• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

SANATKÂRA VE GERÇEK SANATA İLGİ DUYMAYANIN ROBOTTAN FARKI YOKTUR

27.04.2015 00:00:01

 

Sayın Okurlar;

İnsanlar birçok branşlara hizmet alanlarına yönelir. Bu noktalarda mevkii ve makam sahibi olabilirler. Ancak (Örneğin; güzel sanatların çok cazip dalları olan ve bedi-i zevk olarak da değerlendirilen müzik, spor, edebiyat, resim gibi alanlara (sanatkar olmasalar da ) ilgi duymayan bunları benimsemeyen bir kimse herhalde robot gibi gelir, robot gibi gider.) çünkü insanı canlı tutan ruhtur. Ruhu da okşayan, harekete getiren, onu canlandıran sanattır.

Sayın Okurlar;

İnsanoğlunun beşeri münasebetlerinde incelik, usul, erkan, nezaket, saygınlık, ölçü, dayanışma, birliktelik gibi insan olabilmenin özellikleri sanatla iç içedir. Bütün bunlardan ısrarla ve inatla zevk alınmıyor, bu güzellikler potası red ediliyor ise elbette ki böyle bir düşüncenin sahibi robot olacak, öte yandan ruhları gecelerden daha karanlık, daha bulanık görünecektir. Dünyamızda her insan, sadece diplomayla,ünvanla, sıfatla başarılı olsaydı, birçok mürekkep yalamış kimselerin, hizmet alanlarında, işinden kovulup, dışlanıp hatta suç işleme yollarına tevessül ederek cezaevlerine girmesi gibi nahoş olaylar görülmezdi. Dolayısıyla, SANATKAR OLMAK AYRI, SANATA VE SANATKARA İLGİ DUYUP DUYMAMAK DAHA FARKLI ŞEYLERDİR. DİKKAT EDİLİRSE DEVAMLI KİBİRLİ VE GURUR ATINDAN İNMEYEN, BUNDAN BÖYLE İNSANLARA TEPEDEN BAKAN,  DOLAYISIYLA MÜTEVAZİLİĞİ AKLININ KÖŞESİNDEN GEÇİRMEYEN VE DE ÇALIM ATAN İNSANLARIN YAPILAN İNCELEMELER SONUNDA GÜZEL SANATLARLA İLGİLERİNİN GÖRÜLMEDİĞİ SAPTANMIŞTIR. BU DA GÖSTERİYOR Kİ, SANAT VE SANATKAR BİR MİLLETİN EN HAYATİ KONULARINDAN BİRİSİDİR.

 

Bir yerde makamı da, sıfatı da, koltuğu da, masayı da, hizmet alanlarını da, yücelten, güzelleştiren, gerçek sanattan gelen o büyük güzelliktir. İşte bunun içindir ki, sanat bir incelik, sanat bir ruh, sanat bir yetenek ve sanat insan dünyasını renk cümbüşü içerisinde götüren mükemmel bir konudur. Sözümüzü şöyle bitiriyoruz, BİR İNSAN SANATKAR OLMAYABİLİR, AMA SANATKARA AYRI BİR DEĞER VERİP ONU YÜCELTMEK, HERHALDE ONUN SANATKAR OLUP OLMAMASINA BAĞLI DEĞİLDİR. BU BİR GÖRÜŞ, BİR İNCELİK, BİR ASALET, BİR FAZİLET VE HEPSİNDEN EVVEL İNCEDEN İNCEYE DÜŞÜNMENİN ORTAYA KOYDUĞU ÇOK ÖNEMLİ, SAYGIN BİR DÜŞÜNCEDİR. BİR GERÇEK DE ODUR Kİ, GERÇEK SANATKAR EVVEL EMİRDE KİŞİLERİ, MAKAMLARI, SIFATLARI DEĞİL ADAM GİBİ KENDİ İŞİNİN, KENDİ SANATININ NE DERECEYE KADAR MÜKEMMEL OLUP OLMADIĞINA BAKAR.. NETİCE İTİBARİ İLE GERÇEK SANATKAR İLK ETAPTA YAPACAĞI SANATIN ÖZELLİKLERİNİ VE GÜZELLİKLERİNİ DÜŞÜNÜR. YANİ SANATINI İCRA EDERKEN KİŞİLERLE, KURUM VE KURULUŞLARA DEĞİL KENDİ İŞİNİN ÖZELLİĞİNDEN YOLA ÇIKAR. PEK TABİİ GELENLERLE DE AYRICALIKLI OLUR. BÜTÜN SALONLAR BOŞ OLSA DA KENDİSİ SANATINI İCRA ETMEKLE MÜKELLEF OLDUĞUNU EVVEL EMİRDE BİLİR. BURADA KONU KİŞİLERİ TAKİP ETMEK DEĞİL, KENDİ SANATIYLA BAŞBAŞA KALMASINDAKİ, SANATI İCRA ETMEKTİR.

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: