İNSANDA GÜZELLİK YARIŞMASI NE DEMEK?

16.05.2012 00:49:21

Sayın Okurlar;

Yüce Allah, adama ya akıl verirmiş, ya devlet. Azanları, kaptan kaba kor, azanların uslanmayanlarını da bildiğimiz ve inandığımız kadarıyla belasını verir. Şimdi gelelim yazımızın başlığına. BİLHASSA, BAYANLARDAKİ GÜZELLİK YARIŞMASI. Unutmayalım ki, Cenab-ı Hakkın hikmetinde sorgu sual edilmez. Her şeyin en iyisini yaratan bilir. İNSANOĞLU’NUN BOYU, POSU, YÜZÜ, GÖZÜ, ELİ VELHASIL HERŞEYİNİ YÜCE ALLAH YARATMIŞTIR. KALDI Kİ, ÖRNEĞİN BENİM GÖZÜMDE UZUNLAR VE ESMERLER HOŞUMA GİDERKEN, BİR BAŞKASI, KISA BOYLUYU VE SARIŞINI GÜZEL GÖREBİLİR. BU DA GAYET NORMALDİR. ÇÜNKÜ ZEVKLER VE RENKLER MÜNAKAŞAYA GELMEZ.

Bütün bunları bir yana bırakalım. Öte yandan. İnsanda güzel seçilirken, puan, ölçü, kıstas velhasıl değerlendirmeler neye göre düzenleniyor? İlgili jürinin, yani değerlendirme kurulu üyelerinin bu konudaki ehliyetleri, bununla ilgili bir mektebe, bir diplomaya mı dayanıyor?

Sayın Okurlar;

Canlı mahlukatta böyle bir yarışma yapılsa yapılsa hayvanlar aleminde yapılabilir. Çünkü bu alemin canlısı ne seçildiğini bilir, ne seçilemediğini. Dolayısıyla, böyle bir seçimin sonunda sevinç de, üzüntü de jürinin kendisinde kalır. Bilhassa bayanların güzellik yarışmasında birinci seçilen, göklere uçarken, kaybedenler de bir o kadar hüsrana uğramıyor mu? Yüce Allah, insanoğlunun bir karası dahi olsa yüzüne vurmaz derler. Bu bakımdan Yüce Allah, bir karıncadan dahi vazgeçmez, kerimdir, keriminde suyu derindir. Yüce Allah imhal eder, ihmal etmez. Senin, benim kaldırdığımı birgün gelir yere vurabilirler ama, Yüce Allah’ın kaldırdığını kimse yere vuramaz. Bunun içindir ki (Beni, afiften mahrum etme) derler. Bu türden yarışmalar, belki büyük rant getirebilir ama BAZILARINI DA YAKAR, YIKAR, ÜZER, İNCİTİR. Bırakalım da herkes yaratıldığı ile kalsın. İnsanlar dünyaya, güzeller, çirkinler diyarından gelmemiştir. Bir yerde güzel arıyorsak, (O DA İNSANOĞLUNDAKİ HUY VE AHLAK GÜZELLİĞİDİR) Güzel olan her şeye kırk günde doyulur ama, iyi huya kırk yılda doyulmaz. Biz ne dersek diyelim, herkes kendi kantarıyla doksan kilo gelir.

Sayın Okurlar;

İnsanlar, bütün bunları bırakıp KENDİ AYIPLARIYLA UĞRAŞSAYDI, BAŞKALARININ NOKSANLARI İLE UĞRAŞMAYA ZAMAN BULAMAZLARDI. BUNDAN BÖYLE DAHA DA FAZİLETLİ OLURLARDI. Her zaman tedbir, takdire uymayacağı gibi bazen de, takdir, tedbire uymayabilir. Ahlaken yoksun, utanmayı bir yana atmış dünya güzelinin, her tarafı Caferi altını olsa, bir gün yakasını bit, aşını, ekmeğini de itler yer. Dünyada, bugüne kadar benim, senin, onun güzelliğini, çirkinliğini ölçmek gibi bir yetkiyi kim kimden diplomayla almış.

Sayın okurlar;

Karıştırmayalım, Yüce Allah’ın hikmetli işini, bakmazlar gözyaşına, sökerler bir gün altın dişini. Güzellik, hamamdan eve kadar ise, iyi huy ve iyi ahlak sonsuza kadardır.