• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

GÜLEZLER KONAĞINDA SÖYLEŞİ VE TÜRKÜLER

28.05.2012 17:23:51

(29 Mayıs 2012 Salı, Saat: 18:00)

Sayın Okurlar;

Üniversitemiz Edebiyat Fen Fakültesi Bölüm Başkanı, Profesör Doktor Sayın Mehmet Kutalmış’ın, her hafta Gülezler Konağı’nda Salı günleri düzenlediği Kültür ve sanat etkinlikli programına, 29 Mayıs 2012 Salı Günü, Allah kısmet ederse saat 18:00’de ben konuk olacağım. Gündemde, program gereğince (GELENEKSEL TÜRK HALK MÜZİĞİ KONUSUNDA BİR SÖYLEŞİDE BULUNACAĞIM) Bu arada otantik solo türkülerimizde olacak.

Sayın Okurlar;

Türkü yapılmaz, türkü yakılır. Netice itibariyle, türkü beste değildir. Bu güzel halk ezgilerinin, KIR ÇİÇEKLER GİBİ, NEREDE VE NE ZAMAN ORTAYA ÇIKACAĞI BELLİ OLMAZ. Her türkü, genelde bir olaya müsteniden değer kazanır. Yani Türk Halk Müziğinin Okulu nere deseniz, ben çekinmeden TÜRK HALKININ TA KENDİSİDİR DERİM. Üzüntüsünü, neşesini, sevdasını, sılasını, atasını, anasını, babasını, yârini, coğrafyasını, kederini, zaferini velhasıl beşeri münasebetlerinden doğan her türlü konuyu, türkülerimiz, sazında, sesinde, sözünde dile getirmiştir ve bunları, bir dantel gibi, bir oya gibi işlemiştir. İşte bu bakımdan, TÜRK HALK MÜZİĞİNİN MAYASI TEMİZDİR VE ÇOK ASİLDİR. Bu musiki de kulağı tırmalayan gürültülü seslere asla yer verilmemiştir. Bunun içindir ki, Türk Halk Müziği, dünya müziğinin rengini değiştirecek kadar ENGİN VE ZENGİNDİR. Gel gör ki, bugün olmuş, halâ, bu musikiyi bilmeyen binlerce insan bir başka musikinin özellikle, batının müzik dalgaları arasında çırpınıp durmaktadır. Ben batıya da saygı duyarım ama asaleti olmayan, müzikaliteden uzak, ne olduğu belirsiz, gürültülü, şarlatan, hafif, kulak tırmalayan, uyduruk müzikleri sevmem. Yani, batınında musikisine saygı duyulur ama hatta sevilir de ancak bu noktada kendi öz musikisini benimsemeyen birisine de esefle bakmak gerekir. Bir insan kendi tarihini, kendi milletini, kendi kültürünü tanımadan başkasının kültürünü tanısa ne olacak. Sapla samanı birbirine karıştırmayalım. Bilmek ayrı, sevmek ayrı, saygı duymak ayrı, korumak ve benimsemek ise tamamen farklı farklı şeylerdir. Bilhassa, batının özentisi içerisinde, şekille, reklâmla, şovmenlikle ortaya çıkmak, güya, kendisini Uluslar sosyetesinde saymanın bir özelliği oluyor. Unutma ki, batının 12 sesine karşı Türk müziğinin 29 sesi vardır. Fazla ileriye gitmeyelim. Modern görüneceğim diye, aklına geldiği gibi musiki yapmak, olsa olsa şarlatanlık olur. Kaldı ki, müzik evrenseldir, çağdaştır. Her milletin de kendine göre tatlı bir musikisi vardır.

Sayın okurlar;

29 Mayıs 2012 Salı günü saat 18:00’de inşallah Gülezler Konağında buluşmak üzere. Hoşçakalın.

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: