HESAPSIZ GİREN, ZARARLI ÇIKAR

16.11.2009 00:27:11

   Sayın Okurlar;

   Hesap kitap kavramı, insanlar içindir. İnsan düşünür, insan hesap eder, insan kitaplı olur. Kaldı ki, bir meseleyi görmek ve anlamak için, her zaman söylemişimdir, fazla tahsile, yani mektep ve medrese bitirmeye gerek yoktur. Nitekim, ? Kültür cehaleti kaldırsa da eşeklik, ne yazık ki bazen baki kalır.?

   Sayın Okurlar;

   Memleketimizde, yıllarca, iktidarla muhalefet arasındaki söz düellosu, had safhasına gelmiştir. Peki; ?GELDİ DE NE DEĞİŞTİ VEYA NELER DEĞİŞİYOR Kİ?? Neticede hükümet diyor ? Ben haklıyım.?, muhalefet diyor ?Ben haklıyım.? Ancak, göz görüyor, kulak işitiyor, beyin düşünüyor, ağız konuşuyor. Bir meselede, doğruları, yanlışları görmek, bu kadar mı zor? Herkes de iyi bilir ki, hesabı kitabı temiz olanların yüzü ak olur. Alacağın temliki yazılı şekle bağlıdır. Havadaki kuşu satamayız. Bir konu, hile ile hesapsız ve kitapsız yürüyorsa, onun neticesi bellidir. Öte yandan, çıktığımız kapıyı da sert kapatmayalım. O kapıdan, bir daha içeri girme hali gelebilir. Bütün bunlar, sadece bir iktidar muhalefet meselesi değil, tüm konularımızdaki (FAZLA DİKLEŞMELER, ZITLAŞMALAR İÇİN DE GEÇERLİDİR.) Yani, ISRARA NE HÂCET. Hileli pazar mideyi bozar. Doğrular da ortaya çıkınca, bütün eğriler, köstebek gibi deliğe kaçar. SONUÇ BU DEĞİLDİR DE NEDİR?

   Sayın Okurlar;

   Bir insan yaptığını bilmez mi? Dünya kuruluşundan beri, yanlışı, eğriyi, doğruyu insanlara anlatan okullar nerede kurulmuş ve kim görmüş? Bu aziz akıl, bir konunun, iyisini, kötüsünü, eğrisini, doğrusunu düşünemiyorsa o kafa (BENİM KAFAM DA OLSA) değiştirmek lazım. Kim hatıra fetva ile, yalakalıkla, dalkavuklukla, el ovuşturmakla huzur bulmuştur? Yine bilinmelidir ki, herkesin çektiği kendi amelinin belasıdır. İNSANIN AZİZ AKLI, MANTIĞI, DÜŞÜNCESİ, İDRAKİ NE GÜNE KALDI? Geçelim bütün bunları. KALBİMİZ NE DİYOR? Bile bile, yanlışa doğru, doğruya yanlış demenin bir alemi var mı? Yarın, ilahi adalet karşımıza çıkar, mahşer günü sorguya çekilirsek ne olacak? Tüm sorulara sadece ve sadece, ya evet diyeceğiz ya da hayır diyeceğiz. Kılıç zaten ensemizin köküne dayanmış. Şu muhteşemliğe bakın. İstersek yalan söyleyelim! İşimiz anında bitecektir. Dolayısıyla, herkes kendi günahına göre yargılanacaktır. Yüz yüzden utanır derler. Konuşmak, görüşmek, bilgi alış verişinde bulunmak o kadar zor mu? Aklın esiri olan kalp sevilmemiştir. KALP, İNSAN RUHUNUN KAYNAĞI, ALLAH?IN NAZARGÂHI VE RUHUN DİĞER BİR ADIDIR. Bu kalp dünya durduğu müddetçe daima doğruyu söylemiştir.

   Sayın Okurlar;

   Ahmet?in Mehmet?in kaldırdığını bir gün yere vururlar ama, Cenabı Hakkın kaldırdığını kimse yere vuramaz. ?Sûreti mert, mânâsı hile ve düzen, görünüşü Adem, içinden de şeytan olana, yüce Allah hiç bir zaman kol kanat germemiştir.? Her mağlup da yere düşen değildir. ?Mağlup, yere düşüp de bir daha kalkmayandır.?

   TEFVİZNAMEDEN

   Hak şerleri hayreyler

   Zannetme ki gayşeyler

   Arif anı seyreyler

   Mevlam görelim neyler

   Neylerse güzel eyler.

   Hizmeti bilmeyen, öğrenmeyen, dalkavuk kimse,efendilik edemez. Heybenin bir gözü yılan, bir gözü yalan olursa, onu boynuna geçiren gitti gürültüye.

   Sayın Okurlar;

   Musalla taşında hoca efendi bir soru sorar cemaate. NASIL BİLİRDİNİZ, HAKKINIZI HELAL EDİYOR MUSUNUZ? İşte bu kadar.