
Kemal Bilsel Sarısözen
kbsarisozen@boluekspres.com
Sayın Okurlar;
Tüm kurum ve kuruluşlar, kendi statüleri ve hizmet alanları içerisinde, zaman zaman seçimlere giderler. Bunlar, başta siyasi partiler olmak üzere sendikalar, şirketler, diğer kurum ve kuruluşlarda da görülür. Oy kullanma hakkı, kişinin hür iradesine bırakılmıştır ve ona bir hak olarak verilmiştir. Buraya kadar tamam. Ancak bir kader kurbanı olarak kişi, ÖRNEĞİN; OYUNU, KURUMUNU, KULLACAĞI BU OYUN SORUMLULUĞUNU, NİÇİNİNİ, NEDENİNİ, velhasıl sevabını ve günahını bilmekten yoksunsa, cılızsa, bu oy kullanma (sadece oy kullanmak için kullanmak olur). Gazetenin tutuşunu, resimlerinden veya fotoğraflarından tanıyan, imza dahi atamayan, bundan böyle konuların önemini bilemeyen bir kişi, ne noktaya kadar bu oyun sevabını veya günahını taşıyacaktır. KİŞİLERİN EFENDİLİĞİ, HANIMEFENDİLİĞİ, FAZİLETLİ OLMASI AYRI ŞEY, BİR KONUYA BİLMEDEN PARMAK BASMASI VEYA BASTIRILMASI TAMAMEN FARKLI ŞEYLERDİR. UNUTMAYALIM Kİ, HER OYUN, SAYIMDA, BİR DEĞERİ VARDIR.
Sayın Okurlar;
STENDAL bir sözünde “DEMOKRASİ ÖYLE BİR HÜKÜMET DÜZENİDİR Kİ, BURADA İNSANLAR SAYILIR AMA DEĞERLER ÖLÇÜLMEZ DİYOR.” Yani insanların küçüklüğü, büyüklüğü, yaşı, başı meselesi değil. Konularına ne dereceye kadar hakim olup olmadığı veya bilip bilmediği meselesi önemlidir.(EVET)kelimesinin 1.harfi olan “E” harfini şekil olarak tarağa benzediği için, (HAYIR )kelimesinin de 1.harfi olan “H” harfini merdivene benzeterek tanıyan ve buna göre oyunu kullanan kişinin, sonuç itibariyle sayımda elbette ki aritmetik bir değeri var. Şimdi, bu kişinin ilim, irfan, arif bir kişiden oy olarak hiç farkı var mı? O da bir oy sayılıyor, diğeri de bir oy sayılıyor.
Sayın Okurlar;
Gelelim öze, gelelim biz bize. Ne demişler( bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp).Pek tabi insanoğlunun da her şeyi bilmesi mümkün değil. Ancak BİLİNMEDİK AŞ, SONUÇ İTİBARIYLE, YA KARIN AĞRITACAK YA DA BAŞ. YİNE BİLMEZSEK ADABINI, USULÜNÜ, KOLAYINI HİÇ ŞÜPHESİZ BERBAT EDECEĞİZ ALAYINI. Yanlış hesaplar Bağdat’tan dönecekmiş. İyi de, göle su gelene kadar da kurbağanın gözü patlıyor. Seviyeli değil, seviyesiz cahil evvela kendisinin düşmanıdır. Kaldı ki, başkalarına nasıl dost olabilir? ANLAYAN, İDRAK EDEBİLEN İÇİN, BU GÖKLER VE YERYÜZÜNÜN HEPSİ SÖZDÜR. HAFİF BİR SESİ DUYANA BAĞIRIP ÇAĞIRMANIN NE ANLAMI VAR? Anadan doğma sağırın kulağının dibinde, zurna çalsa dönüp bakmaz bile. Bir hakikat, yüz şüpheden evladır. İlmi gönlünde arayan kimseye ağlanır. GERÇEK GERÇEKTİR. Bir evin damındaki deveyi göremeyen adam, iğnenin deliğini gördüm diyorsa bu gülünçtür. Değirmen taşı, dönmeyi kendinden bilmesin. Çünkü onu döndüren bir kuvvet var. Burada asıl önemli nokta, hatta altını da çizmek gerekir NE YAPTIĞINI BİLMEK VEYA BİLMEMEK MESELESİDİR. Mükemmel bir doktor, teşhisten tedaviye gider. (Çekemiyorsak, göremiyorsak, nişan alamıyorsak, atamıyorsak bu OKU, bir gün de bir Molla Kasım çıkar, git bunların mektebinde oku der.)
Sayın Okurlar;
DOĞRUYU BULMAK, BİLGİYLE, BELGEYLE, TECRÜBELERLE, KAYNAK KİŞİLERLE OLUR. ISRARA NE HACET BÜLBÜL. GÜL YAĞINI ELLER SÜRÜNÜR, ÇATLASIN BÜLBÜL.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!