Mağdurum da mağdurum

02.03.2013 00:51:22

28 Şubat, Türkiye tarihine post modern darbe olarak geçen, askeriyenin sokaklarda boy gösterdiği, dönemin başbakanı Necmettin Erbakan’ın “Hükümet TBMM’de kurulur, MGK'da kurulmaz” sözü ile hafızamda yer alıyor sadece.

Ancak burada 28 Şubat kararlarından falan bahsedip, bir Cumartesi gününü tatsız tuzsuz bir siyasi tarihle heba etme niyetim yok. Benim sorunum Bolu’daki 28 Şubat mağdurları…

Yani basın her yıl 28 Şubat tarihinde haber yapar ve dönemin mağdurlarından birkaç cümlelik demeç alır. Bugün siyaseten aktif görevde bulunanlara dedektif gibi “28 Şubat 1997 günü nerdeydiniz?” diye sorulur. Onlar da bu süreçten nasıl mağdur olduklarını, tam da basının istediği şekilde anlatırlar.

Fakat kanaatimce bu 28 Şubat süreci ile ilgili haber yaparken fazla coşmamak lazım diye düşünüyorum. Örneğin 1991 doğumlu adama “28 Şubat süreci sizi nasıl etkiledi?” diye soru sorarsan tabiî ki alacağın cevap “O dönemde annem çok ağladı” şeklinde olacaktır. Nitekim öyle de oldu.

Çıtayı bu kadar düşüreceksek o dönemde bir lise öğrencisi olarak ben de 28 Şubat sürecinde ne kadar mağdur olduğumu anlatabilirim.

Ancak bu tür olaylar üzerinden çok fazla mağdur edebiyatı yapanlar da, en az darbeciler kadar suçludur gözümde. Aynı şey 80 darbesinde gördüğü işkenceleri ballandıra ballandıra anlatanlar için de geçerli. Çünkü bir ülkenin kara lekesi üzerinden mağdur edebiyatı yapmak da bir çeşit menfaat beklentisidir.

Bu yüzden hepimiz mağduruz. Üstelik darbe ve darbeye benzer hareketlerden mağdur olanların mağdurlarıyız…

Saygılarımla…

YORUMLAR (Toplam 1 yorum)

NAİM YILMAZ (06.03.2013 10:39:36)

Doğru söze ne hacet. Bu mağduriyet sızlanmalarıyla hala oy toplayanlar, bunların altından ne dolaplar çevirdiklerini saklıyorlar. Gerçekleri yazmanızı canı gönülden kutlarım, yolunuz açık,yüreğiniz ve kaleminizin doğruluktan ayrılmaması dileğiyle!!