
Fatma Kubilay
Atlas dergisinin Kasım ayı sayısını aldığımda çok ilginç bir yazı ile karşılaştım. Yazı ve fotoğraflar Selcan Küçüküstel’e ait.
Moğolistan ‘ın kuzeybatı sınırında, Sayan Dağlarında rengeyikleriyle birlikte göçebe hayatı süren ve Türkçenin bir lehçesini konuşan Dukhalar’ı anlatıyordu. Gerçekten çok ilginç bu yazıyı okuyana kadar Moğolistan’da Türkçe konuşan böyle bir halk olduğunu bilmiyordum. Bir çırpıda okudum, çok güzel bir yazı, fotoğraflar Dukhalar’ın göçebe hayatının bir özeti. Yazıya göre Dukhalar’ın ataları 1940’lı yıllarda Rusya sınırları içinde bulunan Tuva’dan çıkıp, dağların arasında geyikleriyle yolculuk ederek Moğolistan’ın kuzeyine göç etmişler. Rusya-Moğolistan sınırı kapandıktan sonra da Moğolistan sınırları içinde kalmışlar. Dukhalar yüksek yamaçlarda rengeyiği yetiştirerek göçer hayatlarına devam etmektedirler. Rengeyiklerini sütü ve üzerine binmek için kullanıyorlar ve zorda kalmadıkları sürece et ihtiyacı için kesmiyorlarmış.Geleneksel olarak geçimlerini yabani hayvan avlayarak ve doğadan topladıkları bitkilerle sağlıyorlarmış.
Dilleri ise gerçekten bugünkü Türkçemizle ortak birçok öge içeriyor. Selcan Küçüküstel’in yazdığına göre Dukhaca da “cürü” Türkçemizde “yürü”, gız,kız, ool, oğul; guş,kuş “süt içher bi” süt içermisin?” demekmiş.
Ayrıca Selcan Küçüküstel’e “sen nerden gelgen?” diye sormuşlar, bunu çevirmeme zaten gerek yok o da cevaben “men Türk ulusundan gelgen, meem adım Selcen” diye cevap vermiş. Yazıda daha pek çok örnek verilmiş. Okumanızı tavsiye ederim. Dukhalar hakkında daha çok bilgi edinmeye çalışacağım.
Ancak Dukhalar Moğolistan’ın en küçük etnik grubu imiş ve Moğolistan’daki toplam nüfusları 500 kişi imiş. İçimi onları görmek için çok büyük merak sardı. İnşallah kısmet olur da bir gün Dukhalarla tanışma ve konuşma fırsatım olur.
Yazıyı okuyunca çok mutlu oldum ve heyecanlandım. Sizlerle de paylaşmak istedim. Eminim benim gibi pek çok kişinin de Türkçe konuşan Dukhalar’dan haberi yoktur. Bundan sonra Türkçe konuşan halkları ayrıntılı araştırmaya karar verdim. İnşallah Türkçe sonsuza kadar yaşar ve tüm dünyaya yayılır.
Sağlıcakla kalın.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!