SUSMASINI BİLMEK
07.10.2009 00:37:40
Sayın Okurlar;İnsanoğlu, fen fen çeşit
çeşittir. Hangi meslekte, hangi branşta ve hangi yaşta olursa olsun
konuşmak ayrı şey, gevezelik ise daha başka bir şeydir. Günümüzde,
televizyonlar başta olmak üzere, her gün bir sürü insanın
konuşmalarına şahit oluyoruz. Anladığımız manada konuşma insanlara
faydalı bilgiler aktarmaktır. Zaman zaman, birisi saltanatına
sığınırken, diğeri makamını, bir başkası da sıfatını ve unvanını
koruyarak çok sözlerini frenlemiyorlar. Yani azda öz anlatmak daha
güzel değil mi?
Kültür, sadece okumak
değildir. Kültür, sadece okumaktan ibaret olsaydı, dünyada bu kadar
okumuş insanların arasından maalesef bazı cahiller çıkmazdı.
Anladığımız ve bildiğimiz kadarıyla. Kültür, başta okumak, okuduğunu
anlamak, görebilmek düşünce sisteminde anladıklarından mana çıkarmak,
canlı ve uyanık davranmak ve zekâyı terbiye etmek ve bu güzellikleri
başkalarını verimli ve faydalı bir biçimde sunabilmektir. Kültürlü
olmanın ve bu anlamda konuşabilmenin temel özelliği, düşünce
sisteminde, isabetli hareket etmekten geçer. Güzel konuşmak, her
şeyden evvel serbest olabilmek, cümlelerin, kelimelerin mana ve
maksatlarını yerinde, zamanında yapılan jestlerle takviye etmektir.
Müspet, aydın, düşünceli, akıllı ve zeki insanlar bunun için adi ve
soysuz insanlara önemli iş vermezler. Hasır dokuyucusu olup da, hasır
dokuyucusunu alır, bunu ipek dokuyucu tezgâhın başına getirirsen
dokuduğu şeyi eline yüzüne benzetecektir. Sözleri işine uygun olmayan
insan da, açıktan da görülebilen tam bir sahtekârlık mevcuttur. Az
bilen, çok konuşan ve her sorulana cevap verme gibi alışkanlığı
kendisine prensip haline getiren zavallının, herhalde oturup haline
ağlamak gerekir.
Sayın
okurlar;
İşte, gün boyu süren televizyon
yayınları. İşte olaylar. Adam makineli tüfek gibi atıyor ama, hiç
bilmiyor ki hepside karavana. Bu nedenle çok söz moloz gibidir. Yine
bunun içindir ki, çok konuşmak, çoğu kez boş konuşmaktır. Bu durum,
insanın gözden düşmesi için en kısa ve en emin bir yoldur. Bu türlü
işlerin, özünde, para pul mevkiden önce, insan unsuru gelir. Önce
insan olduğunu bilen kimse, az veya çok konuşma sanatını da bilen
insandır. Bu nedenle düşündüklerinin hepsini zaten söylemez, fakat
söylediklerini düşünürde söyler. İnsanlık keremdir. Böyle olunca da,
pek tabi evvela hüner gerek. Hünerli olmanın başı da, doğru dürüst
gerçekçi konuşmaktan geçer. Maymunlar da, şebekler de bazı sesler
çıkarıyor ve insan gibi hareketler yapıyorlar ama, netice itibari ile
hiçbiri şebeklikten ileri gidemiyor. Hiçbir resimde can yoktur. Eğer
insanoğlunun, bir erdemi, keremi yoksa, bu kimsenin duvar nakış?ından
ne farkı kalır? Dünyayı ele alana kadar, bir gönlü, güzel
konuşmalarınla kazana biliyorsan, belki de en büyük fazilet bu olur.
Dikkat edilirse davul çok büyüktür, çok langırdar ama içi boştur.
Herkes aklıyla çok yaşasın. Zaman zaman söylediğim gibi, bunlar benim
şahsi düşüncelerimdir. Okurlarımla paylaşmak istiyorum o kadar.