
Rahmi Tamer Özçelik
rahmitamer@hotmail.com
90’lı yılların sonuna doğru görev nedeniyle ilk defa yurt dışına çıkmış ve Almanya’ya gitmiştim.
Orada dikkatimi çeken ilk şey yollarda yapılan çalışmalar oldu.
Asfalt yollarda meydana gelen bozulmalar, titizlikle temizleniyor, şekillendiriliyor ve ondan sonra yama asfalt atılıyordu. Hiçbir seviye farkı olmuyor, sadece renk farkından onarım yapıldığını anlayabiliyordunuz.
İşi gücü bırakıp onları seyretmiştim. Hatta yanımdaki arkadaşlar bayağı dalga geçmişlerdi.
Benim bu merakım ne teknik personel olmamdan, ne de yol yapım ya da asfaltlama işi ile uğraşmamdan geliyor. Sadece canım memleketimde her sene yapılan onarımların baştan sağma yapılması sayesinde yollara dökülen milyonlarca liraya acıdığımdan kaynaklanıyor.
Sizler de görmüşsünüzdür… Bizdeki yol yama çalışmaları oldukça pratiktir. Bir kamyonun üzerinde bir adam, aşağıda başka bir adam… Kamyondaki asfaltı atar aşağıdaki bir tırmıkla düzeltir. İşlem tamam…
Biraz insafı olanlar ise, yama yapılacak yeri üstün körü süpürüp biraz da zift sürer, yukarıda bahsettiğim işlemi ondan sonra yapar…
Sonra da şu kadar yol yaptık, şu kadar yol onardık diye ahkâm keserler.
Keşke yapmasaydınız… Hiç olmazsa yol bozuk deyip daha yavaş ve dikkatli giderdik. Binlerce lirada boşu boşuna heba olmazdı.
Ne demek istediğimi Kalıcı Konutlardan Sağlık Müdürlüğüne giden Mehmet Akif Ersoy Bulvarı’nı ve kanal yolunu gördüyseniz çok iyi anlarsınız.
Kullandığınız araba sanki kaldırımdan inip yeniden kaldırıma çıkıyor…
Ne diyelim? Bir art niyet olmadığı sürece çözüm kolay: “Ekip, ehliyet, kontrol.”
*****
Bahar geldi doğa yavaş yavaş uyanıyor…
Sizi bilmem ama benim içimden yürüyüş yapmak, kırlara uzanmak geçiyor…
Bolu bu anlamda bir hazine olduğu için şehrin hemen dışına çıktığımda bu amacıma ulaşıyorum…
Ama ne yalan söyleyeyim pek de şehir dışına çıkmaya gerek kalmıyor.
Sağ olsun belediye her tarafı çiçek bahçesine çevirmiş. Her yer rengârenk. İnsanın gözü gönlü açılıyor.
Bir de Atatürk orman Parkı’nı görmelisiniz. Yemyeşil… Misler gibi kokuyor…
İnsan spor yaparken bile yorulduğunu fark etmiyor…
Daha önce de belirtmiştim.
Önemli olan proje üretmek ve hayata geçirmek değil, sürdürülebilir olmasını sağlayabilmektir. Bana göre Bolu Belediyesi park ve yeşil alanlar konusunda oldukça başarılıdır. Emeği geçen herkese teşekkür ederim.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!