• resmi ilanlar
Ayşe KUDU [email protected]

Sinema Terapi

03.04.2014 00:00:00

Efenim, Box Office’nin 2013 yılına ait Türkiye raporunda, 4 Ocak 2013'ten 2 Ocak 2014'ü kapsayan bir yıl boyunca, Türkiye'de faaliyet göstermeye başladığı 26 yıldan beri tüm zamanların seyirci rekoru, vizyona giren Türk filmi rekoru ve 1 milyon izleyici sınırını aşan film rekoru kırıldığı yer alıyor.

Çeşitliliği artıp yapım kalitesi yükseldikçe daha çok seyirciyi salonlara çeken Türk filmleri, 2013'te 29 milyon kişinin tercihi oldu. Sinema severlerin yüzde 57,7'sini oluşturan yerli film seyircisinin yüzde 76'sı ise ilk 10 sıradaki filmi izlemiş durumda. Türkiye’de satın alınan bilet istatistiklerine bakıldığında sinema seyircisinin sürekli arttırdığı görülüyor.

Sinema, insan yaşamına ve hayallerine ilişkin konuları ele alış şekli, düşüncelerin ve duyguların ifadesi, karakterlerin olaylara nasıl tepki verdiği, insan ilişkileri özellikleriyle izleyen kişiler üzerinde oldukça büyük bir etkiye sahip olduğu görülüyor. Örneğin, günlük hayatımızda baş edemediğimizi düşündüğümüz bir olayla uğraşırken o hafta izlediğimiz bir filmde benzer olayı, bizim yaşadığımızdan daha farklı bir şekilde değerlendiren karakteri gördüğümüzde düğümlenen problem bizim için o an çözülmüş olabilir.

İnsan doğasını anlatan filmlerin üzerimizdeki iyileştirici etkisini 4 evrede açıklayabiliriz:

1.       Özdeşleşme (Identification): Bu evrede, seyrettiğimiz karakterlerle kendimiz arasında benzerlikler görürüz. Bu karakterlerle kişilik yapımız veya yaşadığımız sorunlar açısından benzediğimizi düşünürüz. Karakterle kurulan benzerlik ile beraber, karakterin düşünce ve davranışlarının incelenmesi kendi davranış ve düşüncelerimizi sorgulamaya iter. Böylece kendi güçlü ve güçsüz yanlarını keşfedebiliriz.

 

2.       Katarsis (Catharsis): Filmdeki karakterlerin düşünce ve davranışlarının yanı sıra duygularıyla da özdeşim kurduğumuz için, o ana kadar bastırdığımız veya fark etmediğimiz duygularımızı ve iç dünyamızda yaşadığımız çatışmaları fark edebiliriz. Farkına vardığımız duygular filmle beraber şekillenir ve bu da bizde bir rahatlama sağlar.

 

 

3.       İçgörü (Insight): Özdeşim kurduğumuz karakterin düşünce ve davranışlarına bakarak kendi düşünce ve davranışlarımız hakkında içgörü kazanabiliriz.  Bu içgörüyü kendi sorunlarımıza çözüm bulmak için kullanılabiliriz. Ayrıca, karakterin davranışlarını gördüğümüzde herhangi bir uygulamaya girmeden farklı davranış şekillerini görmüş oluruz.

 

4.       Bütünleşme (Universalization): Bu evrede yaşadığımız sorunların sadece bize ait olmadığını, başkalarının da aynı sorunu yaşayabildiğini fark ederiz. Böylece hissettiğimiz yalnızlık ve dışlanmışlık duygularımız azalır ve sorunun çözümüne yönelik umutlarımız artar.

Dipnot: Film izlemek, sadece film izlemek değildir. Eğer sadece vakit geçirmek için izliyorsanız bastırdıklarınız hala depodaki kutularında saklanıyor olabilir, farkında olmaksızın…

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: