KALBİMİZ SEVGİ İÇİNDE SAĞLIKLI KALSIN

07.10.2015 00:00:02

“Kalbinizi Koruyun İçinde Sevdikleriniz Var” sloganı ile çıkılmış bu sene Dünya Kalp Günün de.

Sevginin barındığı, sevilenlerin sığdırıldığı, tüm bedene durmadan gece gündüz kan pompalayan o değerli organımızın sağlığının bozulmasından dolayı oluşan kalp krizleri küçük yaşlara kadar indi.

Dünyada her yıl 17,3 milyon insan, Kalp ve Damar Hastalıklarından yaşamını yitiriyor. "Düşük ve orta gelirli ülkelerde Kalp ve Damar Hastalıklarından ölüm oranı % 82, küresel olarak bir numaralı ölüm sebebi" olduğunu belirtiliyor uzmanlar. Yine onların verilerine göre, "önümüzdeki 15-20 yıl içinde toplum sağlığını tehdit eden boyutlara ulaşacağını önemli bir sorun haline gelebileceğini" söylüyorlar.

Kalp ve Damar Hastalıklarında en önemli etkenler ise erken yaşlara kadar inen sigara, alkol, madde kullanımı, stres, sağlıksız beslenme, yetersiz fiziksel aktivite ve genetik faktörler.

Ne yediğimizi, nasıl üretilen gıdalar yediğimizi bilmez bir durumdayız. Biz dikkat etmeye çalışsak da bol hormonlu sebze ve meyveler, merdiven altında yapılan içinde neler olduğu, nasıl yağların kullanıldığı bilinmeyen aşırı sağlıksız gıdalar, sağlığı tehdit eden örnekler.

Yine doğmuş yağ, trans yağ ve tuzun, şekerin fazla kullanımı, sebze, meyve, balığın, kuru baklagiller ile tam tahıllı ürünlerin az tüketimi Kalp ve Damar Hastalıkları riskini artıran yanlış beslenme nedenleri.

Stres ise kalbimizi olumsuz etkileyen, günümüzde oldukça fazla yaşanan faktörlerden bir diğeridir. Çevremizde her gün daha da artan belirsiz, karanlık, kaygı, kaos dolu yaşam, işsizlik, güvensizlik, kargaşa, terör, bireysel sorunlar ve tüm bunlara bağlı üzüntülerde kişilerde oluşan stres nedenleri.

Öte yandan hareketlerimizi de kısıtladık. Artık her şey elimizin altında ve tek tuşla, bir kelime ile her bilgiye ulaşır, tüm işimizi oturduğumuz yerden yapar hale geldik. Oysaki uzmanlar; "haftada beş kez 30 dakika süreyle yapılan orta zorlukta fiziksel aktiviteler, kalp hastalığı riskini azaltacağı gibi glikoz metabolizmasını da düzenlemekte, vücut yağ yüzdesini azaltmakta ve kan basıncını düşürmektedir" diye belirtiyorlar.

Etkenler içinde en tehlikeli olanlar ise sigara, alkol, madde bağımlılığı. Sigara yeni bir kalp krizine zemin hazırladığı gibi kalp hızını artırıp tansiyonu yükselterek, kalp yetersizliğini kötü yönde etkileyebiliyor. Kişi sigarayı aktif olarak kendisi içmese bile yanında ki içenler sayesinde pasif içici durumunda oluyor. Etrafımızda da görüyoruz benzeri örnekleri. Anne babanın elinde sigara yanına küçücük çocuklarıyla araba ile seyahat etmekte veya evde birlikte.

Kalp yetmezliğinde; çabuk yorulma, bitkinlik, nefes darlığı, iştahsızlık, gece sık idrara çıkma, böbreklerin vücutta su ve tuz tutmasına bağlı ödem, kilo alma, kalp atımlarının hızlı ve düzensiz olması en sık görülen belirtiler arasında yer alıyor.

Ancak bazı hastalarda çok ileri evrelere kadar belirtilerin görülmeyebileceğinin de unutulmaması gerekiyor. Muayene ve bir takım laboratuar tetkikleri ile fark edilebiliniyor.

Bazen de kalp yetmezliği tanısını başka işlemler esnasında rastlantısal yapılan akciğer grafiğinde ve kalp ultrasonunda tespit ediliyor. Yetmezlik ilerledikçe istirahat esnasında oluşan nefes darlığı veya yatakta yatarken nefes almada güçlük ile kendini de belli ediyor. Akciğerdeki fazla kan ayrıca kuru, gıcık tarzında bir öksürüğe de neden olabiliyor.

“Kalbinizi Koruyun İçinde Sevdikleriniz Var” sevgiler, iyiye, güzele ait değer ve duygular var. Ne, bu güzellikler kalbimizden çıksın, ne de kalbimiz yetmezlikler içinde çaresiz kalsın.

Sevgi ve saygılar…

Fatma Marmara