BİLİYORSA GÜZEL,BİLMİYORSA NE OLACAK?

08.10.2012 00:32:16

Sayın Okurlar;

Sözün en asili, (bilenle bilmeyen bir olur mu). Gayet açık ve net bir cümle. Hani derler ya (Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp). Biz gelelim bildiğini bilmeyen, mangalda kül bırakmayan, laf ebelerine.

Sayın Okurlar;

Aziz aklın, kültürün, bilimselliğin, inancın olmadığı bir beyinde, o tür aklın, her tarafı Reşat altını olsa ne olacak? Yaptığı işin, ürküttüğü kurbağaya değmediği bir kafanın kağıdı, hiç şüphesiz sudan, kalemi de rüzgardan farksız olur. Bir de böyle bir kafanın sahibine, büyük görevler ve de sorumluluklar verilmişse, Allah o insanın yardımcısı olsun. Bir ziyan, bin bühtana sebep olur. Birini bilmeyen, bini fark edemez. Nitekim, boş fıçı, çok ses çıkarır. Boş keseden, beleşler bağışlanır, boş lakırdı karın doyurmaz, boş torba ile at tutulmaz, bundan böyle, boşuna telaş, dikine traş olanlar, bir gün gelir, bir yere toslarlar. Kafa büyük, içi boşsa, Anadolu halkımız (Al bunu, çifte koş derler) Bilinmedik aş, ya karın ağrıtırmış, ya da baş. Dikkat edilirse, akıllı, zeki ve meselenin özünü bilen güçlü insanlar, gerçek kılavuzu daima öne alırlar. Kılavuzu, horoz olanlar da kümeste geceler. Yol içinde yol vardır, incedir, seçilmez, akılsız, rehbersizle de öteye geçilmez. Faydasız, verimsiz söz, boy göstererek, gerdan kırarak, yerli, yersiz horozlanarak, el, kol hareketleri ile bir yere varamaz. KERAMETSİZ EVLİYANIN KUBBESİ BAŞINA YIKILSIN. KENDİSİ, MUHTAÇ-I HİMMET BİR DEDE, NEREDE KALDI, GAYRİYA HİMMET EDE. Keremsizlerden kerem ummakta, ayrı bir hatadır. Kendini bilmeze, kendini bildirmek, öksüze kaftan giydirmek gibidir, derler. Bilenin kulu kölesi olunur, cahilin sultanı olsan ne olacak?

Sezadır bir şebek tasvir yapıp, Vehbi’ye göstermek,

Gerektir kendi bilmezlere, kenduyi bildirmek.

Sururi

Sayın Okurlar;

Kemalin varsa, bulursun yerini, işte bunun için KENARIN DİLBERİ NAZİK OLSA DA, NAZENİN OLAMAZ.

Güneş, balçık ile sıvanmaz, ey dil,

Bi zebanda olsa, bellidir Kamil.

Kendinden gayriye beğenmez cahil,

Kendi çalar, kendi oynar demişler.

Sayın Okurlar;

Görüşlerimiz, düşüncelerimiz genel kapsamdadır. Netice itibariyle Cenab-ı Hak, doğruları, inananları yolundan ayırmasın.

KÖŞEMDEN GÜNCELLEME

(Kararı siz verin)

Efendim;

Türk Halk Müziğimiz bazı çiğ sesler ve sazlarda, sanki sakız oldu. Bu güzelim ezgileri almışlar, bu güzel kır çiçeklerinin, adeta kolunu, kanadını, dalını, yaprağını kırmışlar. Ne oluyor biliyor musunuz? Çoğu kez bu asalette, bu doku da, bu tür güzellikteki eserler, kolay kolay ortaya çıkmadığından, müzik simsarı, bir nevi hazıra konuyor. Yani üretemiyor, böyle bir güzellikte eser meydana getiremiyor, aslında da zaten böyle bir kabiliyeti de yok. Ne diyelim? Böyle şovmenlerden, böyle müzik simsarlarından, böyle satıcılardan, uzak olanlar, elbette ki, Allah’a yakın olurlar.