• resmi ilanlar
Rahmi Tamer Özçelik [email protected]

ÇEVREDEKİ YABANCILAR

27.04.2016 00:00:02

İletişim eksikliği çağımızın en büyük sorunlarının başında geliyor…

Günümüzde insanlar arsındaki iletişim, sağırlar diyaloguna benziyor… Hiç kimse karşısındakini dinlemiyor, sadece kendi tarafından anlatmaya çalışıyor. Sanki taraflardan birisi yabancı bir dille konuşuyor da, kimse onu anlamıyor…

Peki, nedir iletişim?

İletişim; bilgi, duygu, düşünce ve davranışlarımızın karşımızdakine aktarılma çabasıdır. Bir anlamda karşımızdaki ile ortaklık kurmak için amaçlı bir çabadır.

İki kişinin birbirini anlaması, birbirlerine kendilerini anlatabilmesidir...

Bu durum insanın varoluşuna kadar dayanır. Aksi takdirde bu günlere gelmemiz, keşifler yapmamız, ticareti gerçekleştirmemiz, dünyayı sınırların olmadığı küresel bir alana dönüştürmemiz, savaşmamız ve barışmamız aslan mümkün olmazdı.

Sahip olduğumuz tüm zenginlik, kolaylık ve imkânların temelinde iletişim vardır.

Ancak sahip olduğumuz bu zenginlikler, ne yazık ki iletişimin yok olmasına ve bir anlamda yabancılaşmaya neden olmaktadır. Bana göre bunun en büyük nedeni teknoloji bağımlılığı...  Teknolojiyi kendimize esir etmemiz gerekirken biz ona esir oluyoruz.

Saatlerce bilgisayarın başından kalkmıyor, programlarımızı televizyonlardaki dizilere göre ayarlıyoruz.

Bu sayede başkalarına kendimizi ifade edemiyor, kendimizi anlatamıyor, başkalarını dinleme tahammülümüzü git gide kaybediyoruz.

Bunun sonucunda da trafikte meydana gelen en ufak bir tartışma, ya yaralanma ya da ölümle sonuçlanıyor. Eğlenmeye gidiyoruz, en ufak bir sebepten yarınlarımızı karartıyoruz.

Aslında refahın artması da iletişimsizlik ve yabancılaşma konusunda önemli bir rol oynuyor.

Evlerde ısıtma alanının ve kullanım alanının geniş olması, her aile bireyine özel yaşam alanı düşünülmesi, bireyler arasındaki iletişimi ister istemez azaltıyor.

Ve halen bunun farkına varmıyoruz…

Refahımızı artırmak için, mutluluğumuzdan olmak ve birbirimize yabancılaşmak pahasına deli gibi çalışıyoruz.

Güzel bir örnek var aşağıda umarım ders çıkarırız:

“Okuldaki ikinci ayımda, hocamız test sorularını dağıttı.

Ben okulun en iyi örgencilerinden biriydim. Son soruya kadar soluk almadan geldim ve orada çakıldım kaldım. Son soru şöyleydi:

-Her gün okulda gördüğünüz hademe kadının ilk adı nedir?

Bu her halde bir çeşit şaka olmalıydı. Kadını, yerleri silerken, hemen her gün görüyordum.

Uzun boylu, siyah saçlı bir kadındı. 50’lerinde falan olmalıydı. Ama adını nerden bilecektim ki!

Son soruyu yanıtsız bırakıp kâğıdı teslim ettim. Süre biterken bir öğrenci, son sorunun test sonuçlarına dâhil olup olmadığını sordu:

-Tabii, dâhil dedi, hocamız… Ve devam etti:

-İş yaşamınız boyunca birçok insanla karşılaşacaksınız. Hepsi birbirinden farklı insanlar... Ama hepsi sizin ilginiz ve dikkatinizi hak eden insanlar… Onlara sadece gülümsemeniz ve merhaba demeniz gerekse bile…

Bu dersi hayatım boyunca unutmadım. Hademenin adını da…

Adı Dorothy idi.

 

 

YORUMLAR  (Toplam 1 yorum)

  • mehmet  (28.04.2016 09:20:45)

    bizimkinin ismi Ayşe idi

  • Yorum yazın!
     1250 karakter yazabilirsiniz

    Yazarın son yazıları

    Yazarın TÜM YAZILARI

    Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: