• resmi ilanlar
M. Cengiz Poyraz [email protected]

DİJİTAL KIYAMET

26.03.2013 00:13:41

 

 

     Bilgisayar dünyası ile ilgili gelişmeleri okurken sevgi, nefret, mutluluk, üzüntü gibi duyguları algılayıp sentezleyebilen ciplerin yapıldığını öğrendiğim zaman doğrusu çok endişelenmiş, gen bilimin geldiği nokta ile bu olayı birleştirince galiba biyomekanik insan kurguları gerçekleşecek diye düşünmüştüm.

 

      Aradan çok zaman geçti. Bu konularda çok daha ileri noktalara gelindi. Ama konu bilimde olsa insan haddini aşmamalıdır. Zira yaratmak her halükarda yalnızca Allah’a aittir ve hiçbir şekilde başkasına atfedilemez.

 

    Nitekim “Haşa biz daha iyisini yaparız” ukalalığı ile genleri ile oynanarak yeniden formatlanan bitki ve hayvan çeşitleri bu gün insanlığın başına GDO  su ile oynanmış ürünler olarak bela olmuş durumdadırlar.

      

     Bu gün çılgın bir hızla ilerleyen bilgisayar teknolojisi ile içli dışlı yaşıyoruz. En son yapılan titan işlemciler bir saniyede elli altı trilyon ( 56 000 000 000 000 ) veriyi tarayabiliyor. Rakam insana abartılı ve hatta atmasyon gibi geliyor ama gerçek bu.

     Şimdi bütün bilgisayarların kullandıkları yazılımların tek bir merkezdeki ana bilgisayara bağlı çalıştıklarından hareketle kurguladığım bir hikâyeyi gerçekleşmemesi umuduyla sizlerle paylaşmak istiyorum.

      “ Felaket bir anda dünyanın dörtte üçünde hayatın kalbine bir bıçak gibi saplanıverdi. Bilgisayarlar isyan ettiler ve çalışmadılar. Bütün sistemler devre dışı kaldı. Dünyada hayat bir anda sükûta uğradı. Santraller devre dışı kaldılar.İletişim yapılamadı, televizyonlar çalışmadı, gazeteler basılamadı, şehirler susuz kaldılar. Fabrikalar ve rafineriler üretim yapamadılar.

      Bir kaç gün içinde arabalarda kontak kapatmak zorunda kaldılar.  Değirmenler çalışmıyor ekmek üretilemiyordu. Hastaneler bile hizmet veremez duruma gelmişti. Her kafadan bir ses çıkıyor, kimse ne yapacağını bilmiyordu.

      Önceleri jeneratörlerle enerji sağlanabilinir deniliyordu ama, hayati üretim merkezleri hem çok büyük miktarlarda enerji istiyor, hem de üretim tamamen bilgisayarlara bağlı olduğundan sistemler çalıştırılamıyordu.

      İnsanlar teknolojiden bağısız yaşamayı da unutmuşlardı. Her şeyi makineleştiren insan el becerilerini kaybetmişti. Ne un öğütmek için su değirmeni yapmayı biliyordu, ne el tezgâhlarında kumaş dokumayı.

      Kaos büyüdükçe hayatta kalabilmek için insanlar birbirlerine saldırdılar. Birkaç ay içinde dünya nüfusunun  yarısı yok oldu. Kalanlarda açlığa, salgın hastalıklara ve iklim koşullarına mağlup olarak öldüler. Çok az sayıda insan hayatın başlangıcına, ilkel yaşama dönmeyi başarabildiler.

     Yalnızca dünyanın belli yerlerinde yaşayan ilkel kabileler ve doğayla barışık yaşamayı bilen göçerler bu felaketten zarar görmediler. Güneş onların üzerine her sabahki gibi doğdu. Hayatları kesintisiz devam etti.

     Dünya intikamını kendisiyle barışık yaşamayı unutanlardan çok acı bir şekilde almıştı. Kaybedenler biz nerede hata yaptık diyecek zamanı bulamadılar.

     Yüce Allah c.c  Kur’an-ı Keriminde özetle şöyle diyordu. “Düşünün, çalışın, ilmimin size yansıyan taraflarını araştırıp keşfedin, hayatınızı kolaylaştırın. Ancak haddi aşmayın. Allah haddi aşanları sevmez.

      Oysa insan haddini aşmış, yaratıcılığa soyunmuştu. Bedelini de çok acı bir şekilde ödedi

       …Ve insanlığın macerası yeniden başladı.Binlerce yıl sürecek uzun bir hikaye yeniden yazılacaktı. Tabii üzerine yazı yazacak bir şey bulunabildiği zaman.

      Gam ve telaş sizlerden uzak olsun efendim.

      Huzur bulun, hayırla kalın.

 

 

 

    

 

   

 

 

   

  

 

YORUMLAR  (Toplam 1 yorum)

  • Ayhan Atasever  (01.04.2013 02:02:33)

    İnsanoğlu tarih boyunca doğayı yenmek için uğraştı ve başarılı oldu da. İnsan kazandıkça doğa sürekli kaybediyor. Fakat bizde doğanın bir parçasıyız ve bizde kaybediyoruz. Tek yol barış içinde yok etmeden koruyarak yaşamak. Yazınız bende bu düşünceleri yazmama neden oldu, paylaşmak istedim. Teşekkürler.

  • Yorum yazın!
     1250 karakter yazabilirsiniz

    Yazarın son yazıları

    Yazarın TÜM YAZILARI

    Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: