• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

İKTİDAR-MUHALEFET-HİTABET

15.07.2009 00:13:34

   Sayın Okurlar:

   Zaman zaman iktidar ve muhalefet arasında, öyle söz düelloları yapılıyor ki, bilemiyorum ama Cumhuriyet döneminin hiçbir devresinde, döneminde, bu dereceye kadar siyasi üslup,

   Terbiye, bu kadar yara almamıştır. Gönül arzu eder ki, bundan böyle uzlaşmalar sağlanır, devlet geleneğine bağlı kalarak siyasi terbiye iyi bir noktaya gelir.

   Sayın Okurlar:

   Şairimiz Tevfik Fikret (HAK-HUKUK) konusunda şöyle diyor

   Koşan varır, düşen elbet kalkar

   Kara taştan su, damla damla akar

   Birikir sonra bir gümüş göl olur

   Arayan Hakkı en sonunda bulur

   Milletin bu kadar derdi bu kadar sıkıntısı ve düşünceleri varken ve bunlara, iktidarı ile muhalefeti ile çare aranması bulunması gerekirken, BU KADAR HİTTEDE ŞİDDEDE NEDEN LÜZUM GÖRÜLÜYOR BEN ŞAHSEN ANLAMIŞ DEĞİLİM. Yani, bir çok konu, karşılıklı fikir teatileri içerisinde uyumlu ılımlı bir şekilde ele alınamaz mı?

   Sayın Okurlar:

   Şimdi bu konuları bir kenara bırakalım insanlık dünyasında bir gerçek de odur ki(Musiki dinleyene terbiye alana göredir) netice itibariyle, taşa çivi çakılmaz, hasetlerde öğüt dinlemez, fesadı fırsatçıyı değil yüz sene, bin sene kaynatsan, tek bir zerresi eksilmez. Hiddet, şiddet insanların gözüne, gönlüne, kalbine ve de beynine perde germiştir. Herkesin hatası olacaktır. Bizim hatamız olmadı mı? Ancak, hatalarda ısrara ne hacet var? Bilmek gerekir ki, felek edebinden dolayı, nurlu olurken, meleklerde yine bu nedenle masum ve temizdirler. Burada madalyonun birde öteki yüzüne dönelim. Mevcut konular, hangi kurum ve kuruluşlardan, hangi kişilerden gelirse gelsin, ZAMANINDA BU AZİZ AKIL NERDE İDİ ? Teşhis yok, olsa da yanlış, tedavide zaten bu teşhise bağlı EEEE, sonuç? İşte sonuçlar ortada bir bakıyorsunuz herkes haklı. O zaman haksız kim?

   Sayın Okurlar:

   Örneğin, herkes aklı ile bin yaşasın da, şu sorularda insanın aklına geliyor. ES GEÇECEĞİZ, ÖNEMSEMEYECEĞİZ, TEDBİRLERİ ZAMANINDA ALMAYACAĞIZ,FREN KOYMASINI BİLMEYECEĞİZ,MEVCUT YASALARI RAFA KALDIRACAĞIZ, AKIL HOCALARIMIZI,DANIŞMANLARIMIZI VEYA UZMANLARIMIZI SEÇMEDE İSABETLİ HAREKET ETMEYECEĞİZ DAHA SONRA AYAĞA KALKIP SÖZ DÜELLOSUNA DEVAM EDECEĞİZ.

   Sayın Okurlar:

   Sahte ve hakiki altının değerini, mihenk bilir. Şaşı şişeyi kırdığı zaman, ondan bir eser kalmadığını da görür. Bu işler böyledir. Kişi, refikinden azar, bu takdirde DİKKATİ, SORUMLULUĞU GÖREVİ VE YETKİYİ AZİZ AKLIN POTASINDAN ÇIKARMAMAK GEREKİR.ÇIKARDIK MI BU KONULARDAN YA İKMALE YA DA SINIFTA KALACAGIZ.Hastalık davet edilmez,kaza da geliyorum demez. BİRAZ DA KENDİMİZİN DOKTORU OLSAK NE GÜZEL OLUR DEĞİL Mİ?
İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: