• resmi ilanlar
M. Cengiz Poyraz [email protected]

BİR HAFTALIK TURİZM

01.05.2012 00:17:14

 

    İki hafta önce  Anıtparkta bir tören yapılıyor. Polis memuruna yaklaşıp soruyorum.

-       Bu tören ne ile ilgili

-       Turizm haftası beyefendi diyor.

       Demek ki bir hafta turizm üzerine konuşulacak, yazılıp çizilecek. Konferanslar, paneller resim, şiir, kompozisyon yarışmaları, Turizm üzerine kesilen bin bir türlü ahkâm. Bende yazıp söyleyeceklerimiz gürültüye gitmesin diye beş on gün bekleyip öyle yazayım dedim. Bu güne kısmet oldu.

    Her sene olduğu gibi Bolu’muzun tabiat güzelliklerinden, termal kaynaklarımızdan Nerede olduğunu kimsenin bilmediği sağda solda birkaç tarihi kalıntıdan, Seben’deki kaya evlerinden bahisle konunun mana ve ehemmiyeti güya dile getirilmiş oldu.

    Sonra 23 Nisan bayramı geldi gündem değişti.  Artık seneye 15 nisana kadar turizm meseleleri rafa kaldırılmış oldu. Şimdi sanayileşmeden istihdam oluşturacak diğer önemli konulardan bahsetme zamanıdır.

      Elin gavurundan kalma birkaç parça taş kalıntısı için bizi seyri alem gazinomuzdan vazgeçmeye zorlayanlara, ara sıra yolunu kaybedip gelen birkaç turist otobüsü için yapacağımız ibreti alem gömme otoparkımızın yapılmasına mani olan bu antika meraklısı antika adamlara, bu haddini bilmezlere hadlerini bildirme vaktidir.

      Oysa turist tarihe iz bırakmış medeniyetleri tarihi kişileri ve mekanları yakinen bilmek görmek ve o zamanın şahidi olan eserlere dokunmak ister. Kendi yaşam tarzının dışında kalan yaşam formlarını kendi ortamlarına görmek ve o hayat tarzının içinde vakit geçirmek yaşamak tatmak ister.

     Kaplıcalarımız en az bir Gönen termal tesisleri gibi olmalı, Gerede’de Mudurnu’da ve Bolu’da yavaş yavaş ve taammüden kaybedilen tarihi evler, çarşılar ve antik değerler kurtarılıp restore edilmelidir. Bu mekânlar turizme yerel yemeklerin yenebileceği restoranlar, gecelenebilecek pansiyonlar ve gezilip görülecek tarihi teşhir mekanlar olarak düzenlenmelidir.

        Doğal değerlerimiz ciddiyetle ele alınmadıkça, Doğa yürüyüşlerinin yapıldığı,yaylalarda verilen molalarda yerel ürünlerin pazarlandığı, katılımcıların tarhana çorbası içip yufkalı pilav yiyebildiği tur organizasyonları gerçekleşmedikçe, Yedi göllerin Bolu İle irtibatı sağlıklı hale getirilmedikçe, turizm haftaları hiç bir mana ifade etmeyecektir.

      Bolu kalkınma ve gelişme konusunda sahip olduğu doğal ve tarihi değerlerini su üstüne çıkaramaz ve  turizm nimetini kullanamazsa  geleceği karanlık olur. Zira sanayileşme Bolu’nun felaketidir.

    Hâlihazırda bile D-100 karayolu ile otobanın getirdiği hava kirliliği birde şehir trafiğindeki araçlar eklenince tehlikeli noktalara gelinmektedir. Sanayileşmenin en önemli meselelerinden biri de istihdama bağlı çarpık kentleşmedir.

    Bir de bunlara ilaveten kerameti kendinden menkul bir Belediyeniz varsa artık otur da ağla.

     Turizm Bolu’nun alternatifsiz seçeneğidir. Ama bu temenni ile olmaz. Hemen kolların sıvanması tarihi değerlere gereken önemin verilmesi, Turizme yönelik yatırım şartlarının hazırlanması gerekir.

     Hadi hep birlikte Bolu’muza ve değerlerine sahip çıkalım.

   Gam ve telaş sizlerden uzak olsun efendim.

    Huzur bulun, hayırla kalın.

 

     

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: