateşinden korur.) [Taberani]

(Bir mümini, bir münafığın zulmünden koruyan,  Cehennem ateşinden korunur.) [Ebu Davud]

(En kıymetli amel,  bir müminin sıkıntısını gidermek,  borcunu ödemek veya karnını doyurmak suretiyle onu sevindirmektir.) [Taberani]

(Din kardeşinin aleyhinde konuşulurken, onu savunmaya gücü yeterken,  susanı,  Allahü teâlâ dünya ve ahirette zelil eder.) [İbni Ebiddünya]

 

İmam-ı Rabbani hazretleri de (Kuddise sirruh)buyuruyor ki:

(İşte bugün,  her Müslüman,  elinden gelen yardımı yapmayıp, İslamiyet baskı altına düşerse, yardımı esirgeyen her Müslüman, ahirette mesul olur.  Bunun için kuvvetim olmadığı halde,  yardıma koşmaya özeniyorum. Güçlükleri yenerek, İslamiyet’e ufacık bir hizmet edebilmek yolunu arıyorum.  "İyilerin çoğalmasını isteyen de,  onlardan sayılır" buyuruldu.) [1/47]

 

(Bugün İslamiyet’e yardım için az bir şey vermek, binlerce altın vermiş gibi kıymetlidir. Hangi talihliye, bu büyük nimet ihsan edilirse, ona müjdeler olsun! Dinin yayılmasına hizmet eden, cihad sevabına kavuşur.

Hele bu zamanda Müslümanlara yardım etmek daha güzel, daha sevaptır.) [1/193]

(Dua ordusunun askerlerinin kalbleri kırık olduğu için savaş ordusunun askerlerinden  daha  ileridir.  Dua ordusunun askerleri,  gaza ordusu askerlerinin ruhu gibidir.  Gaza  ordusunun askerleri,  onların bedenleri gibidir. O halde, gaza ordusunun askeri, dua ordusu olmadıkça,

iş başaramaz. Çünkü ruhsuz  bedene  hiçbir  yardımın  faydası  olmaz.) [3/47]

Eğer  bir  Müslüman,  diğer  Müslümanlara  eli  ile,  malı  ile  yardım edemiyorsa,  dua  ederek  yardım  etmelidir!  Bir  hadis-i  şerifte  de buyuruluyor ki:
(Müslümanın,  Müslüman  üzerindeki  hakkından  biri,  ona  gıyabında dua etmektir.) [Deylemi]

Hiçbir yardım yapamayan dua etmelidir. Beklemeden her an dua edebilir.

***
Zaferler,
Haklı çığlıklara sahip çıkan ve inanan bu kahraman Milletin olacaktır.…
Çünkü, hem dünyasını hem de ahiret gününü  unutmamaktadır.  

 



   
 

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: