
Ayşe KUDU
boluexpress@hotmail.com
Elimizden Bir Şey Gelmediğini Düşündüğümüz Olay: Ölüm ve Çocuklarda Yas Süreci
Efenim, 13 Mayıs Salı günü Soma maden kazasında 301 kişi hayatını kaybetti. Başımız sağolsun. Hayatını kaybeden madencilerin ailelerine sabırlar diliyorum. Babasını, abisini, yakınını kaybeden çocukların tepkilerini bilirsek belki psikolojik sağlıkları açısından daha olumlu sonuçlar doğuracak davranışlar sergileyebiliriz.
…
Bildiğimiz gibi çocukların ölümü anlamlandırması ve bağ kurduğu birini kaybettiklerinde verdikleri tepkiler yetişkinlerden çok farklı. Yani, çocuklarda farklı bir yas süreci devreye giriyor.
İki yaşından küçük çocuklar ölüm kavramını kavrayamazlar. İki iki buçuk yaşındaki çocukların ölümle ilgili fikirleri çok belirsizdir. Okul öncesi dönemde ve okulun ilk yıllarında çocuklar ölümün bütün vücut fonksiyonlarının durması anlamına geldiğini giderek daha iyi anlayabilmektedirler.
Çocukların ölümü anlayamayacak kadar küçük olduklarını düşünmek, büyükler için genellikle daha kolaydır. Ancak, çocuğun ölümü anlayamamasının nedeni kapasitesinin yetersiz olmasından değil, bununla ilgili deneyimlere sahip olamayacak kadar kısa bir yaşantısı olmasından kaynaklanmaktadır.
…
Çocuğa ölümün gerçek nedeni yaşına uygun olarak ifade edilmelidir. Örneğin; birinin ölümünü istemiş olmanın, o kişiyi öldürmeyeceğinin anlaşılması çok önemlidir. Bunun yerine gerçek ölüm nedeninin çocuğa açıklanması, olaydaki gerçek dışı havanın ortadan kaldırılmasında faydalı olacaktır.
Çocuklar ölüm karşısında tepki vermeyebilir ya da çok ciddi duygusal patlamalar da gösterebilirler. Bazıları duruma yüksek sesle isyan edebilir, bağırabilir, ağlayabilir, hatta haberi veren kişiye öfkeyle vurmak isteyebilir. Bazıları da duydukları habere o kadar tepkisiz kalırlar ki, haberi veren kişi, çocuğun söylenenleri duymadığını sanarak söylediklerini tekrar etme ihtiyacı duyabilir.
Okul öncesi dönemdeki çocuklar için tepkisiz kalmak sık rastlanan bir durum olmasına karşın bu durum, yetişkinleri şaşırtan bir davranış biçimidir. Çocuklar haberi alır almaz, dışarıda oynamak için izin isteyebilirler. Bu durum, çocukların, haberi sindirmek için zamana ihtiyaçları olduğunun bir göstergesidir.
İkincil tepkiler, çocuğun ölüm haberini aldıktan sonra birkaç gün ya da birkaç hafta içinde gösterdiği ve etkisini aylarca hatta yıllarca gözleyebildiğimiz beklediğimiz tepkilerdir. Çoğu çocuk bu tepkilerden en az bir tanesini gösterir ve tepkilerin türü, yoğunluğu ve süresi çocuktan çocuğa değişir. Bu tepkiler arasında; kaygı ve korku, uyku bozuklukları, öfke ve dikkat çekmek için yapılan davranışlar, içine kapanma ve kendini çevreden soyutlamak için yapılan davranışlar, üzüntü, özlem ve kayıp, suçluluk, olanlarla bağlantılı oyunlar oynama, yaşından daha küçükmüş gibi davranma yer alır.
…
Yas sürecinde anne babalar çocuğa duygu ve düşüncelerini anlatabilirlerse bu, çocuğun kendi duygu ve düşüncelerini anlatmasında da ona yardımcı olacaktır.
Ayrıca sergilenecek davranışlar arasında; çocuğa önemsendiği ve bakılacağı duygusunu vermek, fiziksel açıdan ona yakın durmak ve güvende olduğu duygusunu vermek, çocuğu kucağa alarak ona olanları açıklamak ve anlatılanları nasıl anladığını görmek için onu dinlemek. Duygu ve düşüncelerini ifade etmesi için olanak sağlamak,bunun için de çocuğun olanlarla ilgili konuşmasına, oyunlar oynamasına ve olanları yeniden canlandırmasında yardımcı olmak.Evde, okulda veya yuvada eskiden kurulmuş olan düzeni devam ettirmek, çocuğun dile getirdiği ihtiyaçlara ve tepkilere duyarlı olmak, yuva ya da okuldaki sorumlulardan destek istemek olabilir.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!