AKILLIYIM DENMEZ, BIRAKALIM DA BUNU BAŞKALARI TAKDİR ETSİN

22.09.2014 00:00:01

Sayın Okurlar;

Biz akıl hocası değiliz. Bazen, kendimize akıl veremiyoruz ki başkalarına akıl verelim. Yani, kısaca haddimizi ve hududumuzu biliriz. Bu arada, akıllı geçinenlere de zavallı demek, yeterli bir sözdür. Aslında, akıl sistemi, makulü, müspeti gören ve bilendir. Bu nedenle gerçek akıl, hop oturur, hop kalkmaz.

Sayın Okurlar;

Gelin birlikte şu akıl kelimesine bir bakalım. Gerçek akıl kimde olur? Herhalde insanda. Nasıl bir insanda? Hakkı, hukuku, huzuru, güveni, usulü, erkânı bilen insanda. Durum böyle olunca, aziz akıl gidip gelip çengele takılmaz, akıl başta iken de evin huzur bulur, güven bulur. Gönül bir padişah ise, akıl onun veziridir. Ancak, akıl, şer, şeytan, cambaz, fırıldak olursa ne olur? Ne olacak? Pek tabi dönüp dolaşacak, bir gün belasını bulacak.

Sayın Okurlar;

Akıl için yol birdir ve akıl kişiye sermayedir. Akıl olmazsa başta, ne kuruda biter ne de yaşta. Böyle güzel aklın olmadığı bir yerde, iskelet kafa ne yapacak? Yapsa yapsa bostan korkuluğu görevi yapacak. AKIL PARA İLE SATILMAZ, BUNUN İÇİN HALKIMIZ AKLIN VAR, İZANIN VAR DERLER. AKIL YAŞTA DEĞİL BAŞTADIR, ŞAHİN KÜÇÜKTÜR AMA TURNAYI GÖKTEN İNDİRİR. BUNUN İÇİN, AKILLI DÜŞMAN, AKILSIZ DOSTTAN DAHA İYİDİR. Aslında, akıllı düşmandan korkulmaz, akılsız dosttan korkulur. Kaldı ki insan aklı normal ise iki kere aldanmaz. Eşek eşek iken, o kafasıyla düştüğü bir karış çukura bir daha düşmez.

DÜŞÜNEN, KONUŞAN, İMAL EDEN, GELİŞTİREN, OKUYAN, İLERİYİ GÖREN VE UTANAN İNSANDIR. DOLAYISIYLA ONA LOKOMATİF GÖREVİ YAPAN AKILDIR. Yine bu kalemden hareketle, canlı mahlukatta ise, parçalayan, zehirleyen, sokan, yırtan, tırmalayan ve utanmasını bilmeyen hayvandır. Çünkü, birisi akılla, diğeri iç güdüsüyle hareket ediyor. Bir gerçekte odur ki, darbı-mesel de olsa (Her akıllı sözünü akılsıza söyletir, bundan dolayı akıllı meselenin başını düşündüğü kadar, sonunu da düşünür) İşte bunun için (Aklın yoksa kefil ol, işin yoksa şahit ol derler)

Sayın Okurlar;

AKILLIYI ARKADA TUTUP, AKILSIZI KILAVUZ YAPANIN, BAŞI SİRKEDEN, İŞİ GÜCÜ PİSLİKTEN, İLLETTEN KURTULMAZ. İNSAN ODUR Kİ AKLIYLA GÖRÜR, KALBİYLE İŞİTİR. YİNE BU NEDENLE DİYORUZ Kİ (AKLIN UŞAĞI OLAN BİR KALP SEVİLMEZ) Özetle, akılsızın bir yerde ne olduğu belirsizin yaşı, başı, yaşantısı ne olursa olsun, dalına basılmaz, nitekim dalına basan uyuz olur.

Yarab, ne eksilirdi derya-yı izzetinden,

Ya dehre gelmeseydim, ya aklım olmasaydı

Ziya Paşa

Sayın Okurlar;

VELHASIL KELAM AKILLI İLE AKILSIZIN ARASINDA SADECE BİR FARK VAR. AKILLI FRENLENEBİLİYOR, DURUYOR, DİNLİYOR, İZLİYOR, DÜŞÜNÜYOR. AKILSIZ İSE BAŞIBOŞ VE YULARSIZ. İŞTE ASIL TEHLİKE DE BURADA BAŞLIYOR.

İYİ HAFTALAR...