• resmi ilanlar
Fatma Marmara [email protected]

2021 UMUTLA BEKLENEN GÜZELLİKLERİ GETİRSİN

31.12.2020 11:00:03

 

Yeni umutlar, güzel dilekler dileyerek girdiğimiz 2020 yılını uğurlamak hiç bu seneki kadar önemli olmadı. Gitsin ve bir daha gelmesin ama gelen yıllarda giden bu yılı asla aratmasın.

Her sene yeni bir yıla girerken, mutluluk, barış, kardeşlik, sevgi dilekleri dökülürdü dillerden, şimdi ise neredeyse sadece sağlık!

2020 yılında en çok dilenen dilek oldu sağlık ve en çok yazdığımız, söylediğimiz başın sağ olsun ya da geçmiş olsun dilekleri.

Diller dilerken dilekleri gönülden ve denir, inanılır ki yeni bir yıla nasıl girersen, hep öyle geçer. İşte o nedenle coşkuyla, eğlenceyle girilmeye çalışılırdı yeni bir yıla kalabalıklar içinde, dost, arkadaş, kardeş, aileyle neşeli ortamlarda.  Sofralar donatılırdı ki bolluk, bereket olsun, her yer ışıklarla süslenirdi ki aydınlık günler, yarınlar olsun.

Kapkara, karamsarlık içinde geçen bir yıl oldu 2020.

Akşam neşe içinde konuştuğu kişinin, ertesi gün bir anda ölüm haberiyle sarsıldı insanlar.

Tamam, ölüm her zaman için beklenmedik bir anda gelirdi ama bu kadar çok kişi, bu kadar kısa sürede, çok büyük felaketlerde bile yitirilmezdi. Bir pandemi ancak dünyayı bu kadar çaresiz kılabilirdi ve kıldı da.

Meslektaşlarım, arkadaşlarım olan sağlıkçıların ve yine ailemdeki sağlıkçıların canla başla mücadelesini, bu mücadeleyi verirken hastalığa yakalanışlarını izledim çaresizlik içinde. Yanlarına bile gidemeyerek, hiçbir şekilde yardımcı olamayarak, öyle elim kolum bağlı, öyle büyük bir çaresizlik içinde. 

Yine hastalığa yakalanan bu fedakâr insanlardan her gün mutlaka birkaç tanesinin ölüm haberiyle dağlandı yüreğim. Fedakârca, cefakârca savaşan ve bu savaşta yenik düşerek hayatını yitiren sağlıkçılardan kimi küçük bebeğini bırakmıştı beşikte, kimi daha çok gençti ve henüz hizmet verdiği mesleğinin ilk yıllarıydı.

Bir yanda işsizler, kapanan iş yerleri, umutsuzca belirsizlik içinde yarın ne olacak düşünceleri içinde yaşayanları gördük üzüntü içinde. Bir kez daha anladık ki en büyük servetimiz aslında öncelikle sağlığımızmış.

Aile birlikteliğinin önemi, küçük şeylerle mutlu olmanın eşsizliği, besinlerimizin, beslenmemizin kıymetini, ata tohumlarımızın, suyun değerini idrak ettik bir kez daha bu süreç içinde ve temizliğin önemini dillendirdik maskeler gerisinde.

Özlemler arttı bizim hiç alışık olmadığımız, sarmaş dolaş kucaklaşmayı seven bu toplumu, bu kültürü yıllarca yaşamış, genlerine kazınmış kişiler olarak düşünüldüğünde.

Birbirimize özlem, geçmişe özlem!

Ne güzeldi bizim çocukluğumuzdaki o yıllar, meğer ne değerliymiş kıymetini bilemeden geçirdiğimiz o yaşanan zamanlar.

Teknolojinin kolaylığı olmadan yaşanan o yıllarda yokluk, yoksulluk vardı ama sıcacık yanan, üzerinde kestane, nohut kavrulan sobanın başında tüm aile, akrabalar, arkadaşlarla birlikte girilirdi neşe içinde yeni yıla. Siyah beyaz ekranda, Zeki Müren şarkıları eşliğinde.

Simli, yanar dönerli, kar taneli, manzara, çiçek, rengarenk dilek kartlarının birkaç gün önceden PTT kuyruklarında gönderildiği, postacının yolunun gözlenip, sevdiklerimizden getireceği en güzel sözler ve dileklerle bezenen yılbaşı kartlarının beklendiği o günler geride kaldı özlem içinde.

Şimdi iletişimin hızlı, imkân ve olanakların daha fazla olduğu teknoloji çağında, kutlanırken yeni yıl sosyal medya hesaplarından mesajlarla, coşkulu alışverişler sanal, özlem giderilmeye çalışılan görüşmeler sanal,  hayatın gidişi ve belki de bizim gelecekteki benliğimiz bile sanal.

Bizim ve bizden önceki şuanda yaşayan kuşakların göremediği, hayatında olmadığı birçok şeyin varlığını bırakın, varlığın ötesine geçtiği akıl almaz değişim, gelişim yaşanırken, kaygı elbette var, çocuklarımızın, torunlarımızın bu hızlı değişim içinde neler yaşayacağı, belki de yaşayamayacağı bir dünyaya karşı. 

Eskiden, yeni yıla girmeden aylar öncesinden yağarken lapa lapa kar, yağan o karlardan dolayı kapanan yollarda büyüklerimizin açtığı, iki insanın yan yana zor geçeceği daracık neredeyse tünel gibi yollardan okula giderdik bizler. Yağan karlar, çam ağaçlarının dallarını yılbaşı ağacı süsler gibi muhteşem bir görüntüye dönüştürürdü, bakmaya doyamadığımız.

Şimdi birkaç gün önce serpiştiren az miktarda bir alatav beyazlık. Ne doğru dürüst yağan o yoğun kar ne sicim gibi yağan yağmurlar ne de o karda ve yağmurda neşe içinde okula koşuşan çocuklar var. 

Bozulan ekolojik denge, bozulan mevsimler, bozulan gıdalar, virüslerle savaşamayacak duruma gelen bedenler ve bozulan sağlık.  

Bitecek mi peki bu yeni yılda?

Yeşerecek mi yine sağlığa, sevgiye, saygıya, umuda dair gelişmeler?

Gerçekleşecek mi güzel sözcüklerle bezenen bu dilekler ve beklentiler?

Umutsuz, çaresiz, evsiz, barksız, işsiz kalan insanların yarınlardaki belirsizliği yok olup, mutluluk şarkıları mırıldanacak mı yine dudakları?

Okullarına koşacak mı yine neşe içinde minik yumurcaklar?

Sağlık, mutluluk, güzellikler ve huzur içinde yine sokaklarda dolaşacak mı insanlar?

2021 yılında ve ondan sonraki yıllarda bu dilekler gerçekleşsin. Tüm yitirilen ama umut edilen, beklenen güzellikler bu yıl geri gelsin.

Yeni yılın başta sağlık olmak üzere huzur, sevgi, barış, mutluluk, güzellik getirmesi dileklerimle…

Sevgi ve saygılarımla…

Fatma Marmara.

 

 

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: