• resmi ilanlar
Fevzi Saçlı

İNSANLAŞAN KÖPEKLER, KÖPEKLEŞEN İNSANLAR

01.09.2012 19:08:10

İnsanlarla ilk defa mutabakat sağlayıp anlaşan ve dostluk kuran vefakâr dostumuz köpeklere, bu nasıl dostluksa, aleyhimize gelişen bir olaydan dolayı, aleyhte faaliyet gösterenleri hep bu dostlarımıza benzeterek bu dostlarımızın isimlerini küfür malzemesi olarak kullanmayı adeta bir marifet sayarız.

Hâlbuki bu dostlarımızdan bazıları o kadar zeki ki, zekilik derecesi kalemle kâğıtla izah edilemez. Eğitilmiş olanlar eğitimsiz olan birçok insanın yapamayacağı işleri kolaylıkla yapabilmektedirler. Rahatlıkla ip atlayabilmekte sörf yapabilmekte gösterilen çemberlerden atlayarak eğitilmemiş beyinlere de, eğitildiğiniz taktirde sizlerde bazı hünerler kazanabilirsiniz diye adeta kendini aşağılayanlara ders veriyorlar.

Gözleri açık olanlarımız da, bakar kör olanlarımızda, bu dostlarımızın yaptığı gösterileri zevkle ve hayranlıkla seyretmesine rağmen bu gösterilerden kendilerine bir ders çıkarmıyorlar.

Oldukça zeki olmaları insanı düşündürüyor. Zira kısa bir eğitimden sonra, insanlığın baş belası olan uyuşturucuyla mücadelede ki başarılarını taktir etmemek mümkün mü?

İnsan olarak her şeyi çıkarımız için kullanmakta üstümüze yoktur. Avlanmakta kullanırız. Biraz yaşlanıp da isteklerimize cevap veremez duruma gelince yüzüne bile bakmayız. Yıllar yılı karın tokluğuna evimizi bekletiriz. Onlar olduğu sürece hem malımız hem de canımız güvende olarak rahat uyumamıza rağmen, yaşlanınca onu ölüme terk ederiz. O soğuk uzun kış günlerinde halleri nicedir aklımıza bile gelmezler. Kısacası nankörlükte üstümüze yoktur vesselam.

Hangi konuda farklıyız ki? Bizim kaprisimize en büyük engeller bile engel olamazlar. Biz insanlar var oldukça, bizimle uzaktan yakından alakası olmayan ne denizdeki balıklara, ne de havada uçan kuşlara rahat var. Dünyada kendimiz huzur bulmadığımız gibi çevremizdekilere de huzur vermeyiz evvel Allah.

Bu yaptığımız nankörlük yetmiyormuş gibi, birisi işimize gelmeyen bir şey yaptığında, ona bu vefakar dostumuzun adıyla hitap etmeyi de bir marifet sayarız.

Bütün bunların yanında bu dostlarımız arasında soysuz olanlar yok mu? Elbette var. Bunlar kapınızda yallandığı halde zaman zaman küçücük bir sıkıştırılmayla çoluk çocuğunuzu da ısırabilirler. Hele kuduz olursa yedi köye zararı dokunur. İşte bu kuduz olanları bir çukur kazıp da toprağa gömmek de yeterli olmuyor. Kirece gömmek gerekiyor. Yani anlayacağınız ölüleri bile masraflı oluyor.

İşte bu tiplerden ne yazık ki memleketimizde oldukça fazla miktarda var. Bu memleketin öz be öz insanlarının faydalanmadığı tüm haklardan faydalandığı halde yurt yerinde uyuyup kalmış yaşlı köpekler gibi sağa sola saldıranları saymakla bitmez.

İşte birkaç örnek; Şehit haberini verdikten sonra türkü söyleyen, daha düne kadar aynı kayıkta seyahat ederken dış güçlerin yallamasıyla kendi memleketine ihanet eden, Milletin vekili diye isimlendirildiği halde kendi memleketinin hükümetini iç harple tehdit eden, ermeni olduğu halde kendi ırkının tüm özelliklerini sergileyip kuzu postuna bürünen, demokrasinin duvarlarını sonuna kadar zorlayan ve bunu kendisine kalkan olarak kullananları saymakla bitmez. Soysuz yetiştirmişiz de maalesef haberimiz yokmuş.

Tüm bunların yanında kendi öz kızına tecavüz edecek kadar alçalan, kendi kızlarına tecavüz edilmesi için tezgah kuran ana baba, beni üfürükleriyle rahatlatıyor diye fahişelik yapıp da beyini öldürten ve bunlar gibi niceleri var.

Birinci guruba giren dostlarımızı tenzih ederek ikinci tipler hakkında tabii hak ettikleri için atasözleri üretmişiz. Birkaç tanesini yazmakta bir beis görmüyorum.

İtinde bir kişiliği olur                                                                                                                                                    İt sahibine ürmez                                                                                                                                                                                             İtte semiz ama eti yenmez                                                                                                                                                  İt ulur birbirini bulur                                                                                                                                                        İte yedir kebabı it ne bilir sevabı                                                                                                                                    İte pastırma bekletilmez                                                                                                                                              İt utansa don giyer                                                                                                                                                     İti kaya gölgesine bağlamışlar öz gölgemdi demiş                                                                                                              İt ürür, kervan yürür                                                                                                                                                İtle yatan bitle kalkar        

 

Yukarıda yazmış olduğum sözlerden beni En çok ikisi düşündürdü. Birincisi, hükümet “İt ürür kervan yürür “ diyor gibi geliyor bana.

İkincisine gelince “Biz basın olarak görevimizi yapıyoruz.” diye bölücülerle kol kola gezerken kasım kasım kasılan basın mensuplarının “itle yatan bitle kalkar” atasözünün boş yere söylenmediğini bilmeleri gerekir. Çünkü biz böyle biliyoruz.

HOŞÇAKALIN

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: