Yer Çekimine Yenik Düşen Titan

13.08.2015 00:00:02

Karpuz ekinlerinin tanrısı olan Karpitos, bulutların üzerinde karpuz salkımlarını sularken Dünya’da da yağmur yağıyordu. O sırada telefon çaldı. Karpitos telefona yetişmek için şimşek şeklindeki hortumun üzerinden atlayıverdi. O sırada da Dünya’da gök gürleyivermişti. Telefon Dünya Büyükelçiliğinden geliyordu. Bu hafta Dünyada yapılacak olan konferansa Karpitos onur konuğu olarak çağrılıyordu.

…

Karpitos iki gündür devam eden ''2016’da Dünyayı Neler Bekliyor?'' adlı konferansta onur konuğuydu. Balık gözüyle gördüğü Dünya üzerindeki gelişmeleri özet halinde sunacaktı. İki gündür sulanmayan karpuz salkımlarının su oranları yüzde 98 'e düşmüş ve bu düşüş tanrılar diyarındaki borsa oranlarını değişikliğe uğratmıştı. Bu durumu kontrol altına almaya çalışan Karpitos Dünya Büyükelçiliğiyle iletişime girerek itfaiye birimlerinin devreye girmesini rica etti. Bunu duyanitfaiyeci Gülizar işi bıraktı ve karpuz hisselerini satarak ömür boyu yetecek parayı kazandı. Gulizar böylece gününü karpuz kabuklarından gemilere dönüştürmüştü. Gülizar'ın bu açgözlülüğü Karpitos'un hoşuna gitmedi ve Zeus'tan Gülizar'ın kişiliği hakkında kütüphaneden bilgi edinmek için izin istedi. O gün Afroditle arası çok iyi olan Zeus seve seve izni verdi. O sıralar mutsuz olan Herkül o gece bir yanında dünyevi annesi Alkmeneherakles’in diğer yanında ise uhrevi babası Zeus'un olmasını istiyordu. Tabiki bu sadece fanteziden ibaretti. Zeus'un Afrodit’le arası iyi oldukça bu mümkün olmayacaktı.

…

Herkül tanrılığı reddedip dünyevi hayatı seçtiği için insanlar ile tanrılar arasındaki iletişimden sorumlu kişi konumundaydı. O bir dünya Büyükelçisiydi ve bundan gurur duyuyordu. Haliyle bulutlara su sevkiyatı işi de ona kalmıştı. Zeus oğlunun bu halini gördükçe gururlanıyordu: ''işte benim oğlum''. Afrodit ise bu gururu anlamış olacak ki ''Zeus'' diye bağırdı. ''Gel de şu kara deliği itmeme yardım et, cildimi buruşturuyor''. ''Tabi ki hayatım'' diyerek oradan uzaklaşan Zeus'u gören Herkül,başı önde zamanı da yanına alarak işini yapmak üzere oradan uzaklaştı.

…

Hayatı sorgulamaya başlamıştı Herkül.‘’Neden ben?’’ sorularıyla başlayan cümleleri arabesk müzik ile sonlanıyordu günün sonunda. Artık hayatına anlam katan cümlelerin içinde bulunduğu bir yazıt haline gelmişti arabesk müzik. Tabi busüreç itfaiyeninsularını karpuz salkımlarını sulamak için gökyüzüne taşıdıktan sonra başlayacaktı. İtfaiyeninsuları demişken hortumdan çıkan suların bulutlar üzerindeki karpuz salkımlarına ulaşmasına ramak kalmıştı ki dünyadaki okyanusların bu karpuzları sulamak için yetersiz olacağı akla geldi. En iyisi karpuzları dünyadaki okyanusların içine teker teker sokup el yardımıyla yıkamaktı. Bu düşünceyi duyunca panik olanKarpitos,Medusa'nın yılan saçlarının terapi yapmasıyla kısa süre içinde kendine geldi ve teklifi kabul etti. Karpuzlarını salkımlarıyla birlikte kökünden kopartan Karpitos duruma ne kadar üzülse de başka seçeneğinin olmadığını biliyordu. Tam 3. karpuzu Hint Okyanusuna indirmek üzereydi ki yer çekiminin akımına kapılarak kafasını magma tabakasına çarptı. Başı ekvatorla sarılan Karpitoskendine geldiğinde karpuz sularının yüzde yüz olduklarını ve borsanın düzeldiğini öğrendi. Onu en çok şaşırtan ise kafasının yanında dönen minyatür karpuzlardı.

Minyatür karpuzlar dönedursun, gözlerini ovuşturduğunda hepsinin bir rüya olduğunu anladı Karpitos ve kalkar kalkmaz karpuz salkımlarını sulamak için bulutların arasına karıştı.

Dipnot: Yağmurlu ve bol güneşli günlerin döngüsünde serin karpuzlu günler…