• resmi ilanlar
M. Cengiz Poyraz [email protected]

ZAMAN ZAMAN İÇİNDE ZAMAN SENİN İÇİNDE

13.05.2014 00:00:01

  

  (GEÇEN HAFTADAN DEVAM) Allah herhangi bir şey yaratmak istediği zaman, ona sadece “ ol ” der. O da hemen oluverir. ( 2/117 )     Bu ve benzeri birçok ayette Allah’ın Yaratma eyleminin ol der demez hemen olacağı ifade edilmektedir.  Eğer sözün kaynağı doğrulunda asla şüphe olmayan Kur’an-ı Kerim’se, artık O söz tartışamaz.  Allah Şüphesiz daima doğru söyler.

 

    Ancak bizim dünya ilmimizle kavrayıp izah edemediğimiz, doğruluğunda şüphe olmayan başka  ayetlerde var. Bunlardan birinde Yüce Allah’ın evreni altı günde yarattığı ifade ediliyor.  “ Gökleri ve yeri altı günde yaratan Odur… sonra Arş'ın üzerine istiva etti”   ( 57/ 4 ) Bu ayet  Araf, Hadid, Kaf, Secde ve Furkan surelerinde tekrar eder.

 

   Şimdi ol deyince oluvermekle altı günde yaratmak kavramları birbiriyle çelişiyor gibi görülmekte. Bir başka  Kur’an ayetinde ise,  “Ben, onun yaratılışını tamamladığım ve ona ruhumdan üflediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın. “15/29 – 38/72  Denilmekte.   Bu ayetlerde de   insanın ilk formunun yaratılışının bir süreç içinde oluğu, Allah meleklerine seslendiği anda yaratılışın henüz tamamlanmamış olduğu anlaşılıyor.

 

   “ izâ sevveytu-hu= onu dizayn ettiğim –Tamamladığım – zaman.”  ayeti, düzenlemenin bitirilmesinden sonrasını işaret etmektedir. Oysa Nahl suresi 40. Ayette Biz herhangi bir şeyin olmasını istediğimizde, sadece "Ol!" deriz, o da hemen oluverir.” Buyurulur.

 

   Bu iki ayetteki ifadeler de yine yaratılışın belirli bir süreç içinde olması ile ol emri ile oluvermesi arasında bir çelişki var gibi görünmekte. Peki işin aslı nedir?

 

   İnsanoğlu sadece iki boyutlu bilime, yani beşeri bilime sahiptir, evrensel bilimi normal haliyle kavrayabilecek gerçek bilime sahip değiliz. Sahip olduğumuz manevi boyutumuz yüzyıllardır bilim adamları tarafından gayrı bilimsel kabul edilmiş, safsata olarak nitelendirilmiştir.   Buna bağlı olarak ta insan sadece görünen yüzeyi ile hayata adapte edilmeye çalışılmış ve kavrayış erozyonuna uğratılmıştır.

 

   Bizde eksik olan şey,  içimizde var olan ruhsal tarafımızla kuracağımız dengedir. Bu içsel dengeyi kurduğunda insanlığın bilim anlayışında büyük bir değişim olacaktır. Bu gün anlaşılamayan ve  Metafizik (Fizik ötesi ) gibi bulanık bir kavramla paketlenerek ötelenen pek çok konu anlaşılabilir olacaktır.

  

   Bir önceki yazımızda zaman kavramlarının dünya ve ahiret kombinasyonlarını anlatmıştık. Dünya zamanının yatay ekseninde ölçülen binlerce yıllık zaman boyutu, perdenin öbür yanında geçerli olan, geçmiş ve gelecek kavramlarının olmadığı, sürekli bir şimdinin esas olduğu zamana çevrilince birden sıfır noktasına düşer.

   Yaratılış her biri bin yıl olan altı günden, ilahi zaman kavramına göre “Şu ana” yani lahza denilen ve ancak OL emriyle tanımlanabilir bir zaman ölçüsüne dönüşür.

   Çünkü ol emrinin verildiği boyutta başlangıç ve bitişiş noktası olmayan dairesel bir zaman boyutu vardır ve zaman orada sürekli şu an olarak vardır.

    Eğer Allah’ın Kur’an-ı Kerim’de üzerine yemin ederek dikkatleri üzerine çektiği zamanın özel yapısına gereken ilgiyi gösterebilirsek, bu konuyu daha iyi kavrayabilecek, pek çok konuyu daha kolay anlayabileceğiz.

   Bir atomda bulunan her hangi bir elektron, çekirdeğin çevresinde saniyede bir milyon kere döner. Eğer bu dönüşün güneş sisteminde olduğu gibi bir turunu bir yıl sayarsanız,  bir saniye içinde bir milyon yılın nasıl geçebileceğini anlayabilirsiniz.

     Kısaca dünya boyutunda geçen zaman İlahi boyutta  hep tek bir noktada ve sürekli olarak hiç mertebesinde gerçekleşir. Dolayısı ile Kur’an ifadelerinde bir çelişki yoktur.  Allah’ın Kürsünde verdiği ol emri sıfır zamanda tecelli ederken, bu sıfır zaman başka boyutlarda bin hatta milyon yılları kapsayabilir.

  Gam ve telaş sizlerden uzak olsun efendim.

  Huzur bulun, hayırla kalın.

 

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: