• resmi ilanlar
Dr.Ahsen SAÇLI

TEKNOLOJİ GELİŞTİRELİM!

02.05.2012 00:31:12

Teknoloji, en basit çividen en karmaşık bilgisayarlara, sesten hızlı uçaklara, karmaşık üretim teknolojilerine kadar pek çok alanda gündelik yaşamın merkezindedir. Düşündüğünüz zaman insanların günlük yaşamının her dakikasında yaptığı faaliyetlerde mutlaka bir teknoloji çeşidini kullandığını fark ederiz. Dolayısıyla teknoloji, insanlar için günlük yaşamda bu kadar önemliyse devletler için önemini düşünün!

Bir devletin yapması gereken işlerin başında ‘kalkınmak’ gelmektedir. Çünkü ancak gelişmiş ülkelerin vatandaşları asgari düzeyde de olsa ortalama olarak diğer ülkelerin vatandaşlarına göre daha ‘rahat’ bir yaşam sürebiliyorlar. Her şeyden önce gelişmiş ülke görece zengin ülke ve elde ettiği gelişmişliği vatandaşlarına hissettirebilen, yaşatabilen ülkedir. Örneğin, Amerikan vatandaşı bilir ki, Himalayalarda kedisi kalsa devleti onu bulup getirir. Avrupa devletleri, Kanada gibi ülkelerde ortalama olarak aynı özellikleri gösterir. Bu derece güveni veren elbette ki devletin gelişmişliği ve bunu vatandaşına hissettirmesidir.

İşte devletlerin bu gelişmişliklerinin ardında, önemli oranda kendi teknolojilerine sahip olmaları yatmaktadır!

Peki, kendi teknolojimize nasıl sahip olabiliriz? Tabii ki çok çalışarak ve önemli miktarda maddi kaynağı araştırma geliştirme çalışmalarına ayırarak! Bir düşünün neden yurtdışına okumak için giden vatandaşlarımız oralarda çok başarılı olabiliyor. Amerika’da pek çok Türk genci çok önemli başarıların altına imza atıyor. Bunun nedenini hiç düşündünüz mü? Çünkü orada her şeyden önce araştırmalarına ciddi miktarlarda maddi kaynak bulabiliyorlar. Ayrıca belki de en önemlisi gerçek anlamda “özgür”  bir ortamda çalışma yapabiliyorlar. Özgürlük derken gerçek anlamda özgürlükten bahsediyorum. Bizim ülkemizde akademisyenlere hala devlet memuru muamelesi yapılıyor. Araştırma projelerinin önüne bin bir çeşit engel çıkarılıyor. Şimdilerde bir miktar projelerin önü açılmaya başlandı ama öğrenilmiş çaresizlik diye psikolojik bir durum vardır. Yıllardır süregelen bu durum da akademisyenlerde doğal bir ataletin oluşmasına neden olmuş. Ayrıca tabii ki birbirinin ayağını kaydırma, birbirine kötülük yapma, birbirini çekememe gibi tipik Türk davranışları akademisyenler arasında da bulunmaktadır.

Dolayısıyla, gelişmek için bir devletin ciddiyetle yapması gereken teknoloji geliştirme işini bilimsel ortamlarda gerçekleştirmesi beklenen akademisyenlerin üzerlerindeki ölü toprağını atıp, birbirleriyle uğraşmak yerine işleriyle uğraşmaları, ivedilikle çalışmaya hem de çok çalışmaya başlamaları ve devletin de, bilimsel çalışmalarda en önemli faktör olan özgürlük ortamını ve maddi kaynağı sağlaması gerekmektedir.

Hükümet beyin göçünü tersine çevirme çalışmaları yapıyor. Yurtdışında bulunan bilim insanlarını ülkemize geri getirmeye çalışıyor. Bu çok önemli ve gerçekten takdir edilmesi gerekir. İnşallah başarılı olurlar. Ama her şeyden önce akademisyene devlet memuru muamelesi yapmayı bırakmaları gerekiyor. Gerçek bir özgürlük ortamını sağlamaları gerekiyor. Yoksa daha önce ülkesine büyük bir vatanseverlik ve fedakarlıkla gelen birçok bilim insanı gibi geri gidebilirler.

Alman atasözü der ki; “en büyük vatanseverlik işini en iyi şekilde yapmaktır”. Almanya iki dünya savaşını da çok büyük yıkımlarla atlatmıştır. Bugün geldiği durum ortada!

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: