
Kemal Bilsel Sarısözen
kbsarisozen@boluekspres.com
Sayın Okurlar;
Divan edebiyatımızın güçlü ve büyük şairi Nedim (ne olduğu belirsiz giyimle gördüğü kişiye izafe olarak (bende anlayamadım kız mısın oğlan mısın kâfir) diye serzenişte bulunur. Pek tabii ben, elin oğlunun, kızının ne giyim hocasıyım, ne de bu konudaki tarzına, edasına, sevdasına müdahil durumdaki yetkili değilim. Ancak giyim, kuşam, gidişat insanoğlunda pek de hafife alınacak bir konu değildir. Nitekim her şeyin bir normali, fazileti, asaleti, seviyesi ölçüsü, yaşı ve başı vardır. Bütün bunlar genelde, aslına, atasına, ilkeleri doğrultusundaki gidişatına uygun tarzlarda yapılmazsa, ortaya elbette ki dikkat çeken görüntüler çıkar. Kaldı ki, benim anladığım manada medeni olmak, sadece ne fikirde ne de giyimdeki aşırılıklarla olmaz. Ölçü ölçüdür seviye seviyedir. Biz eğitimciyiz, bunun dersini verdik. Örneğin (makyaj –bilerek kendine yakışanı bulmak ve bir nevi süslenme sanatıdır.) şebek maymununa bir ruj verirseniz, bunu alır ağzına, burnuna gözüne velhasıl her yerine sürebilir. Netice itibariyle içgüdü de gelen emir maymuna bunları yaptırır. Yani, onun, akılla, izanla toplumun değer yargılarıyla ilgisi yoktur. Bu nedenle, insanın cinsiyeti ne olursa olsun, bir anlamda, az veya çok insan olmanın özelliklerini, yaşantısında belli etmesi gereklidir.
H.Z ALİ; erkeklik ifadesini kullanırken bir cümlesinde ‘’ Erkeklik savaşta, ticarette ve kadın yanında belli olur’’ diyor.
Sayın okurlar;
İnsanlar, kıyafetlerine göre karşılanır fikirlerine göre yolcu edilirlermiş. Burası güzelde palyaço kıyafetli insanlarında insan hayatında toplum hayatında değer kazandıkları görülmemiştir. Biz ömrümüzün büyük bir kısmını, Allaha şükürler olsun tamamladık. Bir nefes alıyoruz o da ömür yerine geçiyor. Unutmayalım ki önümüzde milyonlarca genç var. Millet olarak, biz bu yeni nesle ve gençlere ne kadar güzel örnek olursak bir o kadar da verimli oluruz.
AĞIR YONGALARI YEL KALDIRMAZ, ALTIN DA YERE DÜŞMEKLE PUL OLMAZ. DÜNYA KURULDUĞUNDAN BERİ, AĞIR, OLGUN VE DOLGUNLAR BU GÜNE KADAR HAFİFLE, HAMLA VE İÇİ BOŞLA YAN YANA GELMEMİŞLERDİR.
CENAB-I HAK HİÇ KİMSEYİ BİLDİĞİNDEN GERİ KOYMASIN.
Özetle; örneğin yarın öğretmen olacağız.Herkeste bilir ki öğretmen öğretendir.Kendini eğitememiş ve bir seviyeye getirememiş fikriyle, kültürüyle, inancıyla, ciddiyetiyle, güzel bir tablo sergileyemeyen kime ve nasıl bir ders verecek !!!






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!