SEBEPLERİ DEĞİL
22.02.2010 00:27:46
Sayın
Okurlar;
Olaylar olmuş, her şey gelmiş
geçmiş ve sonuçlar ortada. Şimdi neyi değiştireceğiz? Hani derler
ya(atı alan Üsküdar?ı geçmiş veya Üsküdar?da sabah oldu) vs.
Efendim;
Y
ukarda ifade ettiğim gibi, bir yerde (Ali evlenmiş, Güllü de gelin
olmuş) yani olan olmuş. Ondan sonra, şöyleymiş de, böyleymiş. Araba
devrildikten sonra. Yol gösterende ne kadar çok oluyor. Örneğin,
telefonlar dinlenmiş, dosyalar gönderilmiş, kasalar boşaltılmış,
ıslak imzaymış, velhasıl bir sürü konu, bir sürü eleştiri. Zaten,
hukukun içerisinde yetkili makamlar bu meselelerin üzerine gidiyor.
Sayın
Okurlar;
Teşbihte hata olmaz. Tavşan,
kaplumbağaya yarış edelim demiş. Bu yarışta, tavşan kaplumbağayı
küçük gördüğü için (hele biraz yatıp uyuyayım, o gelene kadar ben
nasıl olsa uyanırım demiş, ancak, bitiş çizgisine çok yaklaşık bir
yerde, tavşan ancak uyanabilmiş ama, kaplumbağa da yarışı
bitirmiş.)
GEÇMİŞ YAĞMURA, KEPENEK ALIP
TELAŞLANMANIN NE ANLAMI VAR. ?GEÇTİ BÜLBÜL, GEÇTİ GÜL, İSTER AĞLA
İSTER GÜL. Olaylar ortada ve her şey gün gibi aşikâr. Geçerse
güzellik çağı, elbette ki kırılır uçkurun bağı, diye, boşuna
dememişler.
Ne çıkar, öğrenmişsim
mesahası pi diye
Geçti Bor?un pazarı sür
eşeğini Niğde?ye
(Namdar Rahmi
Karatay)
Sayın
Okurlar;
İşte hayat böyledir. İnsanın,
bir gözü emniyet müdürü, bir gözü savcı olmazsa, sonuçlara katlanmak
içten bile değildir. Zaman bu nedenle, insanı bazen ağlatır, bazen
güldürür. ZELZELEYİ GÖREN VE DAHA EVVEL TEDBİRİNİ ALMAYAN, YANGINA
RAZI OLACAKTIR. Kör gözlüler, taşlık yerlerde sürçer ve düşerler.
Bildiğim odur ki, akıllı kimse mananın tanesini, tam zamanında alır,
yani ölçeğine aldırış etmez. Hayat böyledir ve çok acımasızdır. Yine
genel olarak ifade edeyim ki, Allah?ın ikramından mahrum kalan kafa,
bu gevşeklik, bu vurdumduymazlıklardan dolayı, yabancı ile akraba
sesini bundan böyle ayırt dahi edememiştir. Uyuyan göz olabilir ama
akıl uyur mu? Düşünce sisteminde yan gelip yatmak aklın işimidir?
(öyle bir düşünce ki,? yazı var, kışı var, görülmedik ne işi var?)
düşüncesi, bir insanda hâkimse, bu kafa daha çok ağrıyacaktır. Aziz
akıl gelip, çengele takıldı mı, hüsranı da beraberinde getirir.
Başını ve sonunu göremeyen, ortayı düşünemez. Her bekçinin var oluş
sebebi uyuyanlar içindir. BALIKLARA, BEKÇİ NİYE LAZIM
OLSUN?
Gevşekliği, uyuşukluğu
vazgeçilmez bir alışkanlık haline getirirsek, bundan böyle nasihat
edeni de dinlemeyiz, dinlemediğimiz gibi üstelik bir de kızarız.
Yetmiyormuş gibi birden bire de zeytinyağı gibi suyun üstüne çıkarız.
Neye yaradı? Tilkinin tuzağını, tavukları yemeden önce görmezsek, o
kurnaz tilki de, kümesin altını üstüne getirir. OKUR DEĞİL BAKAR
OLURSAM, KONUŞMUŞ OLMAK İÇİN KONUŞURSAM, BU DA GELİR, BU DA GEÇER
DERSEM ZAMANIN DA TEŞHİSTEN TEDAVİYE GİTMEZSEM, DOLAYISIYLA HEP
KENDİMİ SAVUNUR, HEP KENDİMİ HAKLI GÖRÜRSEM İŞTE OZAMAN BAĞLAMAYI
ELİME ALIRIM,
KENDİM ETTİM KENDİM
BULDUM
GÜL GİBİ SARARIP SOLDUM
EYVAH
Türküsünü söyleriz. Bir gerçek
de odu ki, sadece bakılmaz, görülür. Her akıllı insan da, akıllıca
düşünür. Bir gerçek de odur ki, sadece bakılmaz, bir yerde de
görülür. Her akıllı insan akılıca düşünür. Kanunu, hakkı, hukuku, tüm
olaylar veya kişileri zamanında aklımıza getirmeyip, tedbirler
konusunda ihmalkârlık edersek sonucuna da katlanılır. Türkiye bugün
daha çok sebepleri değil, sonuçları tedavi ediyor. Nitekim trafikte
çok büyük cezalar geldi. Kazalar azaldı mı, çoğaldı mı? Laf
ebeliğinden ve cilalı sözlerden bu millet
usandı.
Gafil başa düşman erişir. Gafil
olan çobanlara, dağlar ve taşlar kurt kesilir. Gafil kuşların avcısı
da çok olur.
SONUÇ, GAFLET GÖZÜN
PERDESİDİR VE GAFİLE KELAM, NAFİLE KELAMDIR VESSELAM.