
Ayşe KUDU
boluexpress@hotmail.com
Efenim, her an, geçmişe adadığımız bir hikâyedir aslında. Hikâyelerin toplamı bir kitabı oluşturur ve kitabı bitirdiğimizde içine hangi kelimeleri yazmayı tercih ettiğimizdir kimliğimiz. Biz kim miyiz? Biz aslında aynı olan hayatı hangi kelimelerle yaşamayı tercih ettiğimiz hikâyelerin toplamıyız, hatta daha da fazlası.
…
18 yaşındaydım. Yoldaki çizgiler otobüsün altına girdikçe anı’mı, düşüncelerimi, anılarımı geçmişe gönderiyordum aslında. Hem an’ımı gönderiyordum geçmişe, hem de geçmişte yaşayıp o an yine aklıma gelen anılarımı. Belki Sollama yapılabilir çizgileriydi onlar ama o an benim için sadece o anlamı içermiyordu. Benim için o çizgiler anılarımı yutan birer an çalıcısıydı.
…
Neleri koymuyordum ki o çizgilerin her bir noktasının içine. Daha 5 dakika önce otobüse binmeden önce bir ayrılığın hüznünü ve ironik bir şekilde otobüsten indiğimde beni bekleyen hayatın heyecanını. Hayallerimi, hedeflerimi, acabalarımı, keşkelerimi, iyi kilerimi, üstüme yük olan düşüncelerimi, anlamsızlığımı, anlamlılığı… Kısaca, o an aklıma gelen her şeyi o altımızdan geçen çizgilerle beraber geçmişe uğurluyorum.
…
Ne zaman ki çizgiler düz bir hal aldı, o zaman daha bir gidiyordu ömrüm sanki… Bu sefer azalan saniyeleri boşuna geçirmenin bir hüznü kaplıyor. Oluşan bu düşünce enerji yüklüyor bedenime, beynime. Hareket edemeyince vücut, enerjiler kelimelere dönüşüyor. Kelimeler de beyaz kâğıtlara. Böylece sayfaları dolduran bir yaşam oluşturuyorum kendime. Ben yaşayamayınca hayalimdeki dünya yaşıyor. Daha eğlenceli, hatta daha da komik. Mesela hayalimle muavinin elindeki çayı şu insanlara küçümseyici gözlerle bakan adamın üstüne dökebiliyorum. Çok da eğleniyorum.
…
Hayalimdeki dünya gerçek dünyadan çok daha keyifli; çünkü insanlara kişilik özelliklerini siz veriyorsunuz. Verdiğiniz kişilik özelliklerinin hepsi de iyi ve sizin kişiliğinizin bir parçası aslında. Yani çok da zorlanmadığınız tipler. Haliyle çok da eğlenceli oluyor o dünyada yaşamak.
…
Bir bakıyorum, çizgiler bitmiş. Sanki anımı artık geçmişe götürmüyor yollar. Kurduğum hayalleri görünce anları artık yok etmiyorlar. Onlar da kendilerine ait spontan bir hayat kurmak için vazgeçmişler başkalarının hayatlarından. Ama onlar vazgeçse zaman vazgeçmiyor ki…
…
Düşünceler eşliğinde bitiriyoruz yolu. Kendimizce keyifli bir yolculuktu. Başka insanlarla merdivenden aşağı inerken otobüste var olan diğer yaşamları düşünüyoruz. Acaba onlar da keyif aldılar mı bu yolculuktan? Kimisi iniyor benim gibi ama kimisinin hala yolu devam ediyor, düşünceler bitmiyor.
Dipnot: Geçmiş Kurban Bayramınız mutlu olsun. Bayramlar sona erse de yollar, yolculuklar hiç bitmez ki efenim. Keyifli yolculuklarınız olsun.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!