• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

AYNI SUÇLU SEKİZ CAMİ DAHA YAKTI

22.05.2009 00:30:51

   Sayın okurlar;

   Geçen hafta İstanbul?da, sekiz caminin daha, yanma olayına şahit olduk. Pek tabi bunlar, memleketimiz, vatandaşlarımız acısından çok çirkin ve üzücü olaylardır. Televizyonlardan, basından edindiğimiz bilgilere göre, olayı yapan aynı kişidir. Yine aynı kaynaklardan, bu kişinin şizofreni denilen bir hasta olduğu iletiliyor. Biz şimdi bunları bırakalım da bu konudaki düşüncelerimize gelelim.

   Sayın okurlar,

   Bir insan, ruhen veya bedenen hasta olabilir. Allah şifasını versin, ancak konunun önemli yanları var. Bu kişi, daha evvelde cami yakma olaylarında yakalanmış, tutuklanmış ve mahkûm edilmiş. Daha sonra serbest bırakılmış. Bunlar hukukun içerisinde görüşülecek konular. Benim anlatmaya çalışmak istediğim konu şu: Bu kişi rahatsız, bu kişi hasta, yani her an bir suçu işleyebilecek durumda. Bu genç zapt-ı rapt altına alınamaz mı? Bir hastanede müşahede altında tutulamaz mı? Saniyen, tedavi ve ıslahı cihetine gidilemez mi? Yani bu kişi, tutuklansa, yine mahkûm edilse ve çıkarılsa aynı olayları işlemeyecek mi?

   Sayın okurlar,

   Dikkat ederseniz, Türkiye?de daha çok sebeplerin değil, sonuçların tedavisi yapılır. Biz bunları, birçok olayda görüyoruz. Aslında, kurdun başını, kuzuyu yemeden evvel kesmek gerekir. Yoksa zararı telafi edemeyiz. Kaldı ki, bu tür olaylar hem maddi hem manevi acıdan çok büyük zararlar veriyor. Bununla da kalmıyor, Devletin güvenlik güçleri günlerce bu işlerle uğraşıyor. İnsanlar sadece yaptıklarından değil, yapamadıklarından da sorumludurlar. Dünyada yanlışlıklara değil, ondan aldığımız derslere bakmalıyız. Yine bilinmelidir ki, kanunların bittiği yerde zulüm başlar. Her zulmü kabul edişte elbette ki daha büyük zulümleri beraberinde getirir. Bir gerçek de odur ki vaktinden önce alınan kararların sonu yoktur. Bu nedenle karasızlık ve gecikme, başarısızlığın başlıca sebebidir. Bu işler her yerde olduğu gibi tıp dünyasında da böyledir. İyi doktor teşhisten tedaviye gider. Yarım doktor da veba gibidir. Merhamet, her vakit intikamdan daha asildir ama zalime zulümde adaletin ta kendisidir. Dünyada en büyük hata, hata diye bir şeyi görmemek ve tanımamaktır. Af eden asildir ama af dileyen daha asildir. Ancak, bu müsamaha, şer, şeytan ve delilere gösterilirse, sonuçlara katlanmak da icap eder. Özetle; yakacak, yıkacak, kapacak, kaçacak ve biz bunlara, türlü mazeretler arayacağız. Böyle hallerde müspet bir sonuca gitmek nerede görülmüş? Olay ortada. Bir şizofreni hastası, daha evvelde aynı suçları işliyor, bilahare ceza evinden çıkıyor, sekiz tane camiyi daha yakıyor. Bu millete, bu devlete yazık değil mi? Yine o kanatteyim ki ve inancım o dur ki, insana büyüklük veren tek unsur müspet düşüncedir. Bu köşeden defeatle yazmıştım. Her kim olursa olsun, akıllı adam meselenin başını değil, meselenin sonunu gören adamdır. ÖYLEYSE (DELİDEN SİLAHI, CAHİLDEN KALEMİ ALACAĞIZ ÖYLEYSE OLAYLARIN MÜMKÜN OLDUĞU KADAR BAŞINI DEĞİL SONUNU GÖRECEĞİZ. AZİZ AKIL, BİR YERDE GELİR, KONUNUN ÖZÜNDE (ÇENGELE TAKILIRSA) MÜSPETİ YAKALAMASI MÜMKÜN DEĞİLİDİR. BAKMAK AYRI ŞEY, GÖRMEK AYRI ŞEYDİR. BÜTÜN BUNLAR SIKINTI DEĞİLDİR DE NEDİR? ) Mesele, şu konu, bu konu meselesi değildir. Adalet teşkilatı kendi yasaları içerisinde zaten görevini yapıyor. Ancak bazı şeyler yetersiz kalıyorsa onları telafi etmek yine yetkililerin işi değil mi? ÖNEMLİ OLAN ÇÖZEBİLMEK VE MÜSPETİ YAKALAYABİLMEKTİR.
İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: