Yalancı dünyaya konup göçenler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Yalan dünyadan bir yıldız daha kaydı, haberini alamayacağımız, göremeyeceğimiz, görüşemeyeceğimiz can dostumuz, BOFSAD ailemizin yıldızı Mithat Hitit göçtü gitti aramızdan.
Yılbaşında konuğumuzdu Hamza kardeşimle ( Hamza Canbaş) birlikte. Derlerdi hep “yeni yıla nasıl girersen bir yılı öyle geçirirsin.” Gülüştük aramızda bir yıl boyunca ayrılmayacağız, beraberiz diye. Doğru değilmiş bu sözde, yalan dünyanın yalanları gibi.
Daha 7 ay geçmeden haberini aldık “kalp krizi geçirdi, hastanede” diye. Uzaktaydı yattığı hastane ta İzmir’de. Telefon trafiği susmadı, herkes merak içinde aradı durdu birbirini.
Dualar edildi “şifa bulsun” diye.
Ömür belirli, nefes sayısı da… Ne uzatılır, ne kısaltılır. Can dostumuzun da ömrü yetmedi. Bizi BOFSAD ailesini, sevenlerini gözyaşları içinde bıraktı ve gitti. Bu gidiş öyle güzel günlere denk geldi ki. Güzel ruhlu Mito; Ramazanın son haftasında hastalandı ve bayramda aramızdan ayrıldı. Aramızdan ayrıldı bizi boynu bükük bıraktı ama kalplerimizden, akıllarımızdan hiç ayrılmayacak. Gülen yüzüyle gözlerimizin önünde yaşayacak.
Makro çekimlerini bize sevdirendi. Normal bir makro değildi onun ki soft renkleriyle, naif dokularıyla kişiyi içine çeken, düşündüren fotoğraflardı her birisi. O’nun makro fotoğraflarında renkler ahenkle dans ederdi. Ruhunuzu alır, bambaşka dünyaya çeker götürürdü. Büyülü bir dünyaydı orası. Tarif edemediğin ama huzuru bulduğun, renklerin, dokuların güzelliğinde sarhoş olduğun bir dünyaydı.
Hocamızdı, çektiğimiz fotoğraflara bakarken “ sil, sil olmamış” derdi. Sanat konusunda son derece titiz ve duyarlıydı. “Bunu alıp duvarına asar mısın? Böyle, düşün!” derdi.
Gece sabaha kadar evindeki laboratuarında makro çalışmalar yaptığından, sabah çok erkenden çıktığımız fotoğraf çekim gezilerine genelde zor yetişir ya da arkadan taksi tutar gelirdi.
Sımsıcak bir sevgi taşırdı hep yüreğinde. Herkesle çok iyiydi ve hep gülümseyerek sıcak can dostlukla sımsıkı sarılırdı. Sanki doğduğumuz günden beri bizlerleydi. Ayrılsan da aramızdan “sen uyuyakaldın Mito” diyeceğiz ve hep yine burada bizimle, yanımızda olacaksın.
Bizden büyük olmasına rağmen, BOFSAD ailesinde en küçüğümüzün bile MİTO’su, can arkadaşıydı. Kimsenin üzülmesini istemez, derdimizle dertlenir, neşemizle neşelenirdi. Ondan olsa gerek ki ta İzmir’de geçirdi bu krizini. Yoksa yattığı yoğun bakım ve hastane önü bir an bile boş kalmazdı. Zira Bolu’da birçok kişi içinde Mito’nun yeri kalplerde hep aynıydı.
Nurlar içinde yat MİTO (Mithat Hitit), mekânın cennet olsun. Buluşacağız yine çok yakında orada, belki yarın, belki yarından da sonra.
Fatma Marmara
Sevgi ve saygılarımla…
Güzel İnsan Yufka yürekli,Mekanın Cennet olsun Mithat abi
Doğrusu Makro fotoğrafa daldım da içeri girdim içeri...Bir de gördüm ki matem var içeride...Hem de beni saliselerde etkileyen eserin ustasının ayrılığı...Mekanı cennet olsun....Geride bıraktığı ailesi ve sevenlerinin başı sağolsun... sabırlar versin...(c.c.)
Sevgili Mito, Hem çok iyi bir çocuktun, hem de çok iyi bir insandın. He rşeyden önemlisi çok iyi bir dosttun. Beni bırakıp gittin ya, benim bir yanım gitti. Şimdi çocuklar öksüz, fotoğraflar yetim kaldı. Mekanın cennet olsun emi.