Fatma Marmara [email protected]

UZAKLARDAN ÜMİDE YOLCULUK - 2.Bölüm

09.09.2014 00:00:00

Öğrenciydi çoğu. Eğitim yılında ki masraf yükünün birazını bile olsa, ailenin omuzlarından alabilmekti amaçları. Ümitlerinin peşinde 1500km. Yol kat edip gelmişlerdi. Gelmişlerdi de ne yer ne içerlerdi? Nasıl bir yaşam sürerlerdi bu yaban iller de? Aynı vatan da beraber yaşasak bile, yine de yabancıydılar bu şehirde.

Bu hafta da bahçe sahibi Recep Bey, yine komşu bahçe sahibi Kenan Bey ve çavuşları Halil Bey ile devam etti sohbetimiz.

-Devlet resmi kurumları tarafından mevsimlik işçilerle ilgili ne tür çalışmalar yürütülüyor?

Kenan Bey: fındık işçileri ile ilgili valilikler de tarla bahçe sahipleri ile toplantılar yapıyorlar. Dışarıdan gelen işçilerin eğitimleri, sosyal durumları, güvenceleri, yevmiyeleri ve hakları konularını kapsayan toplantılar bunlar. Nasıl gidip gelecekleri, belli bir yerde toplu halde konaklamalarını içeren toplantılar. İl özel idarelerinde de bu konuda çalışma var. İlk geldikleri yerlere kamplar kuruyorlar ve oraya yerleşmesi sağlanıyor. Oradan da ihtiyacı olan bahçe sahipleri istediği sayı doğrultusunda çalışacak eleman alıyor. Batı Karadeniz bölgesine gelen işçiler de genelde bu dönemde okulların kapalı olması ve tatil dönemine denk geldiği için eğitim çalışması yapılmıyor. Başka yerlerde bu dönem içini kapsıyorsa seyyar okullar ya da uygun yerlerde geçici okullar açılıyor.

-İşçiler burada ki çalışmalarını ne şekilde yürütüyorlar?

Kenan Bey: Hep beraber birlikte çalışıyoruz. Onlar kendileri özerk olarak çalışıyorlar. Biz çalışmaları konusunda şöyle ya da böyle olsun demiyoruz. Onların başında çavuşları var. O, onları yönlendiriyor. Şurayı toplayın, mola verin, yemek saati gibi. Çalışma, dinlenme, başlama ve paydos sürelerini de yine çavuş belirliyor.

-Nereden geldiniz ve kaç kişisiniz şu anda?

Halil Çavuş: Biz Batman’dan geldik. 17 kişiyiz.

-Nerede Kalıyorsunuz? Bahçe sahipleri ve çalışma şartları ile ilgili bilgi alabilir miyim?

Halil Çavuş: Recep Beyin evinde konaklıyoruz. Suyumuz bol, imkânlarımız bol. Burada bahçe sahipleri ile bir aile gibiyiz. Fındık sahipleri ile hiçbir sorunumuz yok. Birbirimizden memnunuz. Çalışma şartları ve dinlenme süresi benim elimde, ben ne zaman mola ya da çalışma dersem o olur. Buna fındık sahibi karışmaz.

-Kaldığınız ortam hakkında bilgi verir misiniz? Kaldığınız yerden memnun musunuz? Banyo yemek sorununuz var mı?

Halil Çavuş: Bizim burada imkânlarımız çok iyi ve bu yönde şanslıyız. Kaldığımız ev Recep Beyin evinin alt katı komple bize ait. Banyomuzu, yemeğimizi rahat yapıyoruz. Yemek yediğimiz geniş bir alan ve yatmak için odalarımız var. Suyumuz, elektriğimiz, odunumuz mevcut. Yemeğimizi kendimiz yapıyoruz. Gruptan bir kişi evde kalıyor ve yemeği o pişiriyor. Akşam paydos olunca yemeğimizi yiyor, banyomuzu yapıyor, bir süre sohbet edip çaylarımızı içtikten sonra yataklarımıza uzanıyoruz.

-Buraya fındık toplamaya gelen tüm gruplarda sizinle aynı imkânlara sahip mi?

Halil Çavuş: Gurbette çalışıyorsanız evde ki gibi aynı yaşantınızı bulmanız mümkün olmaz. Yemek konusu olsun, banyo konusunda olsun mutlaka sıkıntıları olur. Ama bizim burası çok iyi ve biz yerimizden çok memnunuz. Bir sıkıntımız olduğunda bahçe sahipleri( patronlar) çözüm buluyorlar. Bir hastamız olduğunda hastaneye götürüyorlar. Başka yerlerde çalışanlar için aynı durum söz konusu değil. Barınma sorunu, banyo yapma sorunu var.

-Genelde çoluk çocuk tüm aile mi geliyorsunuz?

Halil Çavuş: Bizim grupta küçük çocuk yok. En ufağımız 14 yaşında ve benim kızım. Çalışmaya değil gezmeye geldi aslında. Kendi isteği ile yardım etmeye çalıştığı anda da tehlikeli olan yerlerden uzak tutuyorum. Düz yerde yanımda oyalanmasını sağlıyorum. Herhangi bir kaza gelip bir şey olması durumunda mal sahibi de ben de zarar görmek istemem. Zaten kanunen de yasak. Geçen sene aşçımız çocuğu ile geldi ama bu zor oldu onun için de. O nedenle çocuklu getirmeyi düşünmüyorum.

-Kaç senedir geliyorsunuz ve buradan sonra başka yere çalışmak için gidecek misiniz?

Halil Çavuş: 3 senedir geliyoruz. Burada işimiz bitince doğru memlekete gideceğiz.

-Alışverişlerinizi nasıl yapıyorsunuz? İhtiyaçlarınızı nasıl karşılıyorsunuz?

Halil Çavuş: İhtiyacımız ne varsa liste yapıp patronumuzun eline veriyoruz. Çarşıda kurulan pazardan ve marketlerden alıp getiriyor. Seyyar satıcılarda geliyor onlardan alıyoruz. Bazen de kendimiz patronla beraber çarşıya gidip alıyoruz. Batman da bir kasa domates (15kg.) 10 TL. burada mevsimlik işçiler geldi diye kilosunu 3-4 TL. çıkarıyorlar.

Devam edecek

Fotoğraflar; yazarımıza aittir.