
Rahmi Tamer Özçelik
rahmitamer@hotmail.com
İki gün sonra Kurban Bayramı…
Herkes sevinç ve umut dolu duygularla Kurban Bayramı’nı kutlayacak…
Kimisi senenin son tatilini yapma fırsatını yakalama mutluluğu, kimisi ibadetini yerine getirmenin hafifliği, kimisi ise ailesine kavuşmanın hazzıyla…
Kim nasıl kutlarsa kutlasın ama unutmasın;
Bayramların sevinç ve neşe demek olduğunu…
Kırgınlıkların olmadığı, kin ve nefretin geride kaldığı güzel günler olduğunu…
Sevgi ile kucaklaşmak için bulunmaz bir fırsat olduğunu…
Bereketin, özlemin, sevginin paylaşımı olduğunu…
Paylaşmanın güzelliklerini yaşamak olduğunu...
Sevindirmek, güldürmek, mutlu etmek olduğunu…
*****
Asıl önemlisi de bayramlara çocukların gözünden bakabilmektir sanırım…
Bayramlar çocuklar için harçlık demek, çikolata demek, hediye demektir.
Bayramlar çocukların gözünde, en çok harçlığı veren birincidir, en sevilendir mantığında bir yarışmadır.
Kim unutabilir ki;
Çocukken verilen şekerlerin, mendillerin, küçücük hediyelerin bizleri ne kadar mutlu ettiğini?
En çok harçlığı verenlere ilk önce gitme arzusunu?
Unutmayalım ki çocuklar, ne görürlerse onu yapacaklardır.
*****
Adam 3 yaşındaki kızını, pahalı bir hediyelik kaplama kâğıdını ziyan ettiği için azarlamıştı. Küçük kız, koskoca bir paket altın yaldızlı kâğıdı bir kutuyu eğri büğrü sarmak için kullanmıştı...
Bayram sabahı küçük kız paketi getirip "bu senin babacığım" dediğinde üzüldü, acaba gereğinden fazla mı tepki göstermişti kızına... Bir gece önce yaptığından utandı...
Ne var ki paketi açınca yeniden öfkelendi. Kutunun içi boştu... Kızına gene bağırdı:
- Birisine bir hediye verdiğinde, kutunun içinde bir şey olması lazım, bunu da mı bilmiyorsun?
Küçük kız gözlerinde yaşlarla babasına baktı:
- O kutu boş değil ki baba, dedi. "İçini öpücüklerimle doldurmuştum."
Adam öyle fena oldu ki... Koştu... Kızına sarıldı... Beraberce ağladılar.
Adam o altın kutuyu ömrünün sonuna kadar yatağının başucunda sakladı.
Ne zaman keyfi kaçsa, ne zaman morali bozulsa, ne zaman kendini kötü hissetse, kutuya koşar, içinden minik kızının sevgi ile doldurduğu hayali öpücüklerinden birini çıkarırdı.(Alıntı)
*****
Şimdi geriye dönüp baktığımda; çocukken aldığım hediyelerin, harçlıkların sadece bir simge olduğunu, bana bugünler için miras bırakılan sevgi temellerinin atıldığı kutular olduğunu görüyorum.
Her bayram geldiğinde de o kutulara bakmayı seviyorum.
<!--[if !supportLineBreakNewLine]-->
<!--[endif]-->
Mutlu bayramlar…






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!